
5 Aralık 2025 cuma hutbesi konusu belli oldu! Her hafta olduğu gibi bu hafta hazırlanan hutbe de Müslümanların manevi hayatına yön veren, inanç ve değer temelli önemli mesajlar barındırıyor. Diyanet İşleri Başkanlığı açıkladı: “İnsan, Huzuru İbadetle Elde Eder”. Hutbe mesajı, ibadet ve toplumsal faydaları içeriyor.

Cuma hutbesi konusu, Diyanet İşleri Başkanlığı'na bağlı Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü tarafından açıklandı. WORD belgesi, PDF dosyası ve MP3 olarak yayımlanan cuma hutbesi konu başlığı vatandaşlar tarafından merak konusu olurken birçok kişi de arama motorlarında yaptıkları sorgulamalara hız verdi.

Huzurun Anahtarı: Samimi İbadet
Diyanet İşleri Başkanlığı Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü, 5 Aralık 2025 tarihli Cuma hutbesi konusunu “İnsan, Huzuru İbadetle Elde Eder” başlığıyla duyurdu. Haftalık hutbeyi merak eden pek çok kişi “Bu haftanın Cuma hutbesi ne anlatıyor?” sorusunun cevabını araştırırken, Diyanet’in verdiği mesajlar hem bireysel hem de toplumsal düzeyde derin anlamlar taşıyor.
İbadetin yalnızca şekli bir ritüel değil, insanın iç huzurunu sağlayan bir sığınak olduğuna dikkat çekilen hutbede, ibadetlerin birey üzerindeki manevi etkisi ve toplumda oluşturduğu dayanışma ruhu ön plana çıkarılıyor.

İbadet, Ruhun Gıdasıdır
İnsan hayatı zamanla yıpratıcı hale gelebilir. Günlük koşuşturmalar, maddi kaygılar ve sosyal sorunlar arasında ruhsal dengeyi korumak zorlaşır. İşte tam da bu noktada ibadet, insanın maneviyatını besleyen bir kaynak olarak devreye girer.
Diyanet’in hutbesinde özellikle namazın, insanı kötülüklerden alıkoyan bir kalkan işlevi gördüğü vurgulanıyor. Zekât ise, bireyi bencillikten uzaklaştırarak toplumsal yardımlaşmayı teşvik ediyor. Oruç, sabrın ve nefis terbiyesinin en güzel örneği olarak sunulurken; hac, birlik ve beraberliğin sembolü olarak tanımlanıyor.

Toplumun Direnci, İbadetle Güçlenir
Hutbede dikkat çeken bir diğer nokta ise ibadetlerin sadece bireysel huzur değil, aynı zamanda toplumsal barış ve dayanışma için de vazgeçilmez olduğudur. Birlikte kılınan namazlar, paylaşmayı öğreten zekât ve toplu ibadetler, insanları birbirine yaklaştırır; toplumu güçlü ve sağlıklı kılar.
Özellikle sosyal adaletin sağlanmasında zekât ve sadakanın rolü öne çıkarılırken, ibadetlerin özündeki paylaşma, dayanışma ve kardeşlik duygusunun altı çiziliyor. Samimi ibadet, bireyin ahlakını güzelleştirir, insanı sorumluluk bilincine ulaştırır ve böylece toplumu da olumlu yönde etkiler.

İbadetle Gelen Huzur, Takva ile Korunur
Son olarak hutbede, gerçek huzurun Allah’a teslimiyetle mümkün olacağı hatırlatılıyor. Samimi bir kalple yapılan ibadet, insanın hayatına anlam katar; endişeleri azaltır, kalpleri sükûnete erdirir. Takva ise bu huzurun sürekliliğini sağlayan bir zırh gibi tanımlanıyor. Allah’a yakın olma gayreti, insanın davranışlarını güzelleştirirken aynı zamanda manevi bir tatmin de sunar.

5 Aralık 2025 Cuma Hutbesi
İNSAN, HUZURU İBADETLE ELDE EDER
Muhterem Müslümanlar!
Kainatta her varlık belli bir amaca yönelik yaratılmıştır. Varlıklar içerisinde akıl ve iradesiyle seçkin bir yere sahip olan insan da yüce bir gaye için dünyaya gönderilmiştir. Cenâb-ı Hak, bu hususu, “İnsan, kendisinin başıboş bırakılacağını mı zanneder?” 1 ayet-i kerimesiyle bizlere haber vermiştir.

Kıymetli Müslümanlar!
İbadetler sadece kişiye değil, bütün bir topluma iyilik ve hayır getirir. Evet, namaz kişiyi; hayâsızlıktan, günahlardan ve yanlışlardan korur. Bununla birlikte mümin, namaz kıldığı halde Allah’ın emir ve yasaklarını çiğnemeye; ailesine, komşusuna ve diğer insanlara eziyet etmeye devam ediyorsa kıldığı namazları gözden geçirmelidir. Zekât, insana paylaşmayı, ihtiyaç sahiplerine destek olmayı, cimrilik ve tembellikten arınmayı hatırlatır. Müslüman; bencillik, cimrilik, hırs, haset, israf, faiz, gurur ve kibirden uzaklaşmadığı müddetçe zekâtın gerçek mahiyetini kavrayamamış demektir. Hac, insanların Allah katında bir tarağın dişleri gibi denk olduğunu, tevhit ve vahdeti, marifet ve hikmeti, mahşeri ve hesabı hatırlatıyorsa amaç hasıl olmuştur. Oruç, insana takvayı ve sabrı öğretir. Şayet mümin; yalan söylemeyi, gıybet ve dedikoduyu, kul ve kamu hakkı yemeyi sürdürüyorsa hadis-i şerifte işaret edildiği üzere oruçtan kendisine sadece açlık ve susuzluk kalmıştır. 2
Değerli Müminler!
İbadetler sadece belli bir zaman ve belli bir mekanla sınırlı değildir. Aramızda sevgi, saygı, şefkat ve merhameti yaymamız, iyiliği yeryüzünde egemen kılmak için gayret göstermemiz de bir ibadettir. Aile fertlerine karşı sorumluluklarımızı yerine getirmemiz, onlara şefkat ve merhametle davranmamız, yetim ve muhtaçları sevindirmemiz de bir ibadettir. Rızkımızı helalinden kazanıp helal yollarda harcamamız da bir ibadettir. Çalışmamız ve üretmemiz; vatanımıza, milletimize ve tüm insanlara faydalı olmamız da bir ibadettir. Yeri geldiğinde insanlara eziyet veren küçücük bir engeli yoldan kaldırmamız dahi ibadettir.

Aziz Kardeşlerim!
Müslüman için ibadetin olmadığı bir hayat düşünülemez. “Kulluğunuz ve niyazınız olmasa Allah size ne diye değer versin!” 3 buyuran Yüce Rabbimize ibadet etmek, O’nun rızasını kazanmak, sevgisine nail olmak bizler için kazançların en büyüğüdür. Resûl-i Ekrem (s.a.s)’in “…Allah katında amellerin en sevimlisi, az da olsa devamlı olanıdır”4 hadis-i şerifi gereğince ömür sermayemizi ibadetlerle ve salih amellerle değerli kılmak, karşılığında da ahiret yurdunu elde etmek ne kıymetli bir kazançtır. Çocuklarımıza güler yüz ve tatlı dille ibadet alışkanlığı kazandırmak onlara bırakabileceğimiz en değerli mirastır.
Hutbemizi Sevgili Peygamberimiz (s.a.s)’in şu duasıyla bitirmek istiyorum: “Allah’ım! Seni zikretmek, sana şükretmek ve sana güzelce ibadet etmek için bana yardım et!” 5
1 Kıyâmet, 75/36. 2 Buhârî, Savm, 8; İbn Mâce, Sıyâm, 21. 3 Furkân, 25/77. 4 Ebû Dâvûd, Tatavvu’, 27. 5 Ebû Dâvûd, Vitr, 26; Nesâî, Sehiv, 60






