FETÖ’nün darbe girişiminin beyin takımı Yurtta Sulh Konseyi üyelerinin de aralarında bulunduğu 221 sanıklı Genelkurmay Karargah davasının 7’nci duruşmasında cuntacı Tümgeneral Mehmet Dişli savunma yaptı. Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesindeki davada son birkaç celsedir “hazır değilim” diyerek savunma yapmaktan kaçan Dişli de diğer sanıklar gibi hikaye yazdı.
Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar’a arzda bulunmak üzere komuta katına çıktığı sırada ensesine silah dayandığını ileri süren Dişli, daha sonra ise üzerinde hücum yeleği bulunan sivil kıyafetli ve uzun namlulu 2 kişinin kendisini bir odaya soktuğunu ve bir kağıda “TSK’nın yönetime el koyduğunu, Yurtta Sulh Konseyi’nin kurulduğunu, uçakların havada olduğunu, karşı çıkanların etkisiz hale getirileceğini, Komutanın onlarla birlikte olmasını istediklerini" yazdırdıklarını iddia etti.
Dişli, Mahkeme Başkanının, “2 kişinin darbe yapma imkanı var mı? Neden bunların beyanına itibar ederek notları Genelkurmay Başkanına gittin?” şeklindeki sorusu üzerine sadece “Güvenlikli bir ortamda silah dayandı, bir şok hali…” diyebildi. Söz konusu 2 kişinin gösterilmesinin istenmesi üzerine ise Dişli, “Film şeridi gibi geldi geçti, kim olduğunu hatırlamıyorum” diyerek söz konusu darbecileri de korumaya çalışması dikkat çekti. Akıncı Üssü’nde Genelkurmay Başkanına eşlik ettiğini, sekretarya görevi yaptığını, zaman zaman karargahtan aldığı bilgiyi komutana aktardığını, komutanın taleplerini de darbecilere ilettiğini savunan Dişli, üstteki darbecilerin Akar’dan kendileriyle birlikte hareket etmesini istediklerini söyledi.
Ancak kendisine ikna görevi verilmediğini ve Akar’ı ikna etmeye de çalışmadığını ileri süren Dişli, cuntacı amiral Ömer Faruk Harmancık’ın elinde bir kağıt olduğunu ve “Komutanım bizimle birlikte hareket edin, bu işi durdurmamız lazım” dediğini aktararak kendini aklama çalıştı. Sanık Dişli, çapraz soru sırasında ise sıkıştı. Mahkeme Başkanı Oğuz Dik, “Kimin adına hareket etti bunlar?” şeklindeki sorusu üzerine sanık Dişli “Ne desem yarın manşet olur. Yorumlu konularda cevap vermek istemiyorum” diyerek kaçamak cevap verdi. Bunun üzerine Mahkeme Başkanı da “Kimin karıştığını düşünüyorsunuz? Sadece Ömer Faruk Harmancık’ın yapacağı bir iş değil” sorusunu yöneltti. Sanık ise “O anda orda başka kimse yoktu” diyerek darbecileri saklamaya çalıştı.
“Darbeciler seni niye alıp götürdü Akıncı’ya” sorusu üzerine Dişli, “Beni de komutanla birlikte rehin aldılar” iddiasında bulundu. “Kelepçe taktılar mı?” sorusuna da “Muhtemelen takacaklardı. Komutanım şey yapmayınca ikimizin de konumu aynı oldu ona ve bana kötü muamele yapmadılar” diyerek kendini savunmaya çalıştı.
Mehmet Dişli’nin ardından o gece Akıncı Üssü’nde bulunan dönemin Çiğli Üs Komutanı Tümgeneral Kubilay Selçuk savunma yaptı. Savcılık ifadesindeki bazı bölümleri değiştirmek isteyen Selçuk'a mahkeme başkanı "Koskoca tümgeneralsin imza atmasaydın” diye tepki gösterdi.
