Türk hava sahasını ihlal ettiği gerekçesiyle Rus uçağının angajman kuralları çerçevesinde düşürülmesinin ardından, Rusya'da yaşayan Türklere yönelik devlet tarafından uygulanan baskılar gün geçtikçe artıyor. 3 gün içerisinde 100'den fazla Türk çeşitli bahanelerle gözaltına alındıktan sonra, ağır suçluların tutulduğu Soçi'deki toplama kampına götürüldü. Cep telefonlarına uzun süre el konulan Türkler, saatler süren sorgudan geçiriliyor. Soçi'deki şartların ise mülteci kamplarından daha kötü durumda olduğu belirtiliyor.
Yaklaşık 5 yıldır Rusya'ya sebze-meyve ihracatı yapan özel bir şirkette muhasebeci olarak çalışan Serkan Kerimoğlu ve aynı sektörde farklı firmalarda çalışan 6 Türk, Rus polisinin iftirasına maruz kaldı. Rusya'nın Krasnodar kentinde çalışan 7 Türk vatandaşının pasaportlarına hiçbir gerekçe gösterilmeden el konuldu. Günlerce pasaportlarını alamayan Türkler, daha sonra polis tarafından karakola götürüldü. 7 vatandaşın çilesi bununla da kalmadı. Türklere, 'uyuşturucu kullandıklarına' dair ifadelerin yeraldığı kağıtlar zorla imzalatıldı. Vatandaşlar, zorla imzaladıkları ifade tutanakları ile hâkim karşısına çıktı. 6 Türk, mahkemenin ardından nezarete atıldı. 1 Türk ise ikinci kez hâkim karşısına çıktı. Daha sonra 7 Türkün tamamı Soçi'de bulunan toplama kampına götürüldü.
Soçi'ye götürülen Türkler, eşyalarına ulaşmada da büyük sorun yaşadı. Cep telefonlarına ve tüm elektronik eşyalarına el konulan vatandaşlara, kıyafetlerini almaları için çok kısa süre verildi. Suçlu muamelesi gören işadamlarına, eşyalarını alırken Rus polisler
eşlik etti. Ayrıca cep telefonlarında bulunan tüm mesajlar, e-posta ve fotoğraflar tek tek incelendi.
