|
Köşküm var deryaya karşı Köşküm var demli çaylı

İki şeyi çok severim; sabah yürüyüşlerini ve de köşklerde yaşamayı. Ne mutlu bana ki ikisinin de keyfini sürüyorum. Sabah yürüyüşlerim sağlığım için vazgeçilmez bir tutkudur. Bu konuda katı değilim biraz da gezmeğe hevesliyim gibi bir şey. Çoğunca da eşimle…

Bir sabah Yıldız Parkı, bir sabah Emirgan Korusu, bir sabah Maçka Parkı, Ihlamur Kasrı durmadan gezerim. Sabahın erken saatlerinde öyle güzeldir ki İstanbul, hele hafta sonları. İşte o günlere doyamam. Koltuğumun altında gazeteler ver elini köşkler…

Genelde Yıldız Parkı''na giderim.

Önce güzel bir yürüyüş sonra nefis bir kahvaltı…

Kahvaltı sonrası keyfi, acı kahvenin hatırı gibidir bende. Bir yanda gazetelerim bir yanda bol köpüklü kahvem ve de karşımda sevgili eşim… Böyle sabahları çokça yaşamaktır bütün niyazım…

Şimdi mevsimidir İstanbul''un. Laleler, rengarenk çiçekler yüzünüzü okşayan bahar havası ve de tanıdık yüzler. Hele bir de bizim gibi Rumeli kökenliyseniz ''köşküm var deryaya karşı'' dilinizden düşmezken, önünüzde deniz, tepenizde ağaçlar, oymalı dekorlu köşklerde kahvaltı da kaçınılmazınız olur.

Teşekkürler Büyükşehir Belediyem, teşekkürler serviste kusursuz şeflerim…

Köşkler sanki benim.

Çadır ve Malta Köşkleri tavsiyemdir. Yıldız Parkı korusunun içinde güzel bir parkurum vardır. Geniş sekizler çizerek, az yokuşlu turlarımı atarım dostlarla beraber. Sabah yürüyüşlerinin müdavimleri vardır. Sık sık kafanızla selamlaşırsınız, tempoyu kesmeden nefesinizi açaraktan…

Yıldız Parkı deyip geçmeyin bir ufak kenttir, kent içi cennettir orası. Beşiktaş kapısından girdiniz mi taa Barbaros Bulvarı''na, Ortaköy sırtlarına kadar gider yolunuz. İstanbul''u, Çırağan Sarayı''nın hemen yanından sıfır denizden seyrediyorken az sonra Topkapı Sarayı''nı, Galata Kulesini, Boğaz''ı tepeden kuş bakışı seyredebilirsiniz. Var mı böyle bir kent Allah aşkına…

Ayırın bir tatil sabahınızı yaşayın İstanbul''u dolu dolu…

Malta Köşkü favorim. Yeni de onarıldı… Önünde deniz, ardında havuz… Ördekleri de cabası… Kendinizi Saray''da zannediyorsunuz. Bir anda önünüzden IV. Murat geçiyor gibi oluyorsunuz arkasından Beltur''un binbir çeşit kahvaltı lezzetiyle damak tadınız tavan yapıyor. Açık büfe açık havada bir başka oluyor… Envai çeşit tat ''al beni'' diyerek gerdan kırıyor önünüzde. Ucuz mu ucuz… Halkım için, çoluk çocuğunu doğayla bütünleştirmek isteyenler için. Tatil günleri araba parkı da rengarenk oluyor çeşit çeşit markalarla. Bilesiniz…

Yıldız Parkı korusu bu mevsimde özlenesi bir güzellik. Çiçekler, sincaplar, yeşilin uyanması ve yemyeşil dalların arasından gözüken deniz… Güneşin ışınları teninize değdiğinde içinizi büyük bir sıcaklık sarıyor; bu sıcaklık böyle güzel bir ülkede böyle güzel bir şehirde yaşamanın mutluluğudur aslında…

Kahvaltı ederken kulağınıza gelen müzik de bir başka letafet… Yavaştan, derinden ve de her kesimi memnun edecek dünya notalarıyla bezeli kulak ve ruhumuzun alışık olduğu aşina melodiler…

Çadır Köşkü, Kır Kahvesi, piknik alanlarıyla, yeşillikler içinde ağaç masaları, serin havası, kuş sesleriyle bir dünya harikasıdır Yıldız Parkı.

Kahvaltı''ya beklerim…

Ben genelde oradayım.

Bir sabah,

Birlikte… Ne dersiniz?

12 yıl önce
Köşküm var deryaya karşı Köşküm var demli çaylı
Evvelbahar
Siz hiç “ayben”e para gönderdiniz mi?
Irak: Kurtların sessizliği…
Direniş meşrudur, tükür kardeşim
Columbia’da ‘Filistin’le Dayanışma Çadırları’