Suriye'de Hafız Esed'in baskıcı yönetime muhalif oldukları için hapishaneye atılan Raghda Hassan ve Amer Daoud'ın hayatları, yanyana hücreye konulmalarından sonra değişti. Duvara tıklayarak aralarında bir dil geliştiren çift, soğuk ve karanlık hapiste birbirini hiç görmeden aşık oldu. Zindanda başlayan aşkları onları hayata tuttu. Çift, hapisten kurtulduktan sonra Lübnan'a kaçarak evlendi. Çok zor şartlar altında yaşadıklarını anlatan Hassan “Lübnan'da evimiz yoktu, tarlalarda uyuduk gecelerce. Bulduğumuz bitkileri yedik. Çok zor dönemlerden geçtik. Bu günlerde anne oldum” şeklinde konuştu.
Hafız Esed'in ölümünden sonra Suriye'ye geri dönen Hassan, aktivist olarak muhalif faaliyetlerini gizlice sürdürdü. Zaman içinde özel öğretmenlik yapan genç kadın, geçinmek için eşiyle birlikte çalıştığını söyledi. Bu süreçte Suriye istihbaratının haklarında kovuşturma başlattığını anlatan Hassan, “Yakalama kararı nedeniyle Tartus şehrine kaçmak zorunda kaldık. İkinci çocuğumun dünyaya geldiği günlerdi. Yaşadıklarımı yazarak dünyaya duyurmak istedim. Ancak bu hayalimi Suriye istihbaratı engelledi. Bir sabah kapımı çalan iki istihbaratçı romanımın yazılı olduğu deftere el koydu. Ardından bu defterde yazılı olanlar nedeniyle soruşturmaya tabi tutuldum. Baskılar nedeniyle Lübnan'a kaçmak istedim. Yakalandım 1,5 yıl hapis yattım. Devrim başlatıktan 4 ay sonra ise serbest bırakıldım” sözleriyle aktardı.
Dışarı çıkar çıkmaz 5 yıl önce başlayan devrim hareketine katıldığını anlatan Hassan, “Devrim benim rüyamdı” diyor. Hapishaneden çıktıktan sonra İngiliz bir yönetmenle tanıştığını anlatan Hassan, “Onunla yaşadıklarımı film yapmaya karar verdik ve filmi Suriye devrimiyle bitirmeyi planladık” dedi. Film nedeniyle yönetmenin de tutuklandığını söyleyen Hassan, “Bilgisayarını alıp, filmi gördüler. Yaptığımız işlerden haberdar oldular. Filmde tüm işkenceleri anlatıyorduk. Ben ve eşim rejim tarafından ölü veya diri isteniyorduk. Bu arada Ürdün'deki İngiliz Büyükelçiliği ile temas kurup Lübnan'a kaçtık. Kendimi vatanıma ihanet etmiş gibi hissediyordum. Dayanamayıp bir süre sonra Şam'a döndüm” diye konuştu.
Baskıcı Suriye diktasının arkadaşlarını birer birer tutuklamaya başladığını anlatan Hassan, “Direnmeye devam ettik. Ancak hakkımda gıyabi olarak idam ve müebbet hapis kararları çıkarıldı. Bu nedenle Fransa'ya kaçtım. Fransa'da yaşadığım dönemde ikinci idam kararı da çıkarıldı. Fransa'da yaşayamazdım. Türkiye'nin yolunu tuttum. İstanbul'da Suriye'nin geleceği adında muhalif bir platformun temelini attık. Suriye muhalefetine destek olan tüm ülkelerin bize de destek vermesini istiyoruz” şeklinde konuştu. Hassan'ın Suriye'yi ikinci kez terketmesine neden olan roman girişimi ise nihayet sonuçlandı. Fransa'da basılan kitabı büyük ilgi gören Hassan'ın yaşamı da çekilen kısa filmle festivallerde gösterildi.
