|
“Her işimiz bitti de sıra uzaya mı geldi?”

Uzay programına da itiraz ettiler. Yemin ederim, bunu bekliyordum. Hiç gecikmediler, helal olsun.

“Eller aya, biz yaya” idi eskisi.

Şimdiki ise “Ne işimiz var uzayda?”

Haydi hayırlısı.

“Elin oğlu aya gidiyor, biz nelerle uğraşıyoruz” diyerek kafiyeli eleştiriden uzaklaşanlar, akıllarınca bilimselliğe biraz daha yaklaşmış oluyorlardı.

Bilimsellik ayrı, bilgiçlik ayrı tabii…

Yıllarca hep aynı lafları duyduk. Geri kalmışlığımızı eleştirmek doğru da, ondan kurtulmak için de gece gündüz çalışmak gerekmekteydi. Hâlâ öyle.

Yaya olmamızla ilgili o kalıp cümle, o kadar yer etmiş ki içimizde, sanki bin yıllık.

Hâlbuki elin oğlunun uzaya çıkışı, henüz bir asır bile olmadı; yarısını biraz geçti.

*

Yayalıktan kurtulmak için araba yapalım dedik.

İmkânsız gibi görünen bir sürede, imkânsızlıklar içinde yerli otomobil yapıldı. Adı da gayet afiliydi.

‘Devrim’ benzini bitti diye alaya alındı, proje iptal edildi.

Yapılan otomobillerin birkaçı hurdaya gitti, biri zor kurtuldu yamyamların elinden.

O ilk yerli otomobili yapanları idam etmediklerine şükrettik.

Şaka değil, gerçek.

Bizde hiçbir hizmet cezasız kalmaz sözü, slogan gibidir.

Ardından, uçak yapalım dedik, o zamanlar adı tayyare idi.

İnanarak çalışanlar yaptı alın teri dökerek.

Onu da boğdular.

Ama bir yandan da “Eller aya, biz yaya” demekten bir türlü vazgeçmiyorlardı.

*

Helikopter yaptık, tank yaptık, arazi kamyonu yaptık, İHA yaptık, SİHA yaptık… Neticeyi görenlerin ağzı açık kaldı.

Dünyanın dört bir yanından satın almak isteyen ülkeler sıraya girdi.

Bugüne kadar yapılanların tek tek ismini yazsak, bu sütun dar gelir.

Bizim dingildeklere beğendiremedik.

Şimdi Türkiye’nin uzay programı açıklanıyor.

Hedef belli, yol belli.

Alnımızın akıyla bunu da başaracağız. Dünyanın ağzını kapatmamakta kararlıyız. Bırakın açık kalsın.

Ama onlar yine dingildeyecekler.

Her zaman söylediklerini söyleyecekler:

“Ne işimiz var uzayda?”

“Ne işimiz var ayda?”

Vazgeçmezler bir türlü. Her şeyi halletmişiz de sıra uzaya mı gelmişmiş!

Haydaa…

Allah’ım sen büyüksün.

*

Uzaya çıkanlara Amerikalılar ‘Astronot’ diyor, Ruslar ‘Kozmonot’.

Biz hangi ismi verelim diye sorulunca, çok güzel isimler teklif ediliyor ki hepsi de güzel.

‘Not’la bitecek diye bir mecburiyetimiz yok.

İstediğimiz ismi seçebiliriz.

Belki de bir referandumla halka sorarak.

*

En çarpıcı taraflarından biri de yerli motor kullanılacak olması…

Çok şükür.

Yeri gelmişken, uzaya çıkacak kahramanlarımıza bir tavsiyede bulunalım.

Dolunay vaktinde gitsinler.

Hilâl halindeyken, pek ince oluyor Aydede.

*

Bu arada, diyebiliriz ki kaşla göz arasında, Mekanik Mayın Temizleme Teçhizatı (MEMATT) diye bir şey yapmışız.

Bizim çokbilmişler, her zamanki gibi masa başında memleket kurtarırken.

Öyle bir cihaz ki… Dünyanın en iyisi.

Azerbaycan’a yirmi tane satmışız bile.

Yakında ABDÜLHEE gelirse, sakın şaşırmayın.

Bakarsınız, onların ardından POLAA çıkmış karşımıza.

#Uzay
#Ay
#Türkiye
3 yıl önce
“Her işimiz bitti de sıra uzaya mı geldi?”
Yalancı peygamberler ve sahte liderler
Başarılı yönetici
İkiyüzlü dünyanın 200 günü
Garson nereye baksın?
İnsafsız takas!