Türkiye bu kışı yağmur açısından çok da verimli geçirmedi. Kuraklık ülkenin genel bir tehlikesi haline geldi. Bunu gören Çevre ve Şehircilik Bakanlığı harekete geçerek sitelerde ve konutlarda yağmur suyunun depolanmasını zorunlu tutan yeni bir karara imza attı. Planlı Alanlar İmar Yönetmeliği’nde yapılan değişiklikle, çatıda toplanan yağmur suyunun bahçe zemini altında bir depoda toplanması sağlanacak. Zorunluluk 2 bin metrekareden büyük parsellerde yapılacak tüm binaları kapsıyor. Yeni inşaatlarda “yağmur suyu toplama sistemi” yoksa binaya ruhsat verilmeyecek. Karar tüm taraflarca da olumlu karşılandı. Müteahhitler yeni yapılacak binalarda zorunluluk öncesi de gri su uygulamasına başladıklarını dile getirdi. Çatı Sanayici ve İş Adamları Derneği (ÇATIDER) Yönetim Kurulu Başkanı Yaşar Şenal da yağmur sularının en verimli şekilde toplanılmasında çatı kaplama malzemelerinin büyük önemi olduğuna dikkat çekti.
ESKİ BİNALARDA DA YAPILABİLİR
Bakanlık, belediyeler ve ruhsat vermeye yetkili diğer kurumlara daha küçük parseller için de bu konuda zorunluluk getirebilme yetkisi verdi. Batıda yıllardır uygulanan Türkiye’de de son 10 yıldır gündemde olan yağmur hasadı yöntemi, eski binalarda da rahatlıkla uygulanabiliyor. Otoparklarda yapılacak modüler su depolama sistemleri ihtiyaca göre büyütülüp küçültülebiliyor. Böylece ilave bir inşaat maliyeti gerekmiyor. Toplanan su bedava olduğu için de yatırımın geri dönüşü kısa sürede sağlanabiliyor.
SU ELMASLA EŞDEĞER TUTULDU
TSKB Ekonomik Araştırmalar da iklim gündeminin nabzını tutmak üzere hazırladığı “İklime Dair” başlıklı çalışmasının ikinci sayısında suyun önemine vurgu yaptı. 2019’un Şubat ayında “Su: Yeni Elmas” başlıklı raporuyla su ve elmas paradoksuna dikkat çekmeyi hedefledi. Meteoroloji Genel Müdürlüğü verilerine göre, Türkiye’ye Aralık ayında düşen yağış miktarı mevsim normallerine göre yüzde 48,3 daha az görünüyor. İklime Dair’in “İklim Finansmanı” kısmında ise yeşil tahvil piyasasına dair rakamlar da irdeleniyor. Suyun gelecekte daha da değerleneceğine vurgu yapılan çalışmada iklim finansman piyasanın 2020 yılında 269 milyar dolar büyüklüğe eriştiğine işaret ediliyor.
Faturalar düşecek
- Yeni yapılacak binalarda uygulanacak kararla hem susuzluk önlenecek hem de su faturaları düşecek. Konu ile ilgili görüşlerine başvurduğumuz su yönetiminde uzman firmaların yöneticileri evlerde harcanan suların yüzde 30’unun tuvalet rezervuarlarında kullanıldığını söylüyor. Ortalama 400 mm yağış alan bir bölgede 100 metrekarelik bir çatıdan 30 metreküp kapasitesinde su hasadı yapılabildiğini belirten uzmanlar, bunun da kişi başına günlük su kullanımı 100 litre olarak kabul edildiğinde, ortalama bir ailenin rezervuarlarında kullandığı suyun neredeyse tamamının bu kaynaktan elde edilebileceğini dile getiriyor. Bu sistemle su faturalarının da düşmesi öngörülüyor. Uzmanlar su faturalarının bu yöntemle yüzde 30 azalmasının söz konusu olabileceğini aktarıyor. Yani her 100 liralık faturada vatandaşın cebinden çıkacak para 30 lira daha az olacak. Fatura 100 liradan 70 liraya düşecek.
Ev fiyatları yükselmez
Toplu konut projelerine imza atan müteahhitler yağmur suyu toplama sistemine ilişkin zorunluluğun Türkiye’nin kuraklıkla mücadelesine önemli bir katkı sunacağını söyledi. Müteahhitler uygulamanın zorunlu hale getirilmesini, tüm sektör paydaşlarını harekete geçirecek bir gelişme olarak gördüklerini de dile getirdi.
İnsay Yapı Yönetim Kurulu Başkanı İhsan Çulhalık, bu sistemde birikecek suyun tüketimde kullanılacağını belirterek aidatlara olumlu yansıyacağını aktardı.
Özyurtlar Holding Yönetim Kurulu Başkanı Tamer Özyurt, “Sistem kurulumunun ve sonrasında verilecek hizmetin maliyete getireceği yüke göre konut fiyatlarında artış yaşanabilir. Ancak bunun çok ciddi bir artış olacağını düşünmüyoruz. Sonuçta toplanan yağmur suyu yine konutlarımızda ikamet edenlerin kullanımında olacak” dedi.
Akkuş Gayrimenkul Yönetim Kurulu Başkanı Abdülkadir Akkuş, “Bu sistem, bir maliyet artışını da beraberinde getirebilir. Ancak daire sahipleri bu sistemdeki suyu tüketerek su faturalarından tasarruf edecek. Fiyatlarda kısmi bir artış oluşsa da faturadan elde edilen tasarruf ile bu fark karşılanabilir” ifadelerini kullandı.
