|
Üç koridorla Türkiye’yi kuşatmak!

Bölgemiz, mezhep haritaları üzerinden yeniden dizayn ediliyor.

Küresel sistem, Türkiye’ye karşı İran’ın önünü açıyor. Bunu göremiyor muyuz hâlâ?

Maalesef göremiyoruz!

ŞİÎ-FARS İMPARATORLUĞU...
Amaç 40 yıldır beslenip büyütülen bir Şii-Fars imparatorluğu inşa edilmesini
ve bu Şii-Fars imparatorluğunun Sünnî dünyaya, Sünnî dünyanın kalbine hançer gibi saplanmasını sağlamak.

Yapılan bu.

Burada
mezhepçilik yapmıyorum.
Bölgemizin haritalarının mezhepler üzerinden yeniden çizildiğini söylüyorum.

Bölgede ülkelerin sınırlarını mezhepçilik yaparak çizenler onlar, ama “bunlar mezhepçilik yapıyor” dediğim için mezhepçilik yapmakla suçlanan ben oluyorum!

Ama artık yeter!

İran, Irak’ı her bakımdan Şiîleştirdi
; İsrail, ABD’ye Irak’ı bunun İçin işgal ettirdi.

Önceden sadece Irak’ın nüfusunun yarıdan fazlası Şiî idi; şimdi siyaseti, stratejisi, kurumları, her şeyiyle Şiîleştirildi!

Bu kez aynı tezgâh Suriye’de hayata geçiriliyor: İdlib’e doldurulan 4 milyona yakın nüfusun kahir ekseriyeti Sünnîlerden oluşuyor.

Suriye’de biz sadece rejimin askerleriyle mücadele ettiğimizi sanıyoruz. Zaman zaman Rusların devreye girdiğini biliyoruz. Ama
Suriye’de rejim adına arazide asıl savaşanların İranlılar olduğunu
da, Suriye ordusunun İran tarafından silbaştan yapılandırıldığını, komuta kademesinin İranlıların kontrolünde olduğunu da bilmiyoruz.
Dahası, bir de İran şebbihası
Haşdi Şabi teröristleri
var! Son derece iyi eğitilmiş, gerilla taktiğiyle savaşı da, nizamî savaşı da çok iyi bilen, kan kusturan vahşî İran askerleri bunlar! Suriye’deki ve tabiî Irak’taki yüzbinlerce kişinin hunharca yöntemlerle katledilmesinde bunlar kilit rol oynadılar.
SURİYE’DEN SÜNNÎLERİN SÜRÜLMESİ...
İdlib’de yaşanan en büyük cinayet, Sünnîlerin yaşayamaz hâle getirilmesi, gayr-i insanî şartlarda yaşamaya sürüklenmesi, izzetlerinin, haysiyetlerinin ayaklar altına alınması, bu ürpertici şartlarda şiddetin, kaosun tavan yapması ve
Sünnî nüfusun dikkate değer bir bölüğünün Suriye’den sürülmesi!
Bu son noktaya özellikle dikkatinizi çekmek istiyorum: Suriye’nin mezhebî ve etnik dengelerini altüst ediyorlar.
Suriye nüfusunun kahir ekseriyeti Sünnîlerden oluşuyor ama Nusayrî (dolayısıyla “Şiî”) azınlık ülkeyi yönetiyor;
bu da çok büyük sorun teşkil ediyordu zaten Suriye içinde.
Şimdi özellikle İranlılar Suriye’ye yerleştirildiler ve
Suriye’de Sünnî kıyımı ve sürgünü yaşanıyor.
Böylelikle Suriye nüfusunun Şiîlerle Sünnîlerin önce dengelenmesi, sonra da göç dalgalarıyla
Suriye’de Şiî nüfusun çoğunluk hâline getirilmesi en temel stratejilerden biri
olarak uygulanıyor!

Böyle bir şey kabul edilemez!

TÜRKİYE’NİN GÜNEYİNE ÜÇ
LANETLİ KORİDOR ÇEKİLİYOR!
Türkiye’nin güneyine kalın bir
İsrail koridoru
yerleştirildi 70 yıl önce.
Ardından
PKK / YPG terör koridoru
çekildi.
Şimdi de Irak ve Suriye, silbaştan Şiîleştirilerek Türkiye’nin güneyine üçüncü bir koridor, bir
Şiî koridoru
çekilmeye çalışılıyor.
Bu, Türkiye’nin güneyinin hem İsrail tarafından kuşatılması hem de İsrail’in uydusu olacak PKK / YPG unsurlarıyla, İsrail’le gizli anlaşma yapan Şiî unsurlar tarafından kuşatılması anlamına geliyor!
Önümüzdeki bir kaç yüzyılı belirleyecek lanetli bir proje bu:
Bundan böyle İslâm dünyası bir daha Sünnî omurga etrafında toplanamasın, aslâ birleşemesin, sürekli olarak birbiriyle boğuşup dursun diye Şiî-Fars imparatorluğu tarafından tam ortadan bölünmeye ve kontrol edilmeye çalışılsın isteniyor.
Hayalî bir şeyden söz etmiyorum. Senaryo üretmiyorum. İslâm dünyasını sonsuza dek cehenneme çevirecek lanetli bir projenin ABD, Rusya ve İsrail tarafından nasıl adım adım
hayata geçirildiğini göstermeye çalışıyorum.

Yüz yıllık, iki yüzyıllık uzun vadeli stratejiler geliştiriyorlar bizim coğrafyamız üzerinde.

Oysa bizim coğrafyamız,
İslâm coğrafyası dünya barışının sigortasıdır
: Farklı dinlerin, medeniyetlerin, etnisitelerin nasıl bir arada, barış içinde ve birbirinden beslenerek yaşayabileceklerinin formülünü ve muazzam uygulamalarını biz, İslâm medeniyetinin çocukları olarak bizler armağan ettik dünyaya.

O yüzden biz gelince zulüm bitecek, bahar gelecek yeniden bütün dünyaya. O yüzden biz gelince onlar gidecek.

Yaşadıklarımız, biz gelmeyelim diye.
O yüzden
bölgemizi mezhebî haritalar üzerinden yeniden şekillendirmeye çalışan emperyalistlerin oyunlarına karşı dikkatli ve hazırlıklı olmak zorundayız.

Vesselam.

#Suriye
#İdlib
#PKK
#Haşdi Şabi
#İslam
4 yıl önce
Üç koridorla Türkiye’yi kuşatmak!
Efendimiz’in (sav) Zekatı-1
Milyonlar milyarlar havada uçuşuyor
Sandık başına giderken…
Operadaki Hayalet’in “kehaneti” gerçekleşirse…
Ayasofya’yı açan adama vefa zamanı