Growtech 20. Uluslararası Sera, Tarım Teknolojileri ve Hayvancılık Ekipmanları Fuarı’nda yerli tohumun geleceği ele alındı. Sektör temsilcileri, 70’den fazla ülkeye tohum ihraç eden sektörün 30 yılda kat ettiği büyük mesafe ile bazı ürün gruplarında dünya ile rekabette değil, birçok ülkeden önde olduğunu söylüyor.
Pandemi oyunu değiştirdi
Tohum Sanayici ve Üreticileri Alt Birliği (TSÜAB) Başkanı Yıldıray Gençer, “Gıdanın dolayısıyla tohumun ne kadar önemli olduğunu ve tohuma sahip olanın aslında gıdaya sahip olduğunu pandemi sürecinde gördük” dedi.
70’den fazla ülkeye ihracat 1.5 tonluk üretim başarısı
Türk tohum sektörünü genç bir sektör olarak tanımlayan Gencer, “Bugün itibariyle 70’den fazla ülkeye tohum ihraç ediyoruz. Genç olmamıza rağmen bizden 300 sene önce başlayan ülkelerle rekabet eder hale geldik. 2023 yılında tohum üretimini 1.5 milyon ton olarak hedefledik ve bu hedefe ulaşacağımızdan eminim. Devletin bu konuda yapmış olduğu destekler önemli. Türk tohum sektörü olarak dünya ile yarışır hale geldik. Türk tohumuna kesinlikle güvenin” ifadesini kullandı.
Tohumculuk okulu geliyor
Tohumculuk Okulu hakkında da bilgi veren Yıldıray Gençer, “Tohumculuk Okulu ile tüm tarım paydaşlarına tohum hakkındaki bilgileri ulaştıracağız. Ülkemizde maalesef yanlış bilgi çabuk yayılıyor ve biz bunu engelleyemiyoruz. Tohumculuk Okulu ile yanlış ve deforme bilginin önüne geçeceğiz” diye konuştu.
Hollanda ve İsrail ile yarışıyoruz
- Yüksel Tohum Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Yüksel ise 30 yıl önce “Tohumu İsrail ve Hollanda’dan alıyoruz” söyleminin yaygın olarak kullanıldığını belirten Yüksel, “Artık bu söylemi değiştirmek gerekiyor. Domates, biber, kavun, kabak gibi ürünlerde dünya ile rekabette değil, birçok ülkeden öndeyiz. Bu durumda İsrail ve Hollanda’dan geride değiliz. Hatta bazı segmentlerde onların önündeyiz” dedi. Türkiye’nin ıslah konusunda zayıf, tohumculuk konusunda ise ileri seviyede olduğunu belirten Yüksel, ata tohumunun stratejik önemine de değindi.
