|

Yaşamıyorsam yazmıyorum

Avrupa Edebiyat Ödülü sahibi Maltalı yazar Pierre D.Mejlak’ın kısa öyküleri “Onu Görmeye Gittim” ilk kez Türkçe’de. Yazar olarak önceliğinin duygular olduğunu dile getiren Mejlak, “Her hikâye yazarından iz taşımalı. Aksi takdirde yazılanlar güvenilir olmaz ve okuyucu bu yazılanlarla bağ kurmaz” diyor.

Yeni Şafak ve
04:00 - 8/05/2018 Salı
Güncelleme: 02:32 - 8/05/2018 Salı
Yeni Şafak
Maltalı yazar Pierre D.Mejlak
Maltalı yazar Pierre D.Mejlak

Avrupa Edebiyat Ödülü sahibi Maltalı yazar Pierre D. Mejlak ilk kez Türkçe’de… Yazarın ödüllü öyküsü “Onu Görmeye Gittim” Kalem Kültür Yayınları tarafından yayımlandı. Kısa öykülerin yer aldığı kitap kadın erkek ilişkileri etrafında şekilleniyor. 10. İstanbul Uluslararası Edebiyat Festivali – İTEF kapsamında İstanbul’a gelen yazarla konuştuk.

ÖNCE DUYGU GELİR

Mejlak’ın kısa öykülerinde yoğun bir duygusal süreç var. Olay örgüsüne karşı duygusal anlatım daha ön planda. Yazar bu durumu şöyle açıklıyor: “Genelde hikayeyi yazmaya başlarken olayların akışından ziyade duyguyla başlıyorum. Okuyucuda uyandırdığından ziyade bende hangi duyguyu uyandırır onu düşünüyorum. Melankoli mi olacak mizah mi olacak onu biliyorum olayların akışı sonradan geliyor. Ben sadece insanlarla ilgili şeyleri yazıyorum. Kurguyla ilgili bir şeyler yazamıyorum. Çok bağdaştıramadığım için okuyamıyorum da. Ama yalnız olduğumuza göre aklımızda her zaman birileri vardır. Birilerini düşünürüz. O yüzden tamamen benim derdim bu insanlarla.”

YALNIZLIK DOĞAL BİR ŞEY

Yazarken hislerine ağırlık verdiğini sıkça dile getiren Mejlak şunları söylüyor: “Önce duyguyu hissediyorum sonra onun üzerine bir şeyler yazıyorum. Hissetmiyorsam yazmıyorum. Okuyucunun ne hissettiğine yoğunlaşıyorum. Gerçek dünyanın zorluklarından uzaklaşıp güvenli bir yer oluşturmak istiyorum. Yazılarımda da bunu hedefliyorum. Ütü masasıyla dışarıda gezen bir adamı anlattığımda şiir gibi akıyor her şey. Normalde gün içinde ne yaşarsak yaşayalım, gece ‘iyi geceler’ dedikten sonra nereye gidersek gidelim bitiş noktasında insanlar hep yalnız kalıyor. Bu doğal bir durum.”

TÜRKÇE LÜKS BİR DİL

Yazarlık kariyeri boyunca ilk kez Türk okurla buluşacağını dile getiren yazar Pierre Mejlak, “Malta dilinde yazarken çok az insan bu dili biliyor ve beni okuyabiliyor. Türkçe çok geniş bir dil ve geniş kitlelere yayılıyor. Bu bir lüks aslında. İlk kez Türk okurlar bana yorum yapıyor. Farklı geçmişe sahip insanlara dokunabildiğimi görmek çok mutluluk verici. Edebiyatın yaptığı şey de tam bu; coğrafi boşluğu en aza indirmek” diyor.


Dünyada ilk 20’deyiz

Bu yıl 10. yaşını kutlayan İTEF tüm hızıyla sürüyor. 12 Mayıs’a kadar sürecek olan festival yerli ve yabancı pek çok yazarı ağırlayacak. “Edebiyatı Takip Ediyoruz” sloganıyla profesyonel buluşmaları ve yan etkinliklere ev sahipliği yapacak olan festivalin direktörü Mehmet Demirtaş, 20 farklı mekanda 70’ten fazla etkinlik programı yapacaklarını söyledi. Demirtaş şöyle konuştu: “Edebiyata olan ilgi ülkemizde her geçen gün artmakta, neredeyse Anadolu’nun her şehrinde kitap fuarları yapılıyor. İTEF ise bu ilginin hem yayıncılık pazarına hem de okurların fuar tipi etkinliklerin yanı sıra çok daha geniş bir zenginlikle buluşmasına olanak veriyor. 10. yılda dünyada yer alan edebiyat festivalleri arasında ilk 20’ye girmeyi başardık ve her yıl farklı bir temayla, aynı heyecanla ve yeni etkinlik mekanlarıyla edebiyat severler için hazırlanıyoruz. Edebiyat söyleşilerinde romanların, çevirinin öneminin, gezi kitaplarının, kitap kulüplerinin ve daha birçok konunun konuşulacağı bir edebiyat şöleni tüm okurları bekliyor.”

#Pierre D.Mejlak’
#Yazar
#Öykü
6 yıl önce