İstanbul Devlet Opera ve Balesi sanatçısı Hakan Aysev, eğitimini Ankara Devlet Konservatuvarı'nda tamamladı.
Viyana'da Mozart'ın Cosi fan Tutte Operası'ndaki Ferrando rolü ile Avusturya, Hollanda ve Almanya'da turneye çıkan Aysev, Viyana Devlet Operası'nın kadrolu sanatçısı olmayı başardı.
İtalyan tenor Luciano Pavarotti'nin öğrencisi olan Aysev, Darmstadt Devlet Operası'nda da major rollerini üstlendi.
Dünyanın birçok ülkesinde sahne alan Aysev, İstanbul Devlet Opera ve Balesi sanatçısı olarak görevini sürdürüyor.
Aysev, AA muhabirine verdiği röportajda, küçükken opera sanatçısı olmayı aklından bile geçirmediğini belirtti.
Sesinin gücünü annesinin keşfettiğini ifade eden Aysev, "Sesimi annem ve babama borçluyum. Bana böyle bir gen vermişler. Ben orta bir ve orta ikide müzik dersinden kalan bir öğrenciydim, annemin ısrarını kırmamak için konservatuvar sınavlarına girdim ve kazandım, sonrasında ise dünya kariyerine sahip oldum. Ben küçüklüğümde basketbolcuydum. Benim kahramanım annem. Benim yeteneğimi fark edip konservatuvar sınavlarına girmemi istedi. Ben de öylesine onu kırmamak için girdim sonrasında bir dünya kariyeri oldu" ifadelerini kullandı.
Uzun yıllar operanın sevilmesi için mücadele ettiğini anlatan Aysev, Türkiye'de de operanın artık kalbur üstü görülmediğini belirtti.
Türk halkına operayı çok iyi anlattıklarını ifade eden Aysev, "Son yıllarda özellikle gençlerin operaya yöneldiklerini görüyorum. Halka en yakın müzik aslında operadır. Pop, arabesk bunlar hepsi çok güzel. Ben ibrahim Tatlıses, Orhan Gencebay dinliyorum, Müslüm Gürses hayranıydım ama bunlara ulaşmak daha zor. Gidiyorsunuz 15 liraya bir bilet alıyorsunuz ve opera seyrediyorsunuz" diye konuştu.
"Devlet kurumları daha dört duvar arasında düşünüyor olayı. Yani sanat için sanat diyorlar" diyen Aysev, bu görüşe katılmadığını dile getirdi. Aysev, "Ben halk için sanat diyorum. Halkın anlayacağı müzikaller operetler, daha Türk müziğinin, Türk halk müziğinin içinde olacağı eserler yapılmalıdır diye düşünüyorum. Yoksa Türk halkı operaya yabancı değil. Opera folklor gibi bir şey. Folklorü düşünün müzik var, dekor var, kostüm var, anlatım var, dans var. Operada bunun bir üst katı diye düşünmek lazım" değerlendirmesinde bulundu.
