Anadolu''da sermayenin geniş tabana yayıldığı çok ortaklı şirketlerin öncülüğünü Konya yaptı.

Kombassan, Yimpaş ve İttifak çok ortaklı şirketlerin başarılı örnekleri oldular. Onları Denizli, Kayseri ve Uşaklı girişimcilerin kurduğu şirketler izliyor.

Özal Anadolu insanına hesap yapmayı öğretti. Artık başta Avrupa''daki Anadolu olmak üzere bütün Türkiye hesabını biliyor.

Yatırımcılar, siyasi partiler arasında seçim yapar gibi, şirketler arasında da seçim yapmasını iyi öğrendiler.

Oyunun değerini bilmeyenler, parasının da değerini de koruyamazlar.

Dünyayı değiştirmede, en etkili ve en güçlü iki silah "oy" ve "para"dır.

Anadolu insanı, bu iki silahının gücünü ve değerini biliyor. Bu bağlamda kimsenin aklına ihtiyacı yok.

Ayrıca Anadolu''da kârın, zararın kardeşi olduğu bilinir. Zararın olmadığı yerde kâr da olmaz.

Amerikalılar, "Bir ekonomide iflas eden şirket yoksa, bu, ekonomide işlerin iyiye gitmediği anlamına gelir" derler.

Yeni kurulan şirket sayısı, iflas eden şirketten daha çok ise, ekonomi iyiye gidiyor demektir.

İflas eden şirket sayısı, yeni kurulan şirketlerin sayısını aşıyorsa, ekonomi kötüye gidiyor demektir.

Ayrıca şirketler iflas etmez, kişiler iflas eder. Şirketleri iyi yönetemeyen kişiler gider, başka kişiler gelir.

Şirketlerin iflas etmesiyle toplum değil, kişiler kayba uğrar.

Türkiye''deki bankalar gibi, her kurum ve kuruluşun zararını devlet karşılarsa, kimin iyi, kömün kötü çalıştığı belli olmaz.

Politikada olduğu gibi, ticarette de risk almasını bilenler başarılı olur.

Korkak politikacı gibi, korkak sanayici de ne kâr eder ne de zarar.

Herkes hesabını bilir.

Anadolu''nun çok ortaklı şirketlerinin başarısı Türkiye''nin başarısıdır.

Şirketler güçlü olursa, Türkiye de güçlü olur.

Bir ülkenin gücü ordusundan değil, şirketlerinden gelir.