Şehitlerimizi toprağa veriyoruz. Acımız büyük… Terör örgütünün kaçırdığı ve şehit ettiği on üç vatan evladı için döktüğümüz gözyaşları toprağa karışıyor.

Mağaradaki teröristler, kurtulamayacaklarını anlayınca, onları vurarak şehit etti.

Aksini iddia edenlere iyi bakın şimdi.

Kim olduklarını, neyi savunduklarını anlamak için, o ifadeler sağlam delil.

*

Her kim, teröristlerin suçunu yok saymaya kalkışırsa…

Her kim, yüreğinde bu acıyı hissetmezse…

Her kim, terör örgütüne arka çıkmaya çalışırsa…

Yaptığı açıklamada çekingen davranır, geviş getirir gibi ağzında kelimeleri eğip bükerse…

Bilin ki o bizden değildir.

Onun gönlünde yatan, kesinlikle vatan olamaz.

Sökülesi kalbi, terörden ve teröristlerden yana atmaktadır.

*

Aziz şehitlerimizi toprağa verdiğimiz şu günde, kimse üstümüze gelmeye kalkışmasın.

Acımız büyük fakat öfkemiz, acımızdan da öte.

Gerilmiş yay gibiyiz.

Uzaktan akıl vermeye kalkanlara, bize yol çizmeye niyetlenenlere, nasıl adım atacağımızı tayin etme cüreti gösterenlere karşı dikkatli davranmak zorundayız.

Onları iyi tahlil edelim.

Kar üstündeki kan izlerini takip edecek olursak, bizi götüreceği adres bellidir.

İzlerin sonunda, karşımıza eli kanlı teröristler çıkar.

Ve onları savunanları, destekleyenleri görürüz.

*

Biri var, herkesin bildiği biri.

Masum görünmeye çalışan. Birilerinin de masum göstermeye çalıştığı…

O birileri, güya müttefikimiz.

Müttefiklerimizin savunup temize çıkarmaya çalıştığı kişi, şöyle laflar ediyordu meydanlara çıkıp:

“PKK sizi tükürüğüyle boğar, tükürüğüyle…”

“Apo’nun heykelini dikeceğiz, heykelini…”

Hatırladınız mı?

Hatırlamak ne kelime, hiç unutmadık ki!

*

Daha pek çok lakırdısı vardı târihe mal olan.

Terör örgütünün Fırat’ın batısına geçmesini engelleme hedefinden bahseden bu ülkenin başbakanına ne diyordu?

“Fırat’ın batısına geçecekler, sen de mal mal bakacaksın…”

Terör örgütünün avukatı mıydı, temsilcisi mi, uşağı mı belli olmayan o kişi, her ağzını açtığında, haddini aşıyordu.

Boyundan büyük saçmalıklar görüyorduk.

*

Şimdilerde onu ısrarla savunanları nereye koyalım?

Salıverilmesini isteyenlere ne diyelim?

Terör örgütüne silah gönderenlere, cephane yağdıranlara karşı, hiçbir şey olmamış gibi davranabilir miyiz?

Mühendislik desteği vererek dağ başındaki mağarayı, koca bir tesis hâline getirenlere hâlâ müttefik mi diyeceğiz?

*

Terör örgütü liderinden, hainlerden kahraman çıkarmaya kalkışanların…

Ülkemizi bölmeye çalışanların…

Ve onların uşaklarının yüzüne tükürmeyecek miyiz?

Masum çocukları kaçıranların…

Anaları gözü yaşlı bırakanların…

Onlarla kol kola girenlerin…

Bütün yaptıklarının hesabını sormayacak mıyız?

*

Eğer öyleyse, eğer hesabını sormazsak, aldığımız her nefes bize haramdır.

İçtiğimiz her yudum su…

Boğazımızdan geçen her lokma…