Hayat Eşini kaybeden Demet Akbağdan duygusal mesaj

Eşini kaybeden Demet Akbağ'dan duygusal mesaj

Geçtiğimiz hafta trafik kazasında eşi Zafer Çika'yı kaybeden ünlü oyuncu Demet Akbağ, sosyal medya hesabından yayınladığı mesajla acısını paylaşanlara teşekkür etti.

Abone Ol Google News
Haber Merkezi Yeni Şafak
Eşini kaybeden Demet Akbağdan duygusal mesaj
Demet Akbağ

Eşi Zafer Çika'yı geçtiğimiz hafta bir trafik kazasında kaybeden Demet Akbağ, sosyal medya hesabından bir paylaşımda bulundu. Akbağ paylaşımda acısını paylaşan herkese teşekkür etti.

Teşekkür etti

Usta oyunu Demet Akbağ'ın 20 yıllık eşi Zafer Çika, geçen hafta geçirdiği trafik kazası sonucu hayatını kaybetmişti. Zafer Çika'nın cenazesi, İzmir'e defnedildi. Demet Akbağ sosyal medya hesabından şu şekilde mesaj yayınladı:

"Acı haberi aldığımız andan itibaren arayan, soran, elimizi tutan, acımızı paylaşan, hayat arkadaşım Zafer'imi, Ali'min babasını en samimi hisleriyle uğurlayan, tanıyan tanımayan herkese çok çok teşekkür ederim."

Demet Akbağ'ın eşinin hayatını kaybettiği kazanın detayları ortaya çıktı

Abdülhamid'den türbedara: Sen sandukaya vurdun Sultan Selim de bana
FOTOĞRAF 19
Title
Yavuz Sultan Selim Han’ın türbedarlarından biri, bir oğlan çocuğunun dünyaya gelmesini çok istiyordu. Bu yüzden hamile bulunan hanımının bir isteğini iki etmiyordu.
Title
Ancak hanımı o sabah, kendisinden kiraz istemişti. O da, hamilelerde bu gibi isteklerin olacağını zaten biliyordu.
Title
Lakin kirazın henüz çıkmaya başladığı bu günlerde, çok pahalı olduğu da muhakkaktı.
Title
İmkânsızlıklarına rağmen, ümit vererek evden ayrılmıştı. Şimdi türbeyi süpürüyor, hem de bunu düşünüyordu.
Title
Akşam eve varınca hanım, “kiraz aldın mı?”diye sorarsa, ne diyecekti. İçinden her türlü fikir geçiyor, fakat bir türlü çıkış yolu bulamıyordu. Çünkü pahalı kirazı alacak parası yoktu.
Title
Tam bu esnâda, elindeki süpürgenin sapıyla, yıllardır hizmetini gördüğü Yavuz Sultan Selim Hân’ın sandukasına vurdu ve şöyle söylendi:
Title
“Hey Koca Sultan!Sana senelerdir hizmet ediyorum, bir defacık olsun himmet etmedin. Ne olacak şimdi benim hâlim? Kiraz alacak param yok. Hanımın hâli de meydanda!
Title
”Akşam olur süklüm-püklüm eve gelir. Başka hâdiseler sabahki isteğin üzerini örttüğü için kiraz unutulur. Ertesi sabah yine âdeti olduğu üzere türbeye gelir, kapıyı açıp beklemeye başlar. Bir anda karşısında Sultan Abdülhamid Hân’ın adamı belirir:
Title
Efendi,Sultan seni huzura çağırır, hemen faytona buyur!der.Şaşkınlıktan küçük dilini yutacak hâle gelir. Sultan, kendisini niçin çağıracak? Kendisi bir türbedardır. Sultan’ın huzuruna çıkacak kimselerden değildir. Olsa olsa bir şikâyet, bir suç haberi vardır; o yüzden çağırır.Emri tebliğ eden adam fazla sabırlı değildir.
Title
Efendi ne durursun, Sultanın emrini tebliğ ederim sana!Bakar ki ağırdan almanın zararı olacak... Çaresiz faytona atlar, doğruca sarayın avlusuna inerler. Nöbetçiler girer çıkar, hemen huzura alırlar.
Title
Abdülhamid Hân, kendisini şöyle tepeden aşağı bir süzer. Sonra, kelimelere basa basa fakat yumuşak bir eda ile sorar:
Title
Ceddim Yavuz Selim Hân’ın türbedârı sen misin? Güçlükle cevap verir: Evet Sultanım!
Title
Söyle bakalım dün türbede neler oldu?Derdin nedir? Bir meselen olmalı?Bir anda zihninden bir sürü şey geçer. Acabâ Sultan neyi sormak istiyor, neyi kastediyor? Hangi derdimi soruyor? Şaşkın ve ürkek bir eda ile:
Title
Sultanım bir şeyler olmadı, bir derdim de yoktur. Sağlığınıza duâcıyım.Abdülhamid Han sesini hem yükseltir, hem de sertleştirir:
Title
Türbedar efendi! Sana söylerim. Dün türbede neler oldu, meselen nedir, açık söyle!Bir şeyler hisseder bu defa. Ama söylemeye cesâret gerek. İster istemez hadiseyi anlatır:
Title
Sultanım, zevcem hâmile. Benden kiraz istedi. Çok pahalı olduğu için alamadım. Bunun için de velînimetim Sultan Selim Hân’ın sandukasına dokundum; bunca yıldır hizmetini görürüm, bir himmetini görmedim, dedim.Ortalığı bir sessizlik kaplar. İki tarafta da derin tefekkür... Neden sonra daldığı âlemden çıkan Abdülhamid Han, söylenmeye başlar:
Title
Sen orada dedemin sandukasına vurdun, o da burada sabaha kadar benim başıma vurdu. Al şu bir kese altını, bir daha böyle şeyler için Selim Hân ceddimi rahatsız etme, doğruca bana gel!Bundan sonra emir subayına dönen Abdülhamid Han:
Title
Selim Hân’ın türbedârının maaşı iki misline çıkarılsın, sıkıntıdan kurtulsun. Bir derdi olunca da hemen bana gelmesine izin verilsin.
Title
.
Abdülhamid'den türbedara: Sen sandukaya vurdun Sultan Selim de bana
Sultan 2. Abdülhamid ve Yavuz Sultan Selim'in türbedarı arasında geçen bu olay ders verir nitelikte. Sultan 2. Abdülhamit Han Osmanlı'nın 34. padişahıydı ve 33 yıl hükümdar sürdü. O dünya sahnesinde düşmanlarıyla mücadele ederken dedesi Yavuz Sultan Selim Han'ın türbedarı da dünya sahnesinde fakirlikle ilgili bir mücadele sergiliyordu.