|
Tüketici gücünü bilmeli

"Ramazan''la birlikte insanlar, sofralarında çeşit bulunsun düşüncesiyle sebze ve meyveye daha fazla talepte bulunuyorlar. Bu yüzden fiyatlar yükseliyor. Bu sorun ancak tüketicinin iradesiyle ortaya koyacağı tepkilerle çözülebilir. Halkın, tepkisini yansıtması halinde, önünde durabilecek bir güç olamaz."

Ramazan''da sebze ve meyve fiyatlarında yaşanan aşırı artış, gücünün farkında olan bilinçli tüketicinin tepkisine yol açıyor. Kayseri''de Tüketiciyi Koruma Dernekleri''nin çeşitli sendika ve odalar gibi başka konudaki sivil toplum kuruluşlarıyla yaptıkları işbirliğiyle sürdürdükleri girişimler, tüketicinin hak arama faaliyetleri açısından dikkat çekici bulundu. Bu işbirliğine bir destek de Büyükşehir Belediyesi''nden geldi. Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Özhaseki, kendisini makamında ziyaret eden Tüketiciyi Koruma Derneği, Hizmet-İş, Tes-İş ve Kamu-Sen yetkililerinin girişimlerinin son derece önemli olduğunu vurguladı ve şunları söyledi: "Ramazan''la birlikte insanlar, sofralarında çeşit bulunsun düşüncesiyle sebze ve meyveye daha fazla talepte bulunuyorlar. Bu yüzden fiyatlar yükseliyor. Bu sorun ancak tüketicinin iradesiyle ortaya koyacağı tepkilerle çözülebilir. Halkın, tepkisini yansıtması halinde, önünde durabilecek bir güç olamaz."

Avrupa Birliği''ne tüketici istismarıyla gidilmez

Gündemin en önemli konusu kuşkusuz Avrupa Birliği''ne üyelik adaylığı. Bu konudaki demeçlerden birini izlemek için geçtiğimiz akşam ekran karşısındaydım. Haber programının konuğu Dışişleri Bakanı İsmail Cem diplomatik gelişmeleri özetledikten sonra şu önemli soruya muhatap oldu; "Türkiye Avrupa Birliği''ne hazır mı?"

Doğru, herkes nedense daha çok, "Avrupa Birliği bizi kabul edecek mi?" "Bu süreç ne kadar sürer?" gibi sorularla oyalanırken, aslında en önemli nokta unutuluyor. Onlar bizi kabul ederler ya da etmezler... Mühim ülkemiz için önemli değişikliklere yol açacak bu gelişmeye biz hazır mıyız? Mevcut sistemle böylesi bir birliğin içine girdiğimizde esnafımız, tüccarımız ve Türk tüketicisi nasıl etkilenecek?

Avrupa Birliği''ne giriş sürecinde tüketici hakları konusu kesinlikle daha fazla önem kazanacak. Dışişleri Bakanı''nın şu sözü bu gerçeği birkez daha ortaya koyuyor; "Zaten biz bu sürecin içindeydik. Mesela Tüketici Kanunu çıkmıştı. Bir de Rekabetin Korunması Yönündeki Yasamız var..."

Doğru, bu kanunların zaten yıllar önce çıkarılmasının sebebinin tüketicinin korunmasından çok Avrupa Birliği olduğunu herkes biliyor. Kanunlar bugün de yürürlükte görünüyor bu da doğru.

Sayın Dışişleri Bakanı politik konuşuyor olabilir ama ben yine de hatırlatmak zorundayım; mühim olan kanun çıkarmak değil ki... İstediğiniz kadar kanun çıkarın, eğer onları hayata geçiremiyorsanız raflardaki kitap sayısını artırmaktan başka ne işe yarar?

Bu köşeden sürekli Ankara''ya mesaj göndererek, hem tüketicinin hem de ülke ekonomisinin kurtuluşu demek olan bu yasaların hayata geçmesi yolunda engel teşkil eden eksiklikler konusunda düzenlemelerin yapılması gerektiğini vurguluyorum.

Biz bu köşeden yüksek sesle bu gerçekleri dile getirirken, tüketici haklarının ve rekabetin korunmasını istemeyen birileri yüzünden mesajlarımız boğulup gidiyor.

Ülkenin acı gerçeklerine kulaklarını ısrarla tıkayanlara bu vesileyle tekrar hatırlatmak durumundayım;

Bu süreçte, mevcut ithal ürünlerin yerine yenileri eklenecek, raflar daha fazla Avrupalı ürünlerle dolacak. Bu gelişmenin olumlu yanlarının yanısıra olası tehlikelere karşı önlem alınmalı; mesela bir gıda ürününün içinde domuz eti mi yoksa dana eti mi olduğunu anlayabileceğimiz bir bilgiyi bile çok gören etiketsiz mal satışı uygulamalarına artık bir son verilmelidir. Bunun için 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun''un 12''nci maddesi gereği denetim konusunda yetkili merciler, hiç olmazsa bundan sonra etkin bir şekilde etiket denetimi görevlerini yerine getirmelidir.

Aynı şekilde yine tüketiciyi yakından ilgilendiren gıda mevzuatında, halkın sağlığını korumak için öngörülen denetimlerin neden yapılamadığı konusu da artık masaya yatırılmalıdır. Denetim faaliyetlerinde 560 Sayılı Yasa''da yapılan değişiklikle saf dışı bırakılan belediyelerin imkanları etkin olarak kullanılmalıdır.

Halkın, kalitesiz-ayıplı mal ve hizmetlerle, garanti belgesiyle, servis hizmetiyle... ilgili sorun yaşadığında hakkını nasıl arayabileceğini bilmemesi yüzünden yaşanan sorunları önlemek için öncelikle yoğun bir tüketici bilgilendirme ve eğitim kampanyası başlatılmalıdır. Bu yönde mevcut kitle iletişim araçları kullanılmalı, Milli Eğitim Bakanlığı da bu yöndeki yükümlülüğünü artık etkin bir şekilde yerine getirmelidir.

Ülkemizde piyasada hakim olan malum kartellere rağmen, hem tüketici hem de ülkenin ekonomik çıkarları için rekabetin korunması yasası mutlaka tam olarak hayata geçirilmelidir.

Dışişleri Bakanı İsmail Cem haklı; un var, yağ var, şeker var... Ama helva yapmak istemek lazım. Kanunların ve tüketici hakları meselesinin raftan indirilmesi, bu ülkenin geçim derdi içindeki insanının Avrupa Birliği sürecinde karşılaşacağı daha acımasız ortamda mağdur olmaması için şart.

24 years ago
Tüketici gücünü bilmeli
Evvelbahar
Siz hiç “ayben”e para gönderdiniz mi?
Irak: Kurtların sessizliği…
Direniş meşrudur, tükür kardeşim
Columbia’da ‘Filistin’le Dayanışma Çadırları’