CHP'de, 31 Mart'taki İstanbul seçiminlerinin ardından geleceğe dönük koltuk hesapları değişti. 31 Mart'ın ardından başlaması planlanan kurultay tartışmaları, İstanbul seçimleri nedeniyle ertelendi ancak partide yeni bir tartışmanın da fitilini ateşledi. Her seçim sonrası CHP klasiğine dönüşen kurultay gündemi yerini bu kez yeni bir liderlik tartışmasına bıraktı. CHP'nin İstanbul adayı Ekrem İmamoğlu'nun bazı çevrelerce ön plana çıkarılması, CHP lideri ve Cumhurbaşkanı adayı olarak pazarlanması parti kulislerinde "yeni bir lider mi doğuyor?" korkusunu beraberinde getirdi. 31 Mart sonrası İmamoğlu mazbatasını alırken, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun gitmemesi de parti kulislerinde Kılıçdaroğlu'nun bilerek geri planda bırakıldığı yorumlarına neden oldu.
GİZLİ EL YENİDEN SAHNEDE
2010 yılında CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'a kaset kumpası kurulmuş, Baykal istifa etmişti. Baykal'ın istifasının ardından yapılan kurultayda daha önce genel başkanlık yarışına girmeyeceğini açıklayan Kemal Kılıçdaroğlu genel başkanlık koltuğuna oturtulmuştu. Kulislerde bu kez senaryonun Ekrem İmamoğlu üzerinden planlanacağı dillendiriliyor. Parti kulislerinde, Deniz Baykal'a yapılan kaset kumpası ile Kılıçdaroğlu'nu liderliğe taşıyan gizli el marifetiyle bu sefer İmamoğlu'nun ön plana çıkartılarak CHP'ye operasyon yapılacağı konuşuluyor.
İKİ TARAF DA ENDİŞELİ
Kılıçdaroğlu'nu genel başkanlık koltuğuna oturtan bu gizli elin yeni bir operasyon yapacağı ifade ediliyor. Bu durumda Kılıçdaroğlu taraftarları kendi istekleri dışında yeni bir isim geleceği için kaygı duymaya başladı. Baykal'a yapılan operasyonun ardından saf dışı bırakılan ulusalcı kanat da yine partide ötekileştirileceği için endişeli.
