
Bu coğrafyada yüzyıllardır bir arada yaşayan Türklerle Kürtlerin aslında kaderleri de ortak. Çok kritik noktalarda Kürtler ve Türkler tarihi işbirliği yapmışlardır. Tarihte bunun üç örneği vardır:
Birincisi Malazgirt Zaferi. Ders kitaplarında hepimizin Türklerin Anadolu"ya girişi olarak okuduğumuz bu savaşta Türkleri en büyük yardımı Kürt beylikleri yapmıştır. Büyük Selçuklu Hükümdarı Alparslan"la Bizans İmparatoru IV. Romen Diyojen arasındaki savaşta galip gelen Alparslan oluyor.
Bir Kürt beyliği olan Mervanoğulları Türk ordusuna tam 14 bin asker veriyor. Bu rakamın 10 bin olduğu da söyleniyor. Gerçek rakam ne olursa olsun Türklerle Kürtler Malazgirt"te işbirliği yapıyor. Elbette karşılıklı çıkarlar söz konusu. Kimse diğerinin kara kaşına kara gözü için girişmiyor bu işlere.
İkinci işbirliği yine doğal bir ittifakın sonucu olarak ortaya çıkan 1514 yılındaki Çaldıran Savaşı"ydı. Şah İsmail"le Sultan Selim arasındaki savaşta Kürt aşiretleri mezhep birliğinden ötürü Osmanlı"yı desteklemişlerdi. Osmanlının bölgedeki politikalarını gerçekleştirmede Bitlis Emiri İdris-i Bitlisi"nin katkısı çok büyüktür. Kürtlerin Türklere verdiği bu destekle Şah İsmail yenilgiye uğratılmıştı.
Üçüncü büyük işbirliği ise Milli Mücadele"de oluyor. Mustafa Kemal"in Anadolu"da halkı yeni bir savaşa hazırlarken Kürtlerden de büyük destek alıyor. Hatta Cemil Koçak gibi önemli tarihçiler Mustafa Kemal"in Kürtlere özerklik vaadinde bulunduğunu ama Milli Mücadele bitince verdiği sözü tutmadığını ileri sürüyorlar. Şu bir realite ki, Kürtler Milli Mücadele"ye büyük destek verdiler.
1923"te Cumhuriyet ilan edildikten sonra 1950-60 arası hariç Kürt isyanları hiç eksik olmuyor. Bunların sonuncusu PKK terör örgütü.
Bugün Kürtlerin çok önemli bir bölümü bölünmeden, ayrışmadan yana değil. Ortaya çıkan seçim sonuçları da bunu ortaya koyuyor. Sadece belki yüzde 5"lik bir kesim ayrılmayı istiyor. Hepsi bu.
Türk devletinin Kürtlerin bazı haklı taleplerini görmezden geldiği bir gerçek. Belki 10 yıl önce verilmesi gereken haklar yakın zamanda verildi. Artık Kürt realitesi tanınıyor. Asimilasyon yok gibi. Devlet erkanı bile bu gerçeğin altına çiziyor. Ne var ki Kürtlerin bir kısmı bu durumdan memnun değil. Hep daha fazlasını istiyorlar.
Yeni anayasa çalışmalarında AK Parti BDP"yle oturup konuşmak zorunda. Çünkü seçim sonuçlarına göre BDP diyor ki, bölge benden sorulur. Kürtler isteklerini ileteceklerdir. Ancak Öcalan"a özgürlük ve anadilde eğitim gibi kolay kolay kimsenin evet diyemeyeceği konularla masaya gelmemeli. Öcalan"a özgürlük kimsenin kabul edebileceği bir şey değil. Aynı şekilde anadilde eğitim de.
Ama idari federasyon pekala olabilir. Her bölge kendi kanunlarını kendisi koyabilir. Tabii merkezi bir anayasa olacak. Ülkenin resmi bir dili olacak. Ama Diyarbakır"da kırmızı ışıkta geçmenin cezası 100 lirayken, Ordu"da bu ceza 70 lira olabilir. Boşanma bir ilde çok kolayken, diğerinde daha çetrefilli olacaktır.
Velhasıl kelam Türklerle Kürtler kader arkadaşlarıdır. Birbirlerine kültür ve anane olarak da çok yakındırlar. Halil İnalcık Tarihçilerin Kutbu kitabının son bölümünde Kanuni Sultan Süleyman"ın Anadolu"da Türkmenler yerine mezhep birliğinden dolayı Kürtlerle işbirliğini tercih ettiğini söylüyor. Birbirine bu kadar yakın ve neredeyse çok geniş akrabalık bağı olan bu iki grup bölünemezler.
Kim ne kadar uğraşırsa uğraşsın bu mümkün olamaz. İki tarafın kafatasçıları bütün kötü niyetlerine rağmen başarılı olamayacaklar. Yeter ki herkes tutarlı olsun ve olmayacak şeyi istemesin.
Twitter.com/cemkucuk55
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.