Şimdi, bu da nereden çıktı demeyin. Terörün neredeyse sıfırlandığı, teröristlerin üçer beşer yakalanıp mapus damlarına gönderildiği ve de ülkenin dört bir yanına huzur geldiği şu günlerde F.Bahçe gibi taraftarı en çok kulüplerimizden birinde patlama mı olacak?

Evet, olacak!..

Sabrının sınırında dolaşan F.Bahçe''de Mustafa Denizli''ye yönelik eleştiriler, patlaması muhtemel bombanın şiddetini de gösteriyor. İnsanız, hata yapmak insanın özünde var. İtalya karşısında yapılan hataları Denizli inkar etmedi ki. Oynayan kendisi olmadığı halde futbolcusunun hatasını üstlenen de Denizli oldu.

Eleştirilere de "haksızlık edildi" diyemiyorum. Burada önemli olan ölçüdür. 1- Hatanın ölçüsü 2- Eleştirinin ölçüsü.

Tüm bunlara hoşgörü ile bakabilecek miyiz? O da ayrı bir konu.. Aldığımız sinyaller hoşgörü ortamının kaybolduğunu gösteriyor. EURO 2000 finallerine gelinceye dek yere göğe sığdırılamayan Mustafa Denizli otoriteler tarafından övülmeye o kadar alıştırılmıştı ki, ilk eleştiri de isyan etti. Kendisine soru yönelten birkaç gazeteciyi tersledi ve bazı yasaklar getirdi.

Futbolcu değişikliklerinde tepki gösteren vatandaş-gurbetçi taraftara da "olmaz olsun" gibisinden bir laf etti.

Özetle biz, daha bizim olanı paylaşmasını bilmeyen biz toplumuz. Ağustos''ta maçlar başlayacak.. F.Bahçe sahada, başında da Mustafa Denizli.. Bir tarafta Mustafa Denizli, bir tarafta, taraftar. Bir tarafta yönetim, bir tarafta da medya.. Yani acımadan yazan "kılıç kalemler" doksan dakika sonunda sonuç kötü olursa, kapatın kulaklarınızı...