Demokrasinin odak noktasında siyasi partiler bulunur. Demokratik mekanızmanın çalışmasında siyasi partiler vazgeçilmez bir yer tutarlar.

Siyasi partilerin bütün dünyada yüz ya da yüzelli yıllık bir geçmişleri var.

Siyasal sistem ister demokratik, isterse dayatmacı olsun, günümüz toplumlarında partisiz yönetim mümkün değildir.

Partiler iktidar olabilmek için bir programla seçmenin karşısına çıkarak, aldıkları oya göre, seçmenlerini yönetimde temsil eder.

Partiler, yönetime katılmanın, devleti yönlendirmenin en etkili ve güçlü yoludur.

Partisiz demokrasi, seçmensiz parti düşünülemez.

Partilerin gücü seçmenlerinden gelir. Seçmenler oylarıyla partileri iktidara taşıdıkları gibi, iktidardan uzaklaştırabilirler.

Yarın genel seçimlerle birlikte yerel seçimler de yapılıyor.

Bütün seçmenlerin sandık başına gitmesi gerekir.

Seçmenler oylarını kurşun gibi kullanarak, dayatmacı partileri cezalandırmalılar.

Demokrasilerde seçmenin elindeki en etkili, en güçlü silah oydur.

Seçmenler oylarını sandık başında kurşun gibi kullanmasını başaramazlarsa, dayatmacı partiler onların okullarını kapatmakla kalmaz, polis gücüyle onları üniversitelerden de uzaklaştırırlar.

Para ekonomide nasıl bir işlev yükleniyorsa, oy da politikada aynı işlevi yüklenir.

Oyunu iyi kullanmasını bilmeyenler, parasını da iyi kullanamazlar.

Malcolm X "İster tabanca kurşunu, ister oy pusulası kullanın, hedefe iyi nişan almak gerekir, vuracaksan kuklacıyı değil, kuklacıyı vur" der.

Seçimlerde Anadolu insanı, dayatmacıları oylarıyla cezalandıramazsa, Türkiye''de demokratikleşmenin yolunu açamaz.

NATO''nun dayatmacıları silahla cezalandırdığı bugünlerde, Anadolu insanı, kendi dayatmacılarını oylarıyla cezalandıramazsa, uluslararası politikada da sözü olmaz.

Anadolu insanı, dünya standartlarında hak ve özgürlüklere kavuşmak istiyorsa, tek tek iyi düşünüp, sandıkta birlikte hareket etmesini öğrenmelidir.

Dayatmacı partilerin gücü, demokratik ilkelere saygılı partilerin dağınıklığından geliyor.

Dağınıklığı oyunun gücünü bilen seçmen giderebilir.

Anadolu insanı bir silah gibi kullanarak, dayatmacıların, yalancıların ve düzenbazların karşısında sesini yükseltmesini bilmelidir.

Seçmenler olarak bu yapıldığında, Türkiye değişecektir.