ABD Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey, Suriye’nin geleceğine yönelik senaryolar arasında Çekiç Güç modeli olduğunu itiraf etti. BM Genel Kurulu için New York’ta bulunan Jeffrey, gazetecilerin sorularını yanıtladı. ABD’nin Suriye’de kalmasının birçok yolu olduğunu kaydeden James Jeffrey, 1990’larda PKK üyelerini silahlandırarak sabotaj, kontrgerilla taktikleri öğreten “Çekiç Güç” modelinin masada olduğunu ifade etti. Eski ABD Ankara Büyükelçisi James Jeffrey, PKK ile YGP’nin aynı terör örgütü olduğunu dile getirerek Türkiye’nin tezlerini destekler görünüyordu.
ÇEŞİTLİ SENARYOLAR
“Çeşitli senaryolar var” diyen Jeffrey konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bazılarını haber yaptığınız için biliyorsunuz. 2008’de Gürcistan’daki Ruslara nasıl tepki verdiğimiz ya da uluslararası toplumun doğu Ukrayna’daki Ruslara gösterdiği tepki gibi ki bu bölgelerde Amerikan güçleri bulunmuyordu. Uzun yıllar boyunca, bildiğiniz gibi, Kuzey Irak’ta yerel müttefiklerimiz vardı ve hava desteği sağladık. Bunların, gelecekte Suriye’de izleyeceğimiz yol olduğunu söylemiyorum. Sadece orada aktif olabileceğimiz pek çok yol olduğunu söylüyorum.”
ESED’İ DEVİRMEYECEĞİZ
Jeffrey, ABD’nin Suriye’deki üç hedefini ise “DEAŞ’ın yenilmesi, siyasal sürecin yeniden canlandırılması ve İran’a bağlı tüm askeri güçlerin Suriye’den çıkarılması” olarak ifade etti. Hedefler arasında Esed’in yönetimden uzaklaştırılması yer almadı. Jeffrey, Esed’i devirme niyeti taşımadıklarını, bu işi Anayasa çalışmalarıyla Suriyelilerin yapması gerektiğini ileri sürdü. Özel Temsilci, öte yandan Esed’in Suriye’deki petrol ve doğalgazı tamamen kontrol etmesine izin vermeyeceklerini de kaydetti.
HEDEF, PARÇALAMAK
Jeffrey, Rusya’nın Şam rejimini desteklemekten vazgeçmesini isteyerek “Bana göre Rusya’nın Suriye hükümetiyle dostluk kurmasının gereği yok. Bu destek Rusya için de ağır sonuçlar doğurabilir. Biz, Suriye’nin kontrolünün tamamen Esed’e bırakılmasından yana değiliz” şeklinde konuştu.
- Saddam bahanesiyle konuşlandı
- Çekiç Güç, 1991’de Birinci Körfez Savaşı’nın ardından Kuzey Irak’ta “Kürtleri Saddam’dan koruma” bahanesiyle konuşlandırıldı. ABD öncülüğündeki Çekiç güç, 36. paralelin kuzeyini Bağdat yönetimine yasaklayarak bu alanda PKK’yı güçlendirdi. 600 kişiden oluşan ABD askerleri, tampon bölgeye yerleşerek PKK üyelerine sabotaj, kontrgerilla taktikleri öğretti ve silah yardımı yaptı. Suriye’yi parçalamak isteyen ABD bugün de “DEAŞ ile Mücadele” maskesi altında PKK’nın Suriye’deki uzantısı PYD/YPG’yi özel kamplarda eğiterek Türkiye’ye karşı silahlandırıyor.
