|
“Temel nitelikler” meselesi

Çankaya üzerindeki tartışmaların öze ilişkin; yani, muhtemel adayların performans kriterleri hesaba hiç katılmaksızın yapılıyor olmasına artık takılmayalım. Herkes, Cumhurbaşkanlığı makamına farklı değer ve misyon atfediyor. Çanyaya aynı anda devletin bekasına eşdeğerliği de ifade edebiliyor, kararnamelerin tamamlayıcılığından ibaret bir pozisyonun adını da.

Yeni Cumhurbaşkanı, mutlaka oraya kendi tarzı ve üslubunu egemen kılacak ve şimdi konuşmakta olduğumuz birçok şey anlamsız hale gelecektir. Ve muhtemelen üzerinde tartışacak yeni konularımız olacaktır.

Yalnız, bugünden yarına devrolacağı belli olan bir konuyu da yerli yerine oturtmak gerekiyor. Tayyip Erdoğan veya bir başka Ak Parti''li ismin Çankaya''ya çıkması durumunda sarsılacağı, zaafa uğrayacağı tezini süsleyen “Cumhuriyet''in temel nitelikleri tehlikede” iddiasını bir karara bağlamak gerekiyor.

“Cumhuriyetin nitelikleri”ni düzenleyen Anayasa''nın 2. maddesi,“Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, millî dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, lâik ve sosyal bir hukuk devletidir” ifadesini içermektedir.

Yani, lakilik kadar demokrasi de, sosyal hukuk devleti olmak da adalet de, insan haklarına saygı da temel niteliklerdendir.

Temel nitelikler gerçekten, vazgeçilmez bir ölçüdür, ölçü olarak da herkese tatbik edilmelidir. Mesela mevcut Cumhurbaşkanı Sezer''e de…

Sezer, 7 yıllık performansıyla Cumhuriyet''in temel nitelikleri konusunda başarısız olmak bir yana, zaman zaman devleti tehlikeye düşürme sınırında da gezinmiştir. Anayasa''nın 2.maddesinde yazılı olan hususlardan sadece lakiliğe odaklanan bir siyaset izlemiş ve refarans aldığı laiklik tanımıyla da Cumhuriyet''in bu alandaki birikimini yok saymıştır. Sezer laikliği, Cumhuriyet''in temel niteliklerinden birisi asla değildir ve ürettiği laiklik tanımı kendisinden önce o koltukta oturan birçok ismin de paylaşmayacağı bir tanımdır. Yakın örnekler verilecek olursa, Evren, Özal ve Demirel kesinlikle Sezer gibi düşünmemektedir. Yaptığı tanım, sonunda “devlet gerekirse ibadeti de yasaklar” noktasına bile varmış ve bu haliyle Anayasa''nın ruhuna taban tabana zıt bir hal almıştır.

Aynı dönemde, Cumhurbaşkanı''nın demokrasi karnesi de zayıftır. Ülkenin demokratik ilerlemesine bir katkı sağlamadığı gibi, tercih fırsatlarını daha çok tersine kullanmaktan da çekinmemiştir. Oysa demokrasi de Cumhuriyet''in temel niteliklerdinden birisidir. Örnekler çoğaltılabilir…

Sezer, sanılanın aksine Anayasa''nın 2. maddesindeki temel nitelikler konusunda başarısız ve bunların korunup gelişmesi sorumluluğunu yerine getirmekte yetersizdir.

Bütün bu eksikler nedeniyle kaçınılmaz olarak, “toplumun huzuru, millî dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı”lık bahsinde de sınıfta kalmıştır.

Sonuçta Çankaya''da, Cumhuriyet tarihinin kazanılmış tek Nobel ödülünü bile tebrik etmeyecek kadar sevince ortak olamayan bir ismin oturduğu unutulmamalıdır. Oysa, Türkiye''nin başarıları ve kazanımları da o nitelik tanımına girmektedir. Görev süresi boyunca halkın arasına karışmaktan ve Türkiye''nin ulusal ve uluslararası başarı kazanan kurumlarına destekten imtina eden bir profilden söz ediyoruz. Ülke tarihinin en büyük ekonomik krizi olan 2001 felaketinin tetikleyiciliği gibi kötü bir sicile sahip bir Cumhurbaşkanı profili…

Bulunduğu makamı kendisi gibi düşünen bürokratların devlette kadrolaşması için değerlendiren bir Cumhurbaşkanı''nın 7 yıllık görev süresi tamamlanmak üzeredir. Bugünlerde kıyasıya yapılmakta olan Çankaya tartışmalarının ihmal edilen yönü kendisine verilen büyük sorumlulukları ihmal edip kendine özgü yorumlarıyla ülkenin doğal yollarla ulaştığı ekonomik ve demokratik gelişme potansiyelinin dışında kalan Sezer''in ülke yönetiminden ayrılıyor olmasıdır.

Sadece laiklik konusunda jakoben fikirlere sahip olmak bir Cumhurbaşkanı''nı “temel nitelikler” sınavından geçirmez.

Birileri, Cumhuriyet''in temel nitelikleri konusunda gerçekten hassasiyet sahibiyseler, önce Sezer''i kritik ederek işe başlamalıdırlar. Bu portre ortadayken, şimdi adı geçen Cumhurbaşkanı adaylarını sigaya çekmenin inandırıcılığı olamaz.

Netice itibariyle temel nitelikler, “halksız bürokratik iktidar”ın değil, bütün Cumhuriyet''in zırhıdır.

17 yıl önce
“Temel nitelikler” meselesi
İnsaf!
Dağ yürekli adamların büyük seçimine doğru
Demografik dönüşüm
Seçim bitsin, önümüze bakalım!
Yerel seçime ramak kala: DEM, Yeniden Refah ve İYİ Parti