Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, "Kirli Plan"la ilgili gelişmeleri yorumlarken "Türkiye artık geriye gitmez" diye konuşmuş…
Bu sütunda her bir vesile ile "Eski hal muhaldir" diye ısrarla yazdığımızı hatırlayacaksınız…
Evet, Türkiye''de son yıllarda darbe beklentisi içinde olanların planları/hazırlıkları berhava olmaya devam ediyor, deşifre ediliyor.
Türkiye''nin "yeni gidişatını" geri çevirmeye çalışanlar her defasında kaybediyorlar; kaybetmeye de mahkumlar…
*
Darbe planları sadece 2003-2004 ''Darbe Günlükleri'' dönemiyle sınırlı hazırlıklar değildi.
Nitekim, 2007''de veya 2008''de de bu tür planlar deşifre edilmişti.
Son olarak "AKP''yi Bitirme Belgesi"nin gün ışığına çıkarılmış olmasını da, bundan önceki örneklerle birlikte değerlendirmek gerekir.
Bütün bu gelişmeler, Ergenekon yapılanmasının üzerine kararlılıkla gidiliyor olmasıyla ilgilidir.
Tarihi bir tasfiye süreci yaşanıyor.
Bu çerçevede, TSK içindeki Ergenekon kalıntılarının da üzerine gidiliyor.
Aksi geçerli olsaydı; ''İhanet Belgesi''nin gün ışığına çıkarılması mümkün olmazdı!
Dolayısıyla…
Son yaşadığımız "kirli belge" hadisesini "Ergenekon yapılanması TSK''nin içinde hala hakimiyetini sürdürüyor" biçiminde okumak fevkalade yanlış bir değerlendirmedir.
Ya?
Böyle bir belgenin -hem de- kısa sürede deşifre edilebilmiş olması, Ergenekon örgütünün tasfiyesinin ileri bir safhaya ulaştığını gösteriyor.
*
2003-2004 döneminde darbe hazırlığı yapan üst düzey komutanlar amaçlarına ulaşamamışlardı:
Darbe girişimleri hakkında -o süreçte bırakın soruşturma açılabilmesini…
Kamuoyu, o dönemde olup bitenlerden ancak dört yıl sonra haberdar olabilmişti.
Darbe yanlısı paşalar, dönemin Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök''ü aşamamışlardı.
Genelkurmay İkinci Başkanı İlker Başbuğ da -darbe hazırlıkları yapanlara karşı- Hilmi Özkök''ün yanındaydı.
Perde arkasında neler olup bittiğini (aynen içinde bulunduğumuz günlerde olduğu gibi) doğru okuyamayanlar; ''Muhtıra Günlükleri'' dosyasının kapağının açılabileceğine/ söz konusu dönemin üzerine gidilebileceğine yakın zamana kadar zerrece ihtimal vermiyorlardı!
O dönem, bu yıl içinde Ergenekon İddianamesi''ne dahil edildiğinde ise gerçekle yüzleştiler.
*
"İhanet Belgesi"ni hazırlayanların aynı zamanda Genelkurmay Başkanı Org. İlker Başbuğ''u da hedef aldıkları aşikardır…
"Kirli Belge" emekli asker Serdar Öztürk''ün evinde ele geçirildi.
Serdar Öztürk, aynı zamanda Ergenekon tutuklusu Levent Göktaş''la bağlantılı bir isimdi, onun avukatıydı.
Öztürk de Ergenekon kapsamında tutuklanmıştı.
Ergenekon operasyonunun 10. Dalga''sında tutuklanan Albay Levent Göktaş''ın evinde kritik görevdeki kişilere ilişkin fişlemeler ele geçirilmişti.
Göktaş''ın "fişlediği" isimler arasında Genelkurmay Başkanı Org. İlker Başbuğ da vardı!
Başbuğ''un göreve gelmesiyle birlikte, Ergenekon kapsamında -ilk kez- muvazzaf subayların tutuklanmış olduğunu da hatırlayalım.
