|

İnsana değer katan ibadet: Dua

Ramazan Allahu Teala’ya karşı kulluk görevlerimizi yerine getirmede daha hassas davrandığımız ve senenin sultanı olarak nitelendirdiğimiz bir dönem. Peygamber Efendimiz orucun sadece Allah’a ait bir ibadet olduğunu bildirirken, “Allah katında duadan daha kıymetli bir ibadet yoktur” diye belirtiyor. Oruç, Rabbin nimetlerine karşı bir terbiye görevi üstlenirken, dua o görevin şükrünü eda edebilmeyi ifade ediyor.

Yeni Şafak
10:09 - 15/06/2016 Çarşamba
Güncelleme: 12:35 - 15/06/2016 Çarşamba
Yeni Şafak

İnsan icraatlarında ve icatlarında tüm kâinata müdahale edebilme imkânını kendinde bulurken unuttuğu tek şey vardır; Ona izin veren ulu mercii ve onun kudreti. Ancak Allahu Teala'nın “ol" emrine muhtaç insanoğlunun yapabilecekleri dünya ile sınırlı kalıyor. Hayatımızı, isteklerimiz ve hedeflerimiz doğrultusunda idame ettirirken “ol" emrinin bilincinde olan Müslümanlar, duayı bir garanti belgesi şeklinde kullanarak işlerini Allah'a teslim ediyorlar.



Peygamber Efendimiz 'Namaz müminin miracıdır' buyuruyor. Secde, kutlu miraçta Allah'a yaklaştıran bir teslimiyeti ifade ediyor. Dua ise miracı süsleyen, Allah'ın kuluna değer atfettiği bir ibadet haline dönüşüyor.



Allahu Teala Kur'an-ı Kerim'de duayı nida, yardım isteme, söz, sormak kelimeleri ile buyurmuş olup; ibadet, iman ve istekte bulunma ifadelerini de içeriyor. Aynı şekilde bu kelimeler de kullanıldığı ayetlerde dua anlamını ihtiva ediyor.



Duanın anahtar kelimeleri: Korku ve ümit


Dua etmek insan için koruyucu bir zırh oluyor. Yalvarış, istiğfar ve istekte bulunduğumuz an Allah'ın bize hayrın kapılarını açacağı hissi Müslümanın kalbinde umudu yeşertiyor. Bu sebeple duanın bedenimizde oluşturduğu his, duamızda belirttiğimiz hâl ve eylemlerden istifademizi kolaylaştırıyor. Çünkü korkumuz da ümidimiz de Allah'a emanet edilmiş olarak duada şekil alıyor.



Ümit ve korku, duanın sorumluluklarından kabul edilebilir. Zira Allah'ın duayı kabul edip etmeyeceğinden endişe duymak kalbin inceliklerindendir. Kalp dua ettikçe atar, Mümin dua ettikçe yaşar. Allah'u Teala Araf Suresi'nde şöyle buyuruyor;



“Rabbini, sabah akşam, yüksek olmayan bir sesle, kendi kendine, ürpertiyle, yalvara yalvara ve için için zikret. Gaflete kapılanlardan olma. Şüphesiz Rabbinin Katında olanlar, O'na ibadet etmekten büyüklenmezler..." (A'raf Suresi, 205-206)



  • Peygamber Efendimiz'den dua adabı
  • Dua, 'yaratılmışların en güzeli' olan insan için tatmin ve teskin kapısı olur. Âlemlerin rabbine dua edebilmeyi ancak insanların üstünü Peygamber Efendimiz'den öğrenebiliyoruz.
  • 1- Allah'tan bir şey istediğiniz zaman avuçlarınızın içi ile isteyin, ellerinizin tersi ile istemeyin ve ellerinizi (dua sonunda) yüzünüze sürün. ( Hâkim, De'avat,1, 536)
  • 2- Dua ettiğiniz zaman, kesin olarak isteyin. 'Allah'ım! Dilersen beni affeyle, dilersen bana merhamet eyle' demeyiniz. Çünkü Allah'ı zorlayacak herhangi bir güç yoktur. (Buharî, De'avat, 21)
  • 3- Ey İnsanlar! Kendinizi yormayınız. Çünkü sizler sağır ve uzaktaki birine değil, her an sizinle olan, her şeyi duyan Allah'a dua ediyorsunuz. (Buharî, Cihad, 131)
  • 4- “Rabbime dua ettim de kabul edilmedi" diyerek acele etmediğiniz sürece Allah dualarınızı kabul eder. (Buharî, De'avat,22)
  • 5- Sıkıntılı ve musibete uğradığı zamanlarda Allah'ın duasını kabul etmesini isteyen kimse, rahat zamanlarında çok dua etsin. (Tirmizî, De'avat, 9)

Tefsir Âlimi Elmalılı Mehmed Hamdi Yazır'ın duası;


İlâhi!Hamdini sözüme sertac ettim,


Zikrini kalbime mi'rac ettim,


Kitabını kendime minhac ettim.


Ben yoktum var ettin,


Varlığından haberdar ettin,


Aşkınla gönlümü bîkarâr ettin.


İnayetine sığındım, kapına geldim;


Hidayetine sığındım lütfuna geldim;


Kulluk edemedim affına geldim;


Şaşırtma beni, doğruyu söylet;


Neş'eni duyur, hakikati öğret,


Sen duyurmazsan ben duyamam,


Sen söyletmezsen ben söyleyemem.


Sen sevdirmezsen ben sevdiremem;


Sevdir bize hep sevdiklerini,


Yerdir bize hep yerdiklerini,


Yâr et bize erdirdiklerini.


Sevdin Habibini kâinata sevdirdin;


Sevdin de hil'at-i Risaleti giydirdin;


Makam-ı İbrahim'den makam-ı Mahmud'a edirdin.


Server-i asfiya kıldın,


Hatemi enbiya kıldın,


Muhammed Mustafa kıldın.


Salât-ü selâm, tahiyyat-ı kirâm,


Her türlü ihtiram ona,


Onun âl-ü ashab-ü etbaîna ya Rab!...


Âmin



#Dua
#Ramazan
#Oruç
8 yıl önce