Projelendirildiği dönemin en çılgın projeleri arasında yer alan, birbirinden değerli Osmanlı projeleri Yitik Hazine Yayınları tarafından gün yüzüne çıkarıldı.
İlk kez yayınlanan görsellerle belgelerin de yer aldığı çalışma tarih araştırmacısı Turan Şahin imzasıyla 'Osmanlı'nın Çılgın Projeleri' adıyla kitap raflardaki yerini aldı.
Eserde, boğazda yapılacak tüp geçitten, Haliç ve Boğaz'a yapılacak köprülere, Marmara'yı Karadeniz'e bağlayacak kanaldan, çeşitli zaferlerin anısını yaşatacak abidelere kadar eserler, Osmanlı belgelerine dayanarak görsel zenginlikle sunuluyor.
“Osmanlı'nın Çılgın Projeleri” Osmanlı dönemindeki çılgın projeleri öğrenmek isteyenler için ülkemizde ilk defa yapılan en kapsamlı çalışma…
131 sayfadan oluşan çalışmada, çoğu ilk kez yayınlanan 41 proje yer alıyor.
• İstanbul Boğazına alternatif olarak düşünülen ve yeni bir boğaz açmayı hedefleyen Haliç-Karadeniz Kanal Projesi,
• Kızıldeniz ile Akdeniz'i birleştirmeyi amaçlayan ve Suveyş kanalına alternatif olarak düşünülen Ölü Deniz (Lut Gölü) – Akdeniz Kanal Projesi,
• O dönemde Osmanlı egemenliğinde bulunan Ortadoğu ülkelerinin temiz su ihtiyacını gidermeyi hedefleyen Deniz Suyundan içilebilir su elde etme projesi,
• New York'taki Özgürlük Heykeli'nden önce düşünülen “Asya'dan doğan ışık” ya da Özgürlük Heykeli projesi,
• Ünlü Fransız mimar Bouvard'ın Galata Köprüsü Projesi,
• Asya ile Avrupa'yı boğaz altından birleştirmeyi hedefleyen Prerault'nun Tüp geçit projesi,
• Karadeniz'i Avrupa'nın ortalarına kadar gemilerle bağlamayı hedefleyen Tuna – Karadeniz Aziziye Kanal Projesi,
• İstanbul'da ulaşımı kolaylaştırmayı amaçlayan Metro Projeleri,
• Karadeniz ile Hazar Deniz'ini birbirine bağlamayı amaçlayan Don-Volga kanal projesi…
• Mustafapaşalı Osman Nuri'nin 3.500 beygir gücündeki makine tasarımı,
• Arnodin'in boğazın iki yakasını birleştirmeyi hedefleyen Hamidiye Boğaz Köprüsü…
Kitabın sunuş yazısından…
Temsil edilen değerlerin ifşası anlamını da taşıyan büyük imar faaaliyetlerinin ve projelerininvarlığı ictimai motivasyonu da muhafaza etmeyi gaye edinir. Her ilmi ve teknolojik yeniliğin çok geçmeden Dersaadet'te zuruhu söz konusu yeniliği Osmanlı insanı için sıradanlaştırmaya yönelilk bir adımdır. Telgraf altın çağını bu topraklarda yaşamış, telefon icadından kısa bir süre sonra Osmanlı tüccarlarının bir parçası olmuştur.
Zor iklim şartlarına rağmen Don Nehri ile Volga Nehri'ni birleştirmeye cesaret edecek kadar gözü kara olan toplumu harekete geçiren itici güç ulaşılamazı sıradanlaştırma kabiliyetidir.
Bu özelliği hasta denildiği yıllarda bile kaybetmemişti. Dersaadet hala büyük rüyaların görüldüğü bir başketttir. Kıta Avrupası'nın ilk metrosunun Beyoğlu'ndaki varlığı bu motivasyonunun son ana kadar korunduğunun ispatıdır. Tünelin inşası, kullanılmışlığı, sıradanlığı görenlerde feniküleri, tüp geçidi, metro ağlarını, 700 metre açıklığa sahip boğaz köprülerini devasa meydanları, adaları birbirine bağlamayı düşünmeye zorlar.






