Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Yönetiminin marketleri şehir dışına kovmak için hükümetle yaptığı işbirliğiyle gündeme gelen Kanun Taslağını takip ettiğimiz bu günlerde, Birliğin Genel Kurul toplantısı yapıldı. Bu yüzden Birliğin bir önceki yazımın yayın gününe rastlayan 56''ıncı Genel Kurul Toplantısını büyük bir ilgiyle izledim. Birlik Başkanı Fuat Miras konuşmasında olan biten her şeyin suçunu bir bürokrata yıktı.

Hatta Miras hızını alamadı ve hükümete bu yönde yapılan eleştirilerin tamamen market patronlarının lobi faaliyetinin ürünü olduğunu bile iddia etti.

Pes doğrusu!

Bilmiyorum Sanayi ve Ticaret Bakanı tepkilerin sebebinin böyle tahlilini tatminkar buldu mu... Ancak hiç sanmıyorum. Sayın Bakan''dan köşemize neredeyse hergün bir cevap yazısı geliyor. Bu yüzden en azından beni çok iyi tanır ve böyle bir faaliyetle uzaktan yakından ilgim olmayacağını bilir. Umarım ülkenin mevcut şartlarına hiç mi hiç uymayan ve uzun vadede hem tüketiciyi, hem tüccarı, hem de maalesef esnafı mahvedecek Kanun''un çıkarılmasında dolduruşa gelinmez. Aksi halde bu tarihi bir hata olur. Tepkilerin, "Bir kere savundum geri dönemem" düşüncesinden uzak, enine boyuna düşünülmesi gerekir.

Tekrarlamak durumundayım; Kanun Taslağı bu haliyle serbest rekabet ilkeleriyle, 4077 Sayılı Tüketici Kanunu''nun etiket denetimi ve diğer birçok maddeleriyle ve Gıdaların sağlığının denetimi konusundaki 560 Sayılı Yasa ile bağdaşmamaktadır. Taslak bu haliyle yasalaşırsa, şehir dışında denetimden muaf devler oluşacak, esnaf büsbütün haksız rekabete maruz kalacak ve uzun vadede mahvolacaktır. Ayrıca şehir dışı neresidir; Anadolu''daki bir şehir için bunu tarif etmek mümkün, ancak İstanbulun şehir dışı Tekirdağa dayanıyor. Hergün artan akaryakıt fiyatlarını ve ulaşımın maliyetini hesaba katmak zorundasınız. Bu para kimin sırtından çıkacak?

İstanbul Ticaret Odası Başkanı Mehmet Yıldırım''ın toplantıda dediği gibi; zaten odalar başlı başına bir partidir, yani partilerden daha önemli bir konuma sahip baskı gruplarıdır. Yeter ki mesajlarını doğru versinler.

Oda mensupları parti kurmaktan önce, kendi içlerinde yönetimlerini sorgulayarak, asıl işlevlerini yerine getirsinler. Nasıl daha iyi esnaf ya da tüccar olunur diye üyelerine hizmet versinler.