Dünya değişti, bunlar durdu.

21"nci yüzyılda ola ola, "Duran adam" oldular.

Yakında "Oturan adam" olacaklar.

Sonra "Dua eden adam"

Iıııhhh

Dua pek işlerine yaramaz.

Daha çok, "Söven adam" olmayı tercih ederler.

Seçilmişlere söven.

Başörtülüyü döven.

Darbenin karşısında esas duruşta duran…

Kitaba göre bundan sonra, önce, "Oturan adam" olacaklardı.

Sonra da, "Dua eden adam."

Kitap öyle diyor.

Hangi kitaptan söz ediyorum.

"Diktatörlükten Demokrasiye" canım.

Beyaz Türklerin, milletin seçtiği iktidara karşı nasıl eylem yapacaklarını öğrendikleri Amerikalıların yazdığı kitap.

"Devrim Koçluğu"nu CIA ajanlarının yaptığı, eylem şeklini Albert Einstein Enstitüsü"den Gene Sharp"ın belirlediği, "İstanbul İsyanı"nın Amerikan Girişimcilik Enstitüsü"nde tartışıldığı, Amerikan Başkan Yardımcısı Joe Biden"in desteklediği, "Ulusalcı eylem."

Önce, "Çiçek çocuklar"ın arkasına saklandılar.

Recep Tayyip Erdoğan"la hesaplarını çocukların sırtından görmeye çalıştılar.

Başaramadılar.

Şimdi, "Duran adam" oldular.

Aslında kendi özlerine döndüler.

Darbeler oldu, bunlar askerin karşısında esas duruşta durdular.

Özelleştirme denildi, onun karşısında durdular.

Yol yapıp, fabrika açanların, barajlar kurup, Boğaz köprüleri inşa edenlerin hep karşısında oldular.

Ama bir kez olsun darbecinin karşısında dikilmediler.

Bir kez olsun ülkenin gelişmesini engelleyenlerin karşısında durmadılar.

Yasaklara karşı değil, hep yasakların yanında durdular.

Ara rejimlere payanda olup, özgürlükleri elimizden alanların destekçisi oldular.

Başörtülü kızlarımız okullara sokulmazken yanımızda durmadı, "duran adam"lar.

Kürtlerin çocukları ölürken, Türklerin çocukları şehit olurken,

Alevinin cemi yasaklanıp, dindarın ezanı susturulurken, rejimin dayanağı oldu, "duran adam"

Her şey oldu da bir şey olmadı.

Milli irade olmadı.

Özgürlükçü de olmadı.

Hele hoşgörü... Onun defterinde hiç zaman yer almadı.

Kardeş, ister "Duran adam" ol; ister, "Oturan adam"

Ne olmak istersen ol.

Ama önce, "adam ol"

Hem de adam gibi adam ol.

O zaman canımı ye oldu mu?

Ama sakın başkalarının maşası olma.

Sizin akıl hocanız Co efendi ne diyor,

Protesto için sembolik sesler çıkar.

Borazan çal diyor.

Borazanı çal da kimin borazanını çaldığını unutma.

Protesto amaçlı soyun diyor.

Dikkat et, bir yerin açıkta kalmasın.

Sonra kimin için kime karşı soyunduğun açığa çıkar.

Kitap, eşek şakaları da yap diyor.

Ama sen sakın ola ki eşeklik yapma.

Neo Con abilerin sırtına biner yoksa.

Onlar birilerinin sırtına binip Irak"a girdiler.

Ebu Gureyb"de kadınların ırzına geçtiler.

Önce dövdüler, sonra üstüne işediler.

Hani siz Kabataş İskelesi"nin önünde başörtülü geline yaptınız ya.

İşte öyle bir şey.

Ne kadar da fotokopi eylemler yaptınız böyle.

İnsanların üzerine işemeyi bile onlardan öğrendiniz.

O İstanbul var ya o İstanbul…

Neler gördü.

İmparatorluklarda ihtişamı, işgallerde zilleti yaşadı.

Ruslar Yeşilköy"e kadar inmiş, İstanbul"un eteklerine çadırlarını kurmuştu.

İngilizler de işgal etmişti.

Her şeyi gördü de bu İstanbul, işgal kuvvetlerinin yapmadığı bir şeyi, senin zamanında gördü, "Duran Adam."

Başörtülü diye dövülen gelinin üzerine işenmesini.

Bunu yapanların karşısında durmadın peki sen şimdi ne için duruyorsun, "Duran adam."

O gelinin üzerine işeyene, destek için mi?

Öyleyse orada dur.

Hatta etrafına beton döküp, anıt yapalım seni.

Hatta bir anıt olmaz; sıkılırsın belki, iki anıt birden dikelim.

Birine, "Duran adam" yazalım.

Milli iradeye karşı, "Duran adam"

Diğerine, "Milli iradenin üstüne işeyen adam" yazalım.

Durmak önemli değil, "Duran adam."

Önemli olan, nerede durduğun…