Bir oyuncu attığı gol ile ülkenin tarihini değiştirebilir mi? Endüstriyel futbolu en zevkli hale getiren olaylar şüphesiz peri masalları. 2018 Dünya Kupası'nda bir çok oyuncu ülkesinin yakın tarihini futbol topu ile kendileri yazmaya çalışacak ve bu Dünya Kupası bir çok sürprize açık. 21. FIFA Dünya Kupası'nı 2 Aralık 2010'da yapılan oylama sonucunda kazanan Rusya düzenleyecek. Turnuva 14 Haziran'da başlayacak ve 12 farklı stadyumda oynanacak. Final ise Moskova'da bulunan Lujniki Stadyumunda oynanacak.

Rusya'nın ilk kez bu turnuvaya ev sahipliği yapmasının yanı sıra Doğu Avrupa'da düzenlenecek ilk turnuva olma özelliğini taşıyor.

Dünya Kupası'na ev sahipliği yapacak olan Rusya'nın yenilenen ya da yeniden yapılan 12 stadyumu, ilginç hikayeleriyle dikkat çekiyor. İşte Rusya'nın ev sahipliği yapacağı turnuvada maçların oynanacağı birbirinden ilginç stadyumları;

Lujniki Stadyumu

Spartak Stadı

St.Petersburg Stadyumu

Kazan Stadyumu

Yekaterinburg Arena

Samara Arena

Fisht Olimpiyat Stadı

Rostov Arena

Nijniy Novgorod Stadyumu

Kaliningrad Stadyumu

Mordovia Arena

Volgorad Arena

21. FIFA Dünya Kupası'nda futbolseverleri zorlu gruplar bekliyor. Rusya'nın ev sahipliği kontenjanı nedeniyle doğrudan katıldığı FIFA 2018 Dünya Kupası'nda yer alan 32 takım, 8 gruba ayrılıyor. Gruplarını ilk iki sırada tamamlayan takımlar, adlarını son 16 turuna yazdıracak. Çok çekişmeli geçmesi beklenen grup mücadelelerinde öne çıkacak takımları sizler için analiz ettik.

İşte Dünya Kupası'ndaki 8 grup;

Grupta ev sahibi Rusya, Suudi Arabistan, Mısır ve Uruguay bulunuyor. Grubun favorisi Cavani'li, Muslera'lı, Godin'li Uruguay olarak gösteriliyor fakat bir takıma parantez açmak gerekirse o da şüphesiz Mısır. Mısır 1990'dan bu yana katılamadığı turnuvaya bu sene 3.defa katılıyor ancak bu sefer elinde bir süper starları bulunuyor. Muhammed Salah. Salah Liverpool'da inanılmaz bir sezon geçirdi ve ödüle doymuyor. Premier Lig'de rekorları altüst eden futbolcunun bir ülke adeta ayağına bakıyor. Mısır'da Salah'ın yardımcılığını Arsenal'den Elneny ve Kasımpaşa forması ile harika bir sezon geçiren Trezeguet yapacak. Mısır'ın sürpriz yapması zor gözüküyor ancak turnuvaya renk getireceği kesin.

Ayrıca Mısır'da kaleci Essam El-Hadary kupa tarihinin en yaşlı oyuncusu durumunda. Kadroda bulunan 45 yaşındaki tecrübeli kaleci süre alması durumunda bir rekora imza atacak.

Rusya ise evinde düzenlenen turnuvada saha avantajına ve seyirci desteğine güveniyor. Mütevazi ve çoğunlukla kendi liginde oynayan oyuncuların oluşturduğu bir kadro ile mücadele edecek Rusya'nın ilk 2'de bitirme olasılığı Mısır'dan çok düşük değil. Grupta bulunan Suudi Arabistan grubun zayıf halkası olarak gözüküyor ve Rusya ile Mısır arasında kıyasıya bir ikinci tur mücadelesi olacağı kesin.

B grubunda son Avrupa Şampiyonu Portekiz, son dönemi domine eden İspanya, Fas ve İran bulunuyor. Grup sürprize hiç de açık gözükmüyor bu nedenle Fas ve İran'ın işi epey zor gözüküyor. Portekiz Avrupa şampiyonluğu sonrası yeniden tarih yazmak isterken İspanya 2010'da aldığı şampiyonluğun bir yenisini almak için Rusya'ya geliyor.

Portekiz hocası Fernando Santos büyük bir sürpriz yapmadı ve kadro beklenildiği gibi açıklandı. Takımı sırtlayacak isim beklenildiği üzere Ronaldo. Ballon d'Or için mücadele eden süper star tek eksiği olan kupayı koleksiyonuna koymak istiyor.

• İspanya ise bir çok yıldız isim ile turnuvanın yolunu tutuyor. Özellikle defans hattı duvar niteliğinde ve kalesinde gol görmesi oldukça zor gözüküyor.

Sürpriz yapmak isteyen Fas'da ligimizden bir çok isim bulunuyor. Kadroda Fenerbahçe'den Dirar, Galatasaray'dan Belhanda, Evkur Yeni Malatyaspor'dan Boutaib ve Medipol Başakşehir'den Da Costa yer aldı. Dünya Kupası arenasında 5.defa yer alacak Fas ses getirmek istiyor.

Grubun zayıf halkası İran'ın başında ise deneyimli teknik adam Carlos Queiroz var. İran belki de turnuvanın en mütevazi takımı ve işleri oldukça zor gözüküyor.

Turnuvanın en büyük favorilerinden olan Fransa ile Avustralya, Peru ve Danimarka C grubunda mücadele edecek. Fransa tarihinin en güçlü kadrolarından birisi ile Rusya'da boy gösterecek ve bir çok mevkide birden çok yıldız isim bulunduğundan Didier Deschamps'ın kadro kurma işi oldukça zor. 2 sene önce evinde oynanan Avrupa Şampiyonası finalinde Portekiz'e kaptırdığı EURO 2016 sonrası bu sene işini şansa bırakmak istemeyen Fransa belki de kupanın en güçlü favorisi konumunda. Otoriteler Fransa'nın gruptan kolay çıkabileceğini düşünüyor ancak 2.tura gidecek diğer takımı tahmin etmek bir hayli zor.

Dünya Kupası'na 5'er kez katılan bu üç takım arasında turnuva hasreti en uzun ülke Peru.

36 yıl sonra Dünya Kupası'na geri dönen Peru'da geçtiğimiz günlerde bir şok yaşanmıştı. FIFA kokain kullandığı tespit edilen Paolo Guerrero'ya 1 yıl ardından cezayı indirip 6 ay men cezası verdi ancak CAS'ın kararı ile bu ceza 14 ay gibi bir süreye yükseltilince Peru en büyük kozunu kaybetmiş oldu. Bir çok yıldız ismin FIFA'ya yazdığı mektupların ardından Guerrero'nun cezası ertelendi ve Dünya Kupası'nda oynama hakkı geri verildi. Jefferson Farfan önderliğinde Peru'nun Dünya Kupası'nda ne yapacağı merak konusu.

Turnuvanın belki de ölüm grubu. Kupa koleksiyonunun eksik parçasını tamamlamak isteyen Messi'li Arjantin, yetiştirdiği bir çok yıldız ile geldikleri turnuvaya 1998'de kazandıkları başarının bir tekrarını yapmak isteyen Hırvatistan, bir Afrika takımının yapamadığını yapıp yarı final hedefi ile yola çıkan Nijerya ve peri masalı hikayelerini gerçeğe dönüştüren İzlanda.

Arjantin ve Hırvatistan özellikle hücum gücü ile grubun favorisi olarak gösterilseler de defansif anlamda bu iki ülkenin bir çok zaafları bulunuyor. Nijerya ise turnuvada fizik gücüne güveniyor. Nijerya'nın hızlı atak oyuncuları Arjantin ile Hırvatistan'a zor anlar yaşatabilir.

Chelsea'de sağ bek Nijerya'da forvet

• Nijerya'da ufak bir detay göze çarpıyor. Chelsea'de sağ bek oynayan Victor Moses ülke milli takımında forvet pozisyonunda boy gösteriyor ve attığı kritik goller ile yanlış tercih olmadığını gösterdi. Moses'in hücum gücündeki yükünü Iheanacho, Ahmed Musa ve Alex Iwobi paylaşacak.

İzlanda ise son Avrupa Şampiyonası'nda gösterdiği büyüleyici performansın tesadüf olmadığını 2018 Dünya Kupası'na katılarak gösterdiler. İzlanda, Gylfi Sigurdsson önderliğinde yeni bir peri masalı yazacağından umutlu. İzlanda'nın en büyük kozu taraftar. Ülkenin nüfusu düşük olmasına rağmen Rusya'da maçlarını kapalı gişe oynayacağından ve takımını ateşleyen, itici güç olacaklarından şüphe yok.

Turnuva kaçırmayan tek ülke konumunda olan ve ülkenin tarihini futbol topu ile yazan Brezilya, E grubunda İsviçre, Kosta Rika ve Sırbistan ile mücadele edecek.

Ülkesinde düzenlenen son Dünya Kupası'nda Almanya'ya karşı aldığı yenilgi ile büyük hayal kırıklığı yaşayan Brezilya her zaman olduğu gibi yeniden mutlak favoriler arasında gösteriliyor.

Grupta ikinci sıra için Kosta Rika, İsviçre ve Sırbistan'dan bir adım önde. Son Dünya Kupası'nda kalede gösterdiği inanılmaz performansıyla göz dolduran Keylor Navas ile beraber takımın orkestra şefi Bryan Ruiz önderliğinde çeyrek final oynama başarısı gösterdiler.

İsviçre ise Xherdan Shaqiri ve Granit Xhaka, Sırbistan ise Matic ve Kolarov gibi yıldızlarına güveniyor. Grubu Brezilya'nın lider bitireceği kesin gözü ile bakılıyor ancak 2.tur bileti için çok büyük bir mücadele olacağını tahmin etmek güç değil.

Son şampiyon apoleti ile turnuvaya katılan Almanya F grubunda Meksika, İsveç ve Güney Kore ile aynı grupta karşılaşacak. Almanya'nın grubu lider bitireceğine kesin gözüyle bakılıyor ve turnuvanın şampiyonluk favorileri arasında gösteriliyor ancak bu grupta Almanya'dan ziyade İsveç'i konuşmak gerekiyor. İsveç başarılı bir grafik çizerek play-off oynadı ve İtalya gibi kupanın gediklisi bir ülkeyi eleyerek adını Dünya Kupası'na yazdırdı. Ayrıca İsveç yıldızı Zlatan İbrahimoviç'in kadroya alınmayacağını açıkladı.

Meksika cephesinde göze çarpan durum 39 yaşındaki tecrübeli oyuncu Rafa Marquez kadroya dahil oldu. Meksika Chicharito, Giovani Dos Santos, Migel Layun ve Carlos Vela gibi bir çok tanınmış isim ile Rusya'da boy gösterecek.

Grubun zayıf halkası Güney Kore ise Premier Lig'de muazzam bir sezon geçiren yıldız kanat oyuncusu Heung-min Son'a güveniyor ancak Son'un çabaları 2.tur için yeterli olur mu bilinmez. Almanya'nın gruptan kolay çıkacağı düşünülüyor ancak gruptan çıkmak tur biletinin kimin alacağı muamma olsa da Meksika, Güney Kore ve İsveç karşısında istatistik ve kadro bakımından bir adım önde.

Otoriteler grubu İngiltere ve Belçika'nın domine edeceğini düşünüyorlar. Tunus ve Panama'nın işi hiç de kolay değil. Uzun yıllardır milli takımlar düzeyinde istediği başarıları elde edemeyen İngiltere, 2018 Dünya Kupası'na genç ve atletik bir kadro ile gidiyor. Sezonu çok iyi geçiren bir çok isim var ama İngiltere'de en dikkat çeken özellik hız. Raheem Sterling, Jesse Lingard, Marcus Rashford ve Harry Kane gibi hızlı, bitirici oyuncularının yanı sıra Delph, Rose ve Walker gibi çok önemli hücum bekleri bulunuyor. Futbolun beşiği yarım asırdır bu kupaya hasret. Diğer senelere oranla çok daha genç bir kadro ile gelen İngiltere'nin ne yapacağı merak konusu.

Belçika ise İngiltere ile beraber bir üst tura çıkmak için en büyük aday. Harika bir jenerasyon yakalayan Belçika bu jenerasyondan faydalanıp büyük turnuvada başarı istiyor. Bir çok dünya yıldızı barındıran kadroda en büyük sorun bireysel oyuncuların fazla olup takım oyunun sahaya yansıtılamaması.

Teknik direktör Roberto Martinez yıldız orta saha oyuncusu Radja Nainggolan'ı kadroya dahil etmeyerek tepkilerin odak noktası oldu. Nainggolan kadro açıklandıktan hemen sonra milli takımı bıraktığını açıkladı. Ufak çaplı bu kriz milli takıma ne kadar zarar verir bilinmez ama kağıt üzerinde turnuvanın favorileri arasında oldukları kesin.

Grubun iki diğer ülkesi Panama ve Tunus ise büyük bir sınav verecek. Özellikle Panama uzun süredir ABD ve Meksika hegemonyasında olan CONCACAF elemelerini 3.sırada tamamlayarak tarihinde ilk defa Dünya Kupası'na katılarak büyük bir başarıya imza attı.

Gruptan çıkacak iki takımı tahmin etmek zor değil ancak büyük bir başarı yakalayıp zor bir gruptan Dünya Kupası bileti alan Panama ile tarihinde ilk defa tur atlamak isteyen Tunus'un iki dev ülkeye zor anlar yaşatacağı kesin.

Turnuvanın belki de en ilginç grubu olan H grubunda Polonya, Senegal, Kolombiya ve Japonya bulunuyor. Grubu diğer gruplardan ayıran en önemli özellik ise sadece bu grupta eski şampiyon bulunmuyor ve gruptaki ülkeler başarıya aç. Hangi ülkenin tur atlayacağını tahmin etmek çok zor fakat Kolombiya diğer rakiplerine oranla daha avantajlı gözüküyor. Son Dünya Kupası'nda James Rodriguez önderliğinde çeyrek final oynayan Kolombiya iddialı sayılabilecek bir kadro ile yine sürpriz peşinde olacak.

Kadrosunda Carlos Bacca, Radamel Falcao, Davinson Sanchez, David Ospina gibi isimler bulunduran Kolombiya'nın geçtiğimiz Dünya Kupası'nda yakaladığı başarıyı tekrar etmesi sürpriz gözükmüyor.

Öte yandan grubun bir diğer iddialı takımı Polonya ise süper starına güveniyor. Robert Lewandowski. Eleme turlarında adeta takımı tek başına sırtlayan süper yıldızın turnuvadaki yardımcıları Arkadiusz Milik, Lukasz Teodorczyk olacak. Ayrıca kadroda Kamil Glik, Lukasz Piszczek, Szczesny ve Piotr Zielinski gibi önemli oyuncular bulunuyor. En son 2006 yılında turnuvaya katılan Polonya'nın en büyük başarısı 1974 ve 1982 yılında aldıkları üçüncülük. Böylesi bir başarıyı tekrar etmeleri çok zor ancak grubu ilk iki sırada tamamlaması sürpriz olmayacaktır.

Afrika temsilcisi Senegal ise son derece iddialı bir kadro ile kupada boy gösterecek. Senegal de tıpkı Nijerya gibi Dünya Kupası tarihinde bir ilki başarıp son dört takım arasına kalma hesapları yapıyor. Senegal'in kadrosunda Napoli ile müthiş bir sezon geçiren Kalidou Koulibaly ile Gueye, Ndiaye, Kouyate, Sadio Mane ve Mame Diouf gibi Premier Lig yıldızları bulunuyor. Bu oyuncuların yanı sıra Monaco forması terleten Keita Balde en etkili kozlarından biri Terenga Aslanlarının.

Grubun zayıf halkası olmasa da kağıt üzerinde diğer takımlara oranlara daha az şansı bulunan Japonya ise 2002 ve 2010 yılında yaptıkları son 16 başarısını tekrarlamak istiyor.

Kadroda Galatasaray ile şampiyonluk yaşayan Yuto Nagatomo, Okazaki ve Kagawa gibi isimler yer alıyor. Gruptan çıkacak olan takımı tahmin etmek çok güç ancak en heyecan verici ve denk grubun H grubu olduğunu söylemek yanlış olmaz.

Dünya Kupası'ndaki açılış maçını ev sahibi Rusya ile Suudi Arabistan oynayacaklar ve müsabaka, 14 Haziran 2018 tarihinde TSİ 18:00'de başlayacak. Karşılaşma Luzhniki Stadı'nda oynanacak. Turnuvanın açılış gününde oynanacak tek maç bu olacak. Sonrasındaki günlerde ise günde üç maç ve hatta bazen dört maç ekranlarınızda olacak.

• Turnuva 15 Temmuz 2018'de TSİ 18:00'de oynanacak final müsabakasıyla sona erecek. Üçüncülük maçı ise aynı gün daha erken bir saatte oynanacak.

Turnuvanın yarı final maçları 10 ve 11 Temmuz tarihlerinde gerçekleştirilecek. Turnuvadaki son dört maçın tamamı, Moskova'daki Luzhniki ve Saint Petersburg'daki Krestovsky Stadyumlarında oynanacak.

Her Dünya Kupası'nda akıllarda kalan oyuncular olur. Bu Dünya Kupası'nda da hiç kuşkusuz genç yetenekler çıkacaktır. Rusya'daki turnuvada bu anlamda bir çok genç yıldız adayı parlamaya hazır. Fransız Dembele, İngiliz Rashford, Meksikalı Lozano, Danimarkalı Dolberg gibi bir çok isim turnuvada adından söz ettirmek için sabırsızlanıyor.

Ousmane Dembele

Henüz 21 yaşında olan Dembele profesyonel kariyerine 2014 yılında Rennes'de başladı. Rennes'de gösterdiği 26 maçta attığı 12 gollük performans ona Dortmund kapılarını açtı. Dortmund'da oynadığı iyi ve istikrarlı futbol bir çok futbol devinin iştahını kabarttı ve 105 Milyon €'ya Borussia Dortmund'dan Barcelona'ya transfer oldu ancak istediği performansı bir türlü sahaya yansıtamadı. Bu sezon sık sık sakatlanan Dembele sadece sezon boyunca 3 gol atmasına rağmen Didier Deschamps tarafından kadroya çağrıldı.

İstatistik olarak bu sezon varlık gösteremeyen Dembele'nin bu turnuvada ne yapacağı merak konusu. Deschamps oyuncusunun yeteneğine güveniyor ancak 21 yaşındaki yıldız adayının bu seneki sakatlık sorunu turnuvada sorun yaratabilir ancak yetenekli futbolcu her an her şeyi yapabilecek potansiyele sahip.

Marcus Rashford

İngiliz süper yetenek futbol hayatına 5 yaşında Fletcher Moss Rangers takımında başladı ve henüz 7 yaşında Manchester United altyapısına dahil oldu. Rashford 21 Kasım 2015 yılında Watford karşısında alınan 2-1'lik Premier Lig maçında ilk kez A takım kadrosuna dahil edildi. Rashford'ın ilk resmi maçı ise 25 Şubat 2016'da UEFA Avrupa Ligi son 32 turunda oynanan Midtjylland maçı oldu. Manchester rakibini 5-1 geçerken Anthony Martial'in sakatlığı nedeniyle ilk 11'de şans bulan Marcus Rashford attığı iki gol ile hem maçın adamı oldu hem de Kırmızı Şeytanlar tarihinin Avrupa kupalarında gol atan en genç oyuncusu olma onurunu George Best'den almış oldu.

2016 sezonunda gösterdiği başarılı performans onu EURO 2016 kadrosunda yer bulmasını sağladı. Çıktığı her kategorideki ilk maçta fileleri havalandırmayı başaran genç oyuncu, 2018 Dünya Kupası'nda da bu onura erişebilir. Rashford, İngiltere için adeta bir umut kaynağı ve henüz 20 yaşında olduğunu unutmamak gerekiyor.

Joshua Kimmich

Philipp Lahm gibi hem orta saha hem de sağ bek oynayabilen Kimmich, dünya futboluna ses getirecek çok yönlü oyuncuların başında geliyor. Bu sezon Bayern'de 47 maça çıkan Joshua Kimmich 6 gol 17 asist ile oynadı ve kazanılan Bundesliga şampiyonluğunun önemli mimarlarından oldu. Kimmich bu performansı ile Dünya Kupası kadrosuna dahil edildi ve mevkisinde yeri kesin gibi gözüküyor.

Almanya milli forması ile 27 maça çıkıp 3 gol atan Kimmich hızı ve oyun zekası ile dikkat çekiyor. Panzerler son şampiyon apoleti ile geldiği Rusya'da başarı elde ederse Kimmich'in katkısı büyük olacaktır.

Hirving Lozano

PSV forması giyen Meksikalı genç yetenek turnuva öncesinden bir çok büyük takımı peşine takmış durumda. Geçtiğimiz sezon Pachuca'dan PSV'ye 10 Milyon €'ya transfer olan Lozano beklentilerin fazlasını verdi. PSV forması ile çıktığı 34 maçta 19 gol 11 asist yapan genç yıldız şimdiden Meksika'nın en büyük kozu. Turnuva sonrası transfer yapacağına kesin gözü ile bakılan Lozano'nun nasıl bir performans göstereceği merak konusu.

Lucas Torreira

22 yaşındaki orta saha oyuncusu sahadaki hırsı ve top kapma konusundaki becerisi ile tanınıyor. Sampdoria forması ile çok iyi bir sezon geçiren Lucas Torreira bu sezon çıktığı 38 maçta 4 gol 1 asist ile oynadı ve gösterdiği istikrarlı performans ile 2 kez giyebildiği milli formayı Dünya Kupası'nda taşımaya hak kazandı. Şimdiden Sevilla ve Napoli gibi kulüpler ile anılan genç oyuncu tükenmek bilmeyen enerjisi ile göz dolduruyor. Lucas Torreira'nın otoriteler tarafından 3 sezon içinde büyük takıma gideceği kesin gözüyle bakılıyor.

Youri Tielemans

Belçika'nın umut bağladığı altın jenerasyon içinde bulunan Kongo asıllı genç yıldız 2018 Dünya Kupası kadrosunda yer buldu. Henüz 5 yaşında Anderlecht kadrosuna dahil olan genç yetenek dikkatleri üzerine çekmeyi başardı ve 22 mayıs 2013 tarihinde henüz 16 yaşında profesyonel sözleşme imzaladı. Göstermiş olduğu başarılı performans kısa sürede büyük takımların dikkatini çekti ve 1 Temmuz 2017 yılında 25 Milyon € karşılığında Monaco'nun yolunu tuttu.

• Bu sezon 34 maça çıkan Tielemans 1 gol 2 asistlik bir kadroda bulunup beklentileri karşılayamadı ancak gelecek vadeden oyuncudan süre alması halinde beklentiler yüksek. Henüz 21 yaşında büyük potansiyele sahip olan Tielemans beklenilen patlamayı bu turnuvada gerçekleştirebilir.

Benjamin Pavard

Fransız genç oyuncu Kimpembe ile beraber ülkenin defansif anlamda umut bağlandığı oyuncuların başında geliyor. Asıl mevkisi stoper olan oyuncu ayrıca ön libero, sağ bek gibi oyunu çok yönlü mevkilerde oynayabiliyor. 5 Milyon € bonservis ile Lille'den Stuttgart yolunu tutan genç defans oyuncusunun şuan ki piyasa değeri tam 25 Milyon €.

Fransa'nın şampiyonluk yolu ile çıktığı güçlü kadroda kendine yer bulan Pavard'ın süre alması zor gözükse de forma giymesi durumunda bir çok takımın transfer listesine adını yazdıracağı kesin.

Kasper Dolberg

1997 doğumlu genç yetenek 2015 yılında Silkeborg altyapısında gösterdiği dikkat çekici performans sonrası 270.000€ karşılığında Ajax U19 kadrosuna dahil edildi. 1 sene sonra 2016-2017 sezonunda UEFA Avrupa Ligi'nde Manchester United karşısında final oynayan takımın o sezon kilit oyuncuları arasında olan Dolberg bu sezon oynadığı 30 maçta 9 gol 2 asistlik performans gösterdi.

• Dolberg, Danimarka'nın Poulsen, Christensen, Eriksen gibi oyuncuların bulunduğu Dünya Kupası kadroda en dikkat çeken isimlerin başında geliyor. Danimarka bir peri masalını gerçeğe dönüştürürse Dolberg bu mimarların başında olacaktır.

Alex Iwobi

Jay-Jay Okocha'nın da yeğeni olan Iwobi, Nijerya hücum silahlarının başında geliyor. Ahmed Musa, Iheanacho ve Victor Moses gibi oyuncular ile sürpriz peşinde olacak Nijerya'nın bu sezon Arsenal ile iyi bir sezon geçiren Iwobi'ye güveni tam. Altyapı milli takımlar seviyesinde İngiltere forması giyen Iwobi, A takım düzeyinde ise ülkesi Nijerya'yı tercih etti.

• 16 kez giydiği milli forma ile 4 kez gol sevinci yaşayan Iwobi'den beklentiler yüksek. Arsenal forması ile bu sezon 39 maça çıkan Iwobi 3 gol 7 asistlik performans gösterdi. Iwobi ve arkadaşları Nijerya'ya istediği başarıyı getirebilecek mi bilinmez ama Alex Iwobi'nin turnuvaya damga vuracak oyuncular arasında olacağına şüphe yok.

Sezonun en çok konuşulan ismi olan Salah, Liverpool forması ile harikalar yarattı. Premier Lig'de kırılmadık rekor bırakmayan ve İngiltere'de yılın futbolcusu ödülünü alan Mısırlı gözünü Dünya Kupası'na çevirmiş durumda. 28 yıl sonra ülkesini Dünya Kupası'na götüren Salah ülke için ikon olmuş durumda. Öyle ki Muhammed Salah'ın uyuşturucu karşıtı çekmiş olduğu kısa film sayesinde hastanelere açılan telefonların yüzde 400 arttığı öğrenildi. İngiltere'de oynadığı güzel futbol ile birçok kişiyi kendine hayran bırakan Salah ülkesinde futbolcudan çok bir sembol olarak gösteriliyor. Muhammed Salah'ın Rusya'ya renk katacağı kesin ve bir ülke adeta bir oyuncunun ayağına bakmış durumda.

• Şampiyonlar Ligi finalinde Sergio Ramos'un sert hareketi sebebiyle omzundan sakatlanan Muhammed Salah'ın Dünya Kupası'nı kaçırabileceği belirtilmişti. Mısırlı futbolcu yoğun tedavi programının ardından Uruguay'la oynayacakları ilk maça yetişecek gibi gözüküyor. Mısır için tek umut olan Salah'ın takımdaki en önemli partnerlerinden biri ise Kasımpaşa'da forma giyen Trezeguet olabilir.

OYNAT 00:55

{{ entity.comments.quantity }} YORUM BİR YORUM YAZIN

• BiP'te paylaş
• Telegram'da paylaş
• Whatsapp'ta paylaş
• Pinterest'te paylaş
• Flipboard'da paylaş
• E-posta gönder

Turnuva kendi içinde ufak bir sorun taşıyor. Sorun ise futbol topu. Alman üretici firma Adidas maç topu Telstar18'i tanıttı. Adidas, 2014 yılında Brezilya'da düzenlenen turnuva için Brazuca, 2010'da ise Güney Afrika'da düzenlenen turnuva için Jabulani'yi üretmiş, ev sahibi ülkelerden ilham aldığını açıklamıştı ancak bu kez nostaljik bir tasarım sunuldu. O dönem televizyondan rahat görülebileceği öne sürülerek 12'si siyah olmak üzere 32 panel olarak dizayn edilen orjinal 'Telstar' Meksika'da düzenlenen Dünya Kupası için üretilmişti. Benzer bir tasarım olan 'Telstar Durlast' Almanya'da düzenlenen Dünya Kupası'nda kullanılmıştı.

Uluslararası Futbol Federasyonu (FIFA) VAR sistemi olarak bilinen Video Yardımcı Hakem uygulamasının Haziran ayında Rusya'da yapılacak olan Dünya Kupası maçlarında kullanılacağını açıkladı. FIFA Başkanı Gianni Infantino, bu uygulamanın Rusya'da başarılı olacağını düşündüklerini belirtti ve şöyle konuştu;

• "VAR sistemi hakemlere gerçekten yardımcı oluyor. Bizim için de daha şeffaf ve daha adil bir oyun manasına geliyor. İstediğimiz de bu."

VAR sistemi daha önce çeşitli turnuvalarda denenmiş ve bazı tartışmalara sebep olmuştu. Kararların gecikmeli olarak verilmesi ve seyircilerin verilen karardan haberdar olmaması, sisteme yönelik yapılan eleştirilerin başında geliyor.

Dünya Kupası’nda mücadele edecek olan mili takımlar arasında, maddi olarak en değerli ekip olarak Fransa ilk sırada yer alıyor. Fransa’yı sırasıyla İspanya, Brezilya ve Almanya takip ediyor. Listenin son sırasında ise Panama yer alıyor.

• Başlamasına sayılı günler kalan Dünya Kupası’nda takımların değerlerine göre sıralaması da oluşmuş durumda. Kadrosunda 23 kişi bulunan 32 takım arasında ilk sırayı 1 milyar 80 milyon Euro’luk değeriyle Fransa alıyor. Fransa’nın kadrosunda yer alan isimlerde ise en değerli oyuncu olarak 120 milyon Euro’yla Mbappe öne çıkıyor. Mbappe’yi 100 milyon Euro’yla Griezmann ve 90 milyon Euro’yla Pogba takip etti.

Fransa’nın ardından ikinci sırada ise İspanya yer aldı. İspanya’nın toplam değeri 1 milyar 30 milyon Euro. İspanyollar’ın en değerli ismi olarak Barcelona forması giyen Sergio Busquets öne çıkıyor. 80 milyon Euro değer biçilen oyuncuyu, Real Madrid’de forma giyen ve değeri 75 milyon Euro gösterilen İsco ve Asensio takip ediyor.

Salah bütün takımı 3’e katlıyor

Dünya Kupası’nda dikkatlerin üzerinde olacağı isimlerden birisi de sezonun flaş oyuncusu Mohamed Salah. Kadrosunda 23 futbolcu bulunan Mısır’ın toplam piyasa değeri 197 milyon Euro. Ancak bu miktarın 150 milyon Euro’su yalnızca Salah’a ait. Salah tek başına, kadroda bulunan diğer 22 oyuncunun toplam fiyatının 3 katından daha fazla bir değere sahip.

Turnuvanın değer listesinde en son sırasındaki takım ise Panama. Toplam değeri 8 milyon 430 bin Euro olan Panama’nın en pahalı oyuncusu ABD’nin San Jose takımında oynayan ön libero Anibal Godoy.

Dünya Kupası’nda takımların değer listeleri bu şekilde sıralanırken, en pahalı oyuncular listesinde ise ilk sarı Messi ve Neymar’ın iki futbolcu için de biçilen değer 180 milyon Euro. Bu 2 futbolcuyu 150 milyon Euro’luk değerleriyle Harry Kane, Mohamed Salah ve Kevin de Bruyne takip ediyor. Mbappe 120 milyon Euro, Dyabala ve Eden Hazard 110 milyon Euro’luk değerleriyle listede yer alırken, 100 milyon Euro değer biçilen isimler ise Dele Alli, Griezmann, Coutinho ve Cristiano Ronaldo.

Futbolda dünyanın en önemli organizasyonu olan FIFA Dünya Kupası'nı düzenlendiği 1930 yılından bu yana 8 değişik ülke kazandı. 2. Dünya Savaşı dışında 1930 ile 2014 yılları arasında 20 kez düzenlenen Dünya Kupası'nda en fazla şampiyonluk yaşayan takım 5 kezle Brezilya olurken, İtalya ve Almanya ise dörder kez mutlu sona ulaştı. Arjantin ve Uruguay ikişer, İngiltere, Fransa, İspanya ise birer kez ülkelerine Dünya Kupası şampiyonluğu sevinci yaşattı.

• Kupayı bugüne dek 5 Avrupa, 3 de Güney Amerika ülkesi kazandı, diğer kıtalardan şampiyon çıkmadı.