Ne döner bıçağı, ne şiş. Ne taş, ne sopa. Ne de naralar atarak birbirlerine saldıran gözü dönmüş kalabalıklar. Nedir, ne oluyor?

Yıllardır bu işe bir çare bulunamıyor. Polisiye tedbirler kâr etmiyor. Vilayet, Emniyet, Kulüpler, tüm yetkililer bir araya geliyor, tedbirler düşünülüyor; bir derbi maçında binlerce polis görev yapıyor. Buna rağmen başı gözü yaralananlar, ambülans ile hastaneye kaldırılanlar, hatta ölenler oluyor.

Bu basit bir iş değil. Memleketteki sosyal ortamın, eğitimin, değerlerin, yıllar içinde kazanılacak terbiyenin sonucudur.

Ama saha seyirciye kapatılıp tribünler kadın ve çocuklara kalınca stadyumda bir şölen havası esiyor. Hani ne derler: “Buraya bir kadın eli değmeli” derler. Kadıköy''de Fenerbahçe-Sivas maçında yine böyle bir manzara vardı. Maşallah Fenerbahçe''nin nasıl kalabalık, nasıl tutkulu bir kadın taraftarı var. Sivas''tan da kar-kış demeyip altmış kişi gelmişti.

Saracoğlu''nda sallanan bayraklar, flamalar; atılan çığlıklar, balonlar orayı bayram yerine çevirdi. Kadınlar şimdilik kendilerine pek de yakışmayan erkek jargonunu kullanıyor, onlar gibi slogan atıyorlar ama, zamanla kendi sloganlarını bulacaklardır.

Hemen her aklı başında kişi “Ne zaman iki takım seyircisi yan yana maç izleyebilecek?” diye soruyor. Bu sorunun şimdilik cevabı yok. Cevabı bulununca, o zaman gelince ailece maç seyrine de gidilebilir.

Maça gelince.

Rıza Çalımbay Sivas''ı yine yukarılara taşıdı. Çok diri, dirençli, ofansif bir takım kurmuş. Öyle ki orta saha dahi içerde-dışarda hücuma dönük oynuyor. Kıvanç''ın golü ne kadar güzeldi. Takım oynadığı 21 maçın hepsinde gol atmış. Ama savunması zaman zaman aksıyor.

Fenerbahçe Emre ile erken bir gol buldu. Sivas hemen buna karşılık verdi. Hiç pes etmedi. Haftalardır kötü oynayan, fizik kondüsyonu iyicene düşmüş Fener''i sıkıştırdı ilk yarı biterken bir gol daha attı.

İkinci yarı yine Sivas üstündü. 65. Dakikada Pedriyel altı pastan topu dışarı atmasaydı Fener bu maçı çeviremezdi.

Ama ne yapacaksın işte bu takımda Alex diye biri var. Sahneye çıktı, attığı goller ile maçı çevirdi. Son gol Emre''den geldi. Sow''u merak ediyorduk. Doğrusu aldığı paraya karşılık gösterdiği performans tam bir düş kırıklığı. Ne sürati, ne şutu. Ne adam geçmesi, ne gol pasları; yok bütün bunlar. Neyse biraz daha sabredelim.

Fenerbahçe''nin sahada verdiği mücadele kadar, bu hafta ve daha sonraları mahkeme salonlarında vereceği mücadele de merak konusu.

Şike davasının sonucu, hukuki ve sportif açıdan Türk futbolunun geleceğini belirleyecek. Bu arada TFF başkanı kim olacak? Sorular çok, cevap yok. Hayırlısı.