Denizciler İstanbul Boğazı’nın dört manevi bekçisi olduğuna inanırlarmış. İki yakaya ikişerli gruplar halinde yerleştirmişler bu manevi bekçileri: Marmara Denizi girişinde Üsküdar’da Aziz Mahmut Hüdai ve Beşiktaş’ta Yahya Efendi. Karadeniz girişinde Beykoz’da Yûşâ Hazretleri, Sarıyer’de ise Telli Baba. Boğaz’ın manevi koruyucuları olduğu inancı, insan-mekan ilişkisinde mekanın nasıl kutsallaştırıldığına dair önemli bir örnek.
TOPLUMUN GERÇEKLİĞİ
İnsanlar, ilişki kurduğu canlı ve cansız objeleri psikolojik bir objeye dönüştürmeye meyilli varlıklardır. Babaannemizden kalan ve maddi hiçbir değeri olmayan bir kolyenin bizim için anlamlı olması bu sebepledir. İşte bu duygu, bireyselden toplumsal alana aktarıldığında yeni bir gerçekliği oluşturur: “Sosyal gerçeklik.” Bu yeni alanda ve inançlar silsilesinde akıl ve mantık hükmünü yitirir.
POPÜLER DİNDARLIĞIN TEMSİLİ: TÜRBELER
73 FARKLI HURAFE VAR
TÜRBE ZİYARETİ İLE KUTSAL İHTİYAÇ GİDERİLİYOR
- Özellikle Türk insanında “istek ve talepler üst mercilere aracılar vasıtasıyla ulaştırılır” ilkesi türbe ziyaretlerinde de geçerli. Türbe ziyaretleriyle dilekler Allah’a yakın olduğu düşünülen “yüce kişiler” aracılığıyla Allah’a iletilmek isteniyor.
- İnsanlar, ölüm ve ötesi ile ilgili en büyük korku ve kaygılarını çözmek ve psikolojik bir kabul ve rahatlama için türbeleri ziyaret ediyor.