Bir tutam saç

00:005/10/2010, Salı
G: 3/09/2019, Salı
Akif Emre

Anlaşılan şu ki CHP başörtüsü konusunda daha fazla direnemeyeceğini fark etmiş görünüyor. Bu anlamsız yasağı savunmanın siyasal faturasının uzun vadede ne anlama geldiğini itiraf etmese de bir manevra ile kazanca dönüştürecek hamle peşinde.Başörtüsü bir direnişi temsil etti bu memlekette. ''İbadet özgürlüğü'' talebinin sembolü olarak sadece bir kadın sorunu olmaktan çok ötesinde anlam taşıdı. Aydınlanmacı, modernist seçkinlerin buyurgan kibirlerine karşı Müslümanca hak talebinin bir parçası olduğu

Anlaşılan şu ki CHP başörtüsü konusunda daha fazla direnemeyeceğini fark etmiş görünüyor. Bu anlamsız yasağı savunmanın siyasal faturasının uzun vadede ne anlama geldiğini itiraf etmese de bir manevra ile kazanca dönüştürecek hamle peşinde.

Başörtüsü bir direnişi temsil etti bu memlekette. ''İbadet özgürlüğü'' talebinin sembolü olarak sadece bir kadın sorunu olmaktan çok ötesinde anlam taşıdı. Aydınlanmacı, modernist seçkinlerin buyurgan kibirlerine karşı Müslümanca hak talebinin bir parçası olduğu kadar varoluşsal bir özgüven mücadelesini de temsil etti.

Başörtüsü yasağını savunmak ise; neyin giyilmeyeceğini dayatan, yani kadın ya da erkeğin en temel tercihlerine müdahale etmeyi kendinde hak gören, bunu medenileşme, hatta özgürleşme gerekçesi sayarak meşrulaştıran çarpık bir zihniyeti temsil etti…

CHP''nin son başörtüsünde uzlaşma çıkışı aslında bu yasağın daha fazla savunulamayacak olmasının, ''ibadet özgürlüğü'' talebine karşı daha fazla inatlaşmayı göze alamayışının bir işareti.

Başörtüsü yasaklara ve dayatmaya karşı bir direniş sembolüydü.

Bu direnişe karşı duramayacağını anlayanlar karşı direnişe geçtiler.

Başörtüsüne karşı bir tutam saç…

Kılıçdaroğlu''nun illaki bir tutam saçın gösterilmesinde ısrar etmesi özgürlük talebine karşı bir direnişi sembolize ediyor: Başörtüsüne karşı bir tutam saç!

İran modelinden Pakistan modeline kadar tutarsızlığın en ilkel hallerine düşen CHP direniş modeli, başörtüsünün temsil ettiği özgürleştirici anlamından çok uzakta inatlaşmaya, dayatmaya karşılık geliyor.

Özgürleştirici direnişin aydınlığına karşılık kör bir inatlaşmanın dayatmacı karakteri…

Başörtüsü sorununda uzlaşmayı önerirken "bir tutam saç" gösterilmesinde ısrar edilmesinin zihinsel çözümü "Türk Baasçılığı"nın kodlarını ele verir.

Başörtüsü dini bir muhtevaya sahip; Türk Baasçılarının karşı çıktığı başın örtülmesi değil, bunun ''dini anlamı''dır. Şeklen başörtüsünü kabul etmeye hazır olduklarını söyleyenler bunun dini anlamını kabullenmemek için bir tutam saç peşindeler. Tüm mesele bir tutam saçla serbest bırakılacak örtünün dini anlamını kaybetmesi….

Temel sorun ruhlarının derinliklerinde yatan dayatmacı duygularını tatmin etmekten çok dini olanla, dini referans alan her şeyle hesaplaşmaya girmek. Zihin dünyalarında onulmaz bir din karşıtlığının ne kadar derinlere kök saldığı, bu tür sembolik durumlarda karşımıza çıkar. Batıda yaşanan din-modernlik-sekülerlik çatışmasından çok farklı bir zihinsel çarpıklık söz konusu Türk Baasçılarında. Adeta dine karşı bir laik din çıkarmak varoluş sorununa dönüşür….

İkinci bir husus, dayatmanın özgürlük alanına dair boyutudur. Öykündükleri Batıdan aşırılma biçimselliklerin ikna ve gönüllülük esasında kabulü, zaman içinde benimsetilmesi yada reddi gibi daha rasyonel çözümlere tahammülleri yoktur. Dün Batıdan gördüklerini uygulama adına baş açtırmayı dayatanlar bugün İran ve Pakistan modeli örtünmeyi dayatıyor. Örtünmeyi ya da açılmayı, nasıl giyinip neyi giyinmeyeceğini insana bırakmak yerine dayatmayı tercih eden bir toplum mühendisliği… Dün, batılılaşma adına başların açılmasını dayatanlar bugün uzlaşma adına Doğudan bir modeli dayatıyor. Oysa İran''da da Pakistan''da da bir tutam saçı açıkta gösteren örtü biçimi kendiliğinden bir davranışa karşılık gelir.

Daha da önemlisi, bir tutam saça tutunarak dini alana müdahale hakkını korumak istiyor. Madem örtünecek, buna karşı direnemeyeceğiz, hiç olmazsa tam anlamıyla dini bir referansa uyulmaması kaygısı gibi bir saçmalığın zilletine düşürüyor.

Bir tutam saç, siyasal simge dedikleri başörtüsüne karşı direnmenin siyasal simgesine dönüşüyor nihayetinde. Örtünme özgürlüğü talebi karşısında bir tutam saç talebi!.. İnsanlığın varoluşsal ifadesine karşı bir tutam saçtan başka tutunacak ne kaldı ellerinde?

Öte yandan uzlaşma adına bir tutam saçla toplumun karşısına çıkanlar, dini olan bir talepten fedakarlık istemekte, yani dinden taviz istemekte. Siyasal projelerine karşılık dini taviz… Din adına uzlaşmanın mümkün olup olmadığına ise başörtüsü açılımına sahip çıkanlar karar versin!