Beş yıl süre zarfında kendisinden haber alınamayan kayıp birisinin 'ölü' olarak kayıtlara geçirilmesini öngören yasa değişikliği resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe girdi. Napolyon döneminde kalma yasada bir kişinin ölü sayılabilmesi için en az 30 yıl geçmesi gerekiyordu. Bu ise kayıp kişinin yakınlarına manevi problemlerin yanında birçok pratik sorunu da beraberinde sürüklüyordu. Arkada kalanların yeniden evlenebilmesi ya da mal varlığının paylaşımı gibi sorunların çözümü artık daha kısa sürede aşılabilecek. 1800'lü yıllara dayanan kanunun Fransa'da çok önceden modern bir yasa ile değiştirildiğine dikkat çeken yetkililer, Belçika'da özellikle Güney Asya'daki tsunamı felaketinde kaybolan vatandaşlarından sonra sorunun ilk defa ciddi olarak ele alındığını kaydediyor. Adalet Bakanı'nı sadece tsunamı felaketinde kaybolanlar için değil herkesi kapsayacak şekilde güncellenmesine ikna ettiklerini kaydeden yasa değişikliği tasarısının sahibi Fons Borginon, Napolyon dönemine ait bir yasadan vazgeçilerek ailesinde kayıp bulunanların daha fazla belirsizlik içinde birarak eziyet edilmesinden vazgeçildiği için mutlu olduğunu kaydetti.
Yeni yasaya göre doğal afet gibi yaşamından büyük oranda şüphe edilen kurbanların kimlikleri tespit edilemese dahi vefatları resmiyet kazandırılabilecek. Öte yandan bir şekilde kayıp olan ve yaşayıp yaşamadığı konusunda tereddüt bulunan kişiler hakkında 'ölü' muamelesine tabi tutulabilmesi için en az beş yılın geçmesi gerekecek. Belçıka'da kayıp aileleri, yaşıyor gözüken ama uzun süre kendisinden haber alınamayan yakınlarının yasal sorumlulukları yüzünden zor durumlarda kalabiliyordu.
Yetkililer, BelçIka'da her yıl bin kadar kişinin kaybolduğunu belirterek bunlardan çoğunun ölü ya da diri bir şekilde geri bulunduğu kaydetti. Yetkililer, sadece yüzde 10'luk bir kesimden bir daha haber alınmadığını kaydediyorlar. Belçika Federal Polise ait Kayıp İnsanlar Merkezi'nın (CVP) yıllık raporuna göre, 2006 yılında bin 72 kişi kayıp ilan edilirken, bunlardan 937'si bir süre sonra canlı olarak bulundu. Kayıpların yaş aralığında en büyük grubu 13-18 yaşgrubu oluştururken, bunlardan büyük çoğunluğunun kız çocuklarının olduğu belirtildi. Geçtiğimiz yıl 117 kişi kayıp olduğu süre içinde yaşamını yitirmiş vaziyette polis tarafından ele geçirilirken bunlardan yüzde 70'inin intihar, diğerlerin ise cinayet ya da trafik kazasına kurban gittikleri kaydedildi.
