|

Sosyal adaletsizliğe çare islami finans

Kontrolsüz bir güce dönüşen küresel finansın, büyüyen borçlar ve krediler üzerinden kurduğu acımasız sisteme karşı İslami finans ve bu konuyu çalışan akademisyenler çare arayışında. Sosyal adalet gibi dünya ekonomisinin problemlerine İslami ekonomi enstrümanları ile yeni ve kalıcı çözümler aranıyor.

Yeni Şafak ve
03:00 - 2/05/2016 Pazartesi
Güncelleme: 22:12 - 1/05/2016 Pazar
Yeni Şafak
2008 Krizinden bu yana Batılı ülkelerdeki protestolar bitmek bilmiyor.
2008 Krizinden bu yana Batılı ülkelerdeki protestolar bitmek bilmiyor.

İslam ekonomisi tarihte Müslümanların ortaya koymuş olduğu tecrübe ile bugün küresel ekonominin karşı karşıya kaldığı problemleri daha o zaman çözmüş ve çok büyük imparatorluklara siyasal yapılara ilham olmuş bir sistem. Sistematik olarak 20. yüzyılın sonlarına kadar daha çok sosyal adalet, mülkiyet, gelir dağılımı gibi alanlara dönük çalışmalar son 25-30 yıldır faizsiz bankacılık olarak adlandırılan yeni çerçevede finansal boyut kazandı.



2008 KÜRESEL KRİZİ MİLAT

Bugün ise İslami ekonominin tamamen reel iktisadi verilere dayalı olması nedeniyle küresel sistem içindeki finansal tıkanıklığı, bunalımı, çözebilecek potansiyele sahip olduğu düşünülüyor. Bunun en sağlam gerekçelerinden birisi olarak, İslami finansın modelinin 2008'de baş gösteren küresel mali krizden etkilenmemiş olması gösteriliyor. Derin Ekonomi Dergisi'nin Mayıs sayısında bu ay Özlem Has imzalı haberde, İslami Finans'ın günümüzde sıkça tartışılan 'sosyal adalet' sorunlarına yeni bir alternatif olabileceği konusuna ışık tutuldu.



BATININ İLGİSİ ARTIYOR

Konvansiyonel bankacılığın köklü ve gelişmiş olduğu Birleşik Krallık ve Lüksemburg'un İslami finans sektörüne ilgisi giderek büyüyor. Diğer Avrupa ülkelerinde henüz aynı düzeyde olmasa da ticari ilgi giderek artıyor. İstanbul Üniversitesi'nde geçtiğimiz ay gerçekleştirilen 4'üncü İslam Atölyesi için İstanbul'u ziyaret eden İslami ekonomisinin duayenleri de bu gerçekliğin altını çiziyor. Floransa Üniversitesi'nden Dr. Valentino Cattelan, mevcut birçok ekonomik sorunun çözülmesi için İslami finansın gerekli ve dünya ekonomisi için bir fırsat olduğunu söylüyor. Cattelan “Bu gelişim sadece Müslüman ülkeler için değil, aynı zamanda dünya ekonomisinin kendisine de çok etkili olacak” diyor.







Beklenen adalet zekat ve vakıflarda

İslami ekonominin küresel finans sisteminin akut problemlerine çare olmasına dair ümit ve beklentilerin tek sebebi sadece reel ile ilgilenmesi değil. Örneğin günümüzün en büyük sosyal ve ekonomik sorunlarından birisi haline gelen göç ve beraberinde ortaya çıkan sosyal adalet gereksinimi, İslam felsefesinin temelinde zaten hazır bulunuyor. İstanbul Üniversitesi'nden Doç. Dr. Lütfi Sunar, İslami finansın küresel bazı sorunlara çözüm üretebileceğini savunuyor. Sunar, “Sosyal adalet kavramı aslında İslam'da ilk dönemden bugüne gelen, fakirlere yardım anlayışı ile aynı ölçüde düşünülebilir. Servet üzerinden verilen zekât, bu sosyal adaletsizliği çözebilecek mekanizmalardan birisi” diyor. İstanbul Üniversitesi'nden Doç. Dr. Necmettin Kızılkaya, Osmanlı'nın sermayesinin yaklaşık yüzde 30'unu bu tür vakıfların teşkil ettiğini belirtiyor ve “Vakıflar, işlevsel hale getirildiğinde bugün karşılaşılan bir takım uygulamaların ortadan kaldırılmasında önemli roller oynayacak” dedi.



Sorumluluğumuz var

Doç. Dr. Lütfi Sunar, bunun çok ciddi bir sosyal sorun olduğunun altını çiziyor ve İslami finansın özellikle zekât, sadaka gibi bir takım sosyal uygulamalar ve diğer İslami finans araçlarıyla buna çözüm sunduğunu belirtiyor. “Bu sistem faiz temelli bir sistem değil. Birikimi belirli yerlere toplamak üzere geliştirilmiş bir mekanizma oluşturmuyor ve bu anlamda ekonominin finansallaşmasının önüne geçebilecek reel bir ekonomi zemini oluşturması bakımından da ciddi bir birikim sağlıyor” diyor. Suudi Arabistan'da bulunan Qassim Üniversitesi'nden Dr. Osamah Rawashdeh ise “Sosyal sorumluluklarımız, sosyal tanımlamamız, sosyal haklarımız eşit ve dengede olmalı; insanlara eşit dağıtılmalı” yorumunu yapıyor.



Sosyal imkana
erişim fırsatı

Sadeceİslami finanstaki “sosyal adalet” kavramı, sadece iktisadi bir etken değil aynı zamanda pek çok sosyal imkânlara erişim açısından da önemli. Bugün eğitim, temiz su kaynaklarına ve sağlık imkânlarına erişim, toplumlardaki insanı kalkınmışlık açısından önemli göstergeler. Bütün bunların iktisadi imkânlar çerçevesinde önemsenmesi gerekiyor. Sosyal adalet söz konusu olduğunda, özellikle toplumdaki tabakalar arasında değişik gelir grupları, değişik meslek grupları arasındaki farkın çok aşırı olmadığı adil bir sistem ihtiyacı ortaya çıkıyor.



Kontrolsüz güce dönüşen piyasaya alternatif olur mu?

Türev piyasalarda giderek derinleşen borçlar ve çekilen krediler üzerinden insanları ömür boyu borçlandıran acımasız sisteme karşı İslami finans ve bu konuyu çalışan akademisyenler çare arıyor. İngiltere, Amerika Birleşik Devletleri gibi konvansiyonel bankacılığın çok güçlü olduğu merkezlerin bu meydan okuyuşa ilgisi artarken aslında bazı tedirginlikler de ortaya çıkmıyor değil. Örneğin İngiltere'de İslami bankacılık artık o kadar yaygın ki çok küçük kasabalarda dahi İslami banka şubelerine rastlamak mümkün. Bu ülkelerdeki birçok üniversitede, İslami finans ve İslam ekonomisi bölümleri mevcut. Çok daha da fazla üniversite bu konuyla daha fazla ilgilenecek gibi görünüyor.





#İslami finans
#Ekonomi
#Finans
8 yıl önce