|
Narkozcu Baba"nın üzerini örttüğü kirli çamaşırlar

Süleyman Bey''in, Meclis Darbeleri Araştırma Komisyonu''nu Güniz Sokak''taki evinde kabul etmesi mi?

Elli yılın meşhuru eski aktörün...

Epeyce bir aradan sonra, yeni gösterime giren bir filmde rol kapması gibiydi.

Dört saat boyunca, yıllardır en iyi yaptığı işi...

Yani, narkozlamayı...

İhtimamla icra etti...

... ... ...

Komisyonun ziyareti, Demirel için bahaneydi...

"Bugünkü çamaşır dünkü güneşte kurutulmaz" örneğindeki "laf ebeliği" ise şahane!

Siyasi tarihimizin ve tabii darbe süreçlerinin, belli başlı kirli mi kirli çamaşırlarını...

İşbu laf cambazlığı ile örtbas etme hususunda "vazifeli" bir simadır, zat-ı şahaneleri...

Eski müesses nizamın, sözleşmeli personelidir.

Filmin başından beri kadrodadır:

Mesela, Sertel Ailesi''ne yönelik Tan Baskını''na katıldığında (4 Aralık 1945) üniversite öğrencisiydi.

Eisenhower bursuyla koşturulmasından bu yana, "İçimizdeki Morrison"dur, Süleyman Bey...

"Hiçbir darbede ABD''nin dahli yoktur" kuyruklu yalanını her fırsatta ve de ısrarla pazarlaması bundan dolayıdır.

*

Bir kere daha "Derin devlet varsa, bu askerdir" demesi, uzun yıllar boyunca hüküm süren "Bütün Kurumların Üzerindeki Konsorsiyum"u perdelemek içindir!

Darbeleri yapan generallerin...

Askerin emir aldığı...

Bağlı ve bağımlı olduğu...

"Üst Yapı" derin devletti...

O derin yapıyı yöneten de Washington''du.

(Bundan dolayı, Türkiye''de darbe süreçlerini inşa eden ABD-NATO olmuştur.)

Süleyman Bey, "Askerden yukarısı yok" demek suretiyle, işbu devasa sırrın üzerini örtüyor.

*

Ankara, darbe süreçleriyle hesaplaşırken...

Demirel 12 Eylül davasına müdahil bile olmadı...

(Altı kere gidip yedi kere gelmesi hesaba dahildir, diye boşuna söylemiyoruz.)

Son olarak Güniz Sokak''tan "dublaj" yaptı:

"Yarın da bugünkü yanlışları bir başkası araştırır" diyerek "aba altından sopa" gösterdi!

Yani?

"Baba" halen Baronlar hattından konuşuyor.

Son altı yıldır...

"Kaybedenler Kulübü"nü işleten de...

"Tabutta Röveşata" filmini çevirmek isteyen de Baronlar''dır...

İstihdam ettikleri personel ise çeşit çeşittir!

*

Süleyman Bey, Darbeleri Araştırma Komisyonu üyelerine "28 Şubat bugün olsa altına yine imzamı atarım" diye seslenmiş...

Dahası...

"28 Şubat, postmodern veya başka türlü bir darbe değildi; muhtıra da değildi" demiş!

Süleyman Bey''in narkozculuğu mu?

Bağımlılarını, tam da burada "uçuşa" geçiriyor!

... ... ...

28 Şubat, aslında "en kanlı" darbedir:

O dönemde on bin kişiyi aşkın bir infaz listesinin bulunduğu ve o listeden tam "Üç Bin Altı Yüz" ismin "faili meçhul"e kurban gitmiş olduğu...

Bir gün muhakkak, gün yüzüne çıkar...

İşte size, "Postmodern" kanlı çamaşırlar!

28 Şubat darbesinin, milyarlarca dolarlık "Para Operasyonu" kısmı ise hacimli bir "Kirli Çamaşırlar Ansiklopedisi" olur...

... ... ...

28 Şubat''ın orijinali, böyle tasarlanmışken...

"Dönemin ABD Dışişleri Bakanı Madeleine Albright Refahyol''un istifasından beş gün önce telefon etti de, o yüzden bildik türden darbe önlendi!" deyip...

ABD''yi 28 Şubat darbesinde dahli olmamış gibi göstermek veya "demokrasiden yana saf tutmuş gibi" resmetmek de...

Aynen Demirel gibi narkozculuk yapmaktır!

O süreçte, Washington''ın Albright üzerinden icra ettiği sadece bir "halkla ilişkiler" çalışmasıydı.

*

Şu kadarını söyleyeyim: Erbakan''ın Refahyol''un istifasını 18 Haziran''da Demirel''e sunması da "hesaba dahil"di!

... ... ...

"Başbakan Erbakan, bana istifasını vermeye geldiğinde ''Durum çok gergin, gerginlik sürmemeli'' dedi. İmzaları getirdi. Çiller''in Başbakan olması gerektiğini söyledi..."

Süleyman Bey, Erbakan''la 18 Haziran''da (1997) ne konuştuklarını...

Komisyon üyelerine anlatırken, bunları söylemiş!

12 yıl önce
Narkozcu Baba"nın üzerini örttüğü kirli çamaşırlar
Kuklaları oynatan Derin Kuklacılar?
‘Susadım çeşmeye varmaz olaydım’
Türkiye’yi devşirme kurtarıcılardan kurtarma mücadelesi…
Ankara’da vekâletler çekişmesi
Kibirleri boyunlarını aşan muhterisler kim?