|
Hizbullah"ı terör listesine almak..

Türkiye''de barış süreci; coşku, tartışma, yer yer sert atışmalar ve en önemlisi de merak içinde olgunlaşırken, birkaç gündür Diyarbakır ve çevresinde ortaya çıkan PKK-Hizbullah bağlantılı gerilim endişe verici oldu.

Sorunun kaynağı, kimlerin krizi beslediği, çatışmanın yayılmasından kimlerin ne kazanacağı, üniversitelerde başlayan gerilimin neden bu dönemde ortaya çıktığı gibi soruların hepsi ikna edici bir cevabı hakkediyor. Umarım, arabulucular gerilimi krize dönüşmeden uzlaşmaya bağlarlar. Çünkü, bu yönde kötü hatıralara sahip bölgenin yeni bir Hizbullah-PKK çatışmasını kaldırma gücü olmayacak.

Aslında bugün burada başka bir konuya dikkat çekmek istiyorum. Yine Hizbullah, ama Türkiye''deki ile hiçbir şekilde bağı olmayan Lübnan Hizbullah''ı ile ilgili bütün bölgeyi etkileyecek çok önemli bir gelişme var.

Bahreyn yönetimi, Hizbullah''ı terör örgütleri listesine aldı. Bu, öyle bir haberle geçiştirilecek konu değil. Bahreyn bunu yaptıysa sırada başka ülkeler de olacak, onlar da Hizbullah''ı terör örgütü ilan edecek demektir.

Körfez İşbirliği Konseyi''ne üye ülkelerin bakışının Bahreyn''den hiç de farklı olmadığını söylemek lazım. Bu da; Suudi Arabistan, Kuveyt, Birleşik Arap Emirlikleri gibi, Konsey üyesi bütün ülkelerin yakın gelecekte aynı kararı alabilecekleri anlamına geliyor.

Suriye krizi, bütün bölgeyi iki keskin kampa ayırdı. Bu cepheleşme, bir yandan Suriye''deki acımasızlığı daha da karmaşık hale getirirken diğer yandan Bahreyn''in kararı gibi tehlikeli sonuçları barındırıyor. Lübnan''ın savunmasına ve İsrail''le hesaplaşmaya ayarlı Hizbullah, Suriye krizinden sonra bütün bölgede populeritesini kaybetti.

Bu, örgüt açısından şimdiye kadar yaptığı en büyük hata oldu. İsrail''le savaşırken kahraman olanlar şimdi Şam yönetimine destek veriyor söylemi üzerinden tehlikeli düşmanlar haline geldi.

Terörist örgüt ilan etmenin ötesinde, bu yaygın kanaat de kendi içinde ciddi tehlikeler, tehditler barındırıyor. Yarın körfez ülkeleri ve diğer Sünni Arap ülkeleri de aynı kararı alırsa Hizbullah, İsrail için ne anlama geliyorsa Sünni Araplar için de aynı anlama gelmiş olacak. Bu da, Hizbullah''a karşı İsrail-Arap ortak paydası demektir.

Nasıl bir tehlikedir farkediyor muyuz?

Bahreyn, Arap Baharı rüzgarından etkilenen ülkelerden biri. Şii nüfus ağırlıkta. Böyle olunca da Arap Baharı, Şii devrimi gibi algılandı. Suudi Arabistan tankları ülkeye girdi ve isyanı bastırdı. Maalesef Arap Baharı''nı alkışlayanlar bu askeri müdahaleye ses çıkarmadı.

Körfez İşbirliği Konseyi, birkaç yıl önce ''Birleşik Arap Ordusu'' kurma kararı aldı. Kurdu da… Bu güç ilk kez Yemen''de denendi. Zeydilerin isyanı, Zeydi-S. Arabistan savaşına dönüştü. Birleşik Arap Ordusu''na bağlı birlikler bölgeye gönderildi. Aynı askeri güç, Arap Baharı sonrası da Bahreyn''deki isyanı bastırdı.

Şimdi, Hizbullah''ı terör örgütü listesine alan iradenin Bahreyn iradesi olmadığını, Birleşik Arap Ordusu''nu kuran, amacını belirleyen irade olduğunu söylemek anlamsız değil.

ABD''nin 5. filosuna ev sahipliği yapan Bahreyn gibi bir ülkenin, ''Ülkemize yönelik tehditleri nedeniyle Lübnan Hizbullah''ını terörist örgüt ilan ettik'' açıklamasındaki tuhaflığı anlamak da zor değil.

Bu kararın bölge için talihsiz, akılsızca bir karar olduğunu, sonuçlarının herkes için acı verici olacağını, bölge genelinde yeni bir cephe açacağını, arkasındaki iradenin İsrail''in yapamadığını yapıp Hizbullah''ı Lübnan''da etkisiz hale getirmek isteyeceğini, en önemlisi de Şii-Sünni ayrışmasını hızlandıracağını ve İran-S. Arabistan çatışmasını şiddetlendireceğini söyleyelim.

Hangi akıl bu ülkeleri yönlendirmişse, bölge için tehlikeli bir senaryoya zemin hazırlıyor demektir. Hizbullah''ın Suriye krizindeki tutumu sorgulanır, yargılanır. Burada söylenecek bir şey yok. Ama bu durum bölgesel gerçekleri ortadan kaldırmaz. Suriye krizi üzerinden bölgesel çatışma senaryolarına yatırım yapılmaz.

Hizbullah-İsrail savaşı sırasında Suudi sokakları Hizbullah''a destek olurken bazı dini otoriteler bu desteğin haram olduğuna dair fetvalar yayınlıyordu. Böyle bir aklın, bölgeye acı ve kargaşadan başka bir şey getirmeyeceğini hepimiz biliyoruz.

Hizbullah bir terör örgütü değildir. Lübnan''ın gerçeğidir. Suriye krizindeki tavrı yanlıştır ve ama bu yanlışın sonucu terörist örgüt listesi değildir. Bu, ölçüsüz, yanlış, başka amaçlara yönelik karar, yarın yaygın bir kanaate dönüşür, yeni kararlar alınırsa yanlışlıkların zararı asıl o zaman görülecektir.

Burada sadece S. Arabistan cephesine yönelttiğimiz eleştirilerin benzerlerini İran Aksı için de dile getirebiliriz.

Maalesef bölgesel krizleri çözmeye odaklı irade giderek zayıflarken, çatışma alanlarını genişletmeye dönük öfke ve akılsızlık, her iki cephede de güç kazanıyor.

İşin özü budur.

11 yıl önce
Hizbullah"ı terör listesine almak..
Kuklaları oynatan Derin Kuklacılar?
‘Susadım çeşmeye varmaz olaydım’
Türkiye’yi devşirme kurtarıcılardan kurtarma mücadelesi…
Ankara’da vekâletler çekişmesi
Kibirleri boyunlarını aşan muhterisler kim?