Ergenekon'da tutuklanan Cumhuriyet gazetesi Ankara Temsilcisi Mustafa Balbay'ın darbe günlükleri, gazetecilerin askeri darbelerdeki rolünün bir kez daha tartışılmasına neden oldu. Milliyet yazarı Hasan Cemal, 1971'de darbeye hazırlanan '9 Mart Cuntası'nda birlikte yaraldığı Cumhuriyet gazetesi İmtiyaz Sahibi İlhan Selçuk'un, 38 yıl sonra hâlâ darbecilerle birlikte hareket etmesini eleştirdi. Cemal eski dava arkadaşına 'Ben değiştim, artık sen de değiş' çağrısı yaptı.
Cumhuriyet gazetesi eski Genel Yayın Yönetmeni Hasan Cemal, dünkü köşe yazısında Ergenekon şüphelileri Mustafa Balbay'ın günlüklerinde İlhan Selçuk'un 2004'teki darbe girişimlerinin içinde bulunduğunun ortaya çıkması üzerine geçmişle bugünü karşılaştırdı. Hasan Cemal, Mustafa Balbay'ın günlüklerini okurken yaşadıklarının bir film şeridi gibi gözünün önünden geçtiğini belirterek 'Günlükler Ergenekon olayında dönüm noktalarından biri olabilir. Şu nedenle: Günlüklerin içeriği bu haliyle, Ergenekon davasında kapıyı ister istemez asker içindeki '2003-2004 darbe tertipleri'ne de açacak. Bundan kaçınmak artık zor... Bu tertiplerin ya da 'darbeye teşebbüs girişimleri'nin ayrıntılı biçimde yer aldığı, emekli Oramiral Özden Örnek günlükleri ile Mustafa Balbay'ınki birlikte okunduğu zaman birçok taş daha da yerli yerine oturuyor. Bu nokta çok önemli. Hatta Ergenekon olayının özünü oluşturan bir nokta olduğu da söylenebilir' dedi.
Mustafa Balbay'ın günlüklerinin gündeme oturmuş olmasının gayet normal olduğunu söyleyen Hasan Cemal, 'Hasan Cemal'in de günlükleri vardı' eleştirilerine de cevap verdi. Cemal, Doğan Avcıoğlu'nun yönettiği, İlhan Selçuk'un yazarlığını yaptığı, kendisinin de yazı işleri müdürü olarak çalıştığı Devrim dergisinde askerin darbe için kışkırtıldığını hatırlatarak 'Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Faruk Gürler son anda karşı tarafa geçince, bizim 9 Mart darbesi yattı. Yerine 12 Mart darbesi geldi' dedi. 12 Mart'ın demokrasi ve insan haklarının da canına okuduğunu anlatan Hasan Cemal, darbenin acısını ise şöyle tarif etti:
'Deniz Gezmiş'ler için idam sehpaları kurdu askeri yönetim... Özellikle bu acıyla kafam duvara çarptı. 1960'larda tutmuş olduğum yanlış yolu, Türkiye'nin daha iyiye gitmesi için askeri darbelerden medet uman tavrımı Deniz Gezmiş'lerin idamıyla gözden geçirmeye, kendi kendimi eleştirmeye ve 'demokrasi kültürü' edinmeye başladım. O günlerde günlük tutmadım. Tutamadım. 12 Mart öncesi yaşadıklarım uzun yıllar kendi içimde kaldı. Yaralar iyileşirken, acılar da küllendi.'
Aradan ancak 28 yıl geçtikten sonra 1999'da 'Kimse Kızmasın Kendimi Anlattım' kitabıyla içini döktüğünü belirten Cemal, 'Ben değiştim. İlhan Abi hiç değişmedi. Dileğim, Cumhuriyet'te yıllarca birlikte çalıştığım Mustafa Balbay'ın da özgürlüğüne en kısa sürede kavuşması ve değişmesi' dedi.
Cemal, günlüklerde İlhan Selçuk'un 9 Mart tecrübesinden hareketle Balbay ve Jandarma Komutanı Şener Eruygur'a yaptığı "Bunlar kendi içlerinde farklı düşüncelere sahipler. Böyle olur. Geçmişte Faruk Gürler, Muhsin Batur... Gürler birden öbür tarafa geçti... Bunlar böyle olur. Aman dikkat!" şeklindeki uyarının ise kendisini eğlendirdiğini yazdı.
Cumhuriyet Gazetesi Eski yazıişleri Müdürü Okay Gönensin, İlhan Selçuk'un Türkiye'deki değişime ayak uyduramadığını söyledi.
1971'deki 9 Mart cuntasını içine sızarak deşifre eden eski MİT'çi Mahir Kaynak, 2004'de Mustafa Balbay ve Deniz Kuvvetleri eski Komutanı emekli Oramiral Özden Örnek'in günlüklerinde anlattıkları 2004'teki darbeyi dönemin Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök ve TSK'nın önlediğini söyledi. Ergenekon sanıkları emekli Orgeneraller Hurşit Tolon ve Şener Eruygur'un 2004'teki darbe planlarının arkasında dış güçlerin olabileceğini söyleyen Kaynak, '500 bin kişiyi Cumhuriyet Mitingleri'nde meydanlara toplayanları devlet bütün kurumlarıyla takip etti. Başından sonuna kadar devlet yapması gerekeni yaptı. Asker darbeyi kendisi engelledi. Asker isteseydi darbenin önünü açardı' dedi.
11 yıl boyunca Cumhuriyet Gazetesi Yazıişleri Müdürülüğü yapan Vatan Gazetesi yazarı Okay Gönensin, Mustafa Balbay'ın 'darbe günlükleri'nde 'cunta' ile birlikte hareket ettiği ortaya çıkan Cumhuriyet Gazetesi İmtiyaz Sahibi İlhan Selçuk'u eleştirdi. 9 Mart 1971'de de darbecilerle hareket eden Selçuk'un Türkiye'nin değişen şartlarına ayak uyduramadığını söyleyen Gönensin, '1971'deki, 1980'deki dünya şimdiki dünyadan çok farklı. Demokrasi, sol anlayışı önemli değişimlere uğradı. İlhan Selçuk bu değişime ayak uyduramadı' dedi.
Cumhuriyet'in uzun zaman önce İlhan Selçuk'un gazetesi olduğunu söyleyen Gönensin şunları söyledi: 'Cumhuriyet her şeyiyle İlhan Selçuk'a bağlı olan bir gazetedir. Kişi gazetesidir. Onun istediği şekilde var olacaktır. Hatta Ergenekon örgütünün bile bu durumun farkında olduğu iddianamenin eklerinde yeralıyor. Cumhuriyet niye bu durumda, niye daha fazla satmıyor diye onlar bile tartışmışlar.'
