|

Pastaya mimari dokunuş

Dünyaca ünlü Pasta Şefi Dinara Kasko’nun, mimariyle gastronomiyi buluşturduğu, hem görünümleri hem de tatlarıyla pastacılıkta devrim yaratan ürünleri büyük ilgi görüyor. Kusursuz bir geometriye sahip şekilleri ve özgün lezzetleriyle tüm dünyada yankı uyandıran ‘yeni pastalar’, Boston, Moskova ve Katar’ın ardından İstanbullu pasta severlerle de buluştu.

Dilber Dural
01:00 - 1/05/2022 Pazar
Güncelleme: 00:37 - 30/04/2022 Cumartesi
Yeni Şafak
Apple cake
Apple cake

Pastayı bir mimar ustalığıyla milimetrik hesaplarla inşa etmek ve ardından lezzetli dokunuşlarla onu çok mu çok farklı tatlarla donatmak… Ukraynalı ünlü Şef Dinara Kasko’nun mutfaktaki alışılmış kalıpları yıkarak kendi tasarladığı kalıplardan yaptığı pastalar, görüntüleri ve lezzetleriyle dünya çapında büyük ilgi uyandırdı. V.N. Karazin Kharkiv National University’de mimarlık eğitimini tamamlayan Kasko, daha sonra mesleğini pasta tutkusuyla birleştirdi ve 2016’da kurduğu profesyonel mutfakla mimari pastacılıkta kendi kalıplarını üreterek geometrik şekilleri pasta yapımında kullanan ilk isim oldu. Şekli de lezzeti de milimetrik hesaplamalarla örülü bu sıra dışı pastalar, Boston, Moskova ve Katar’ın ardından İstanbullu pasta severlerle de buluştu. Kasko ile mimarlıktan pastacılığa uzanan hikayesini konuştuk.

- Mimarlık mesleğini bırakarak pasta tutkusunun peşinden gittiğiniz. Pastacılık tutkunuz nereden ve nasıl başladı?

Çocukken anneme mutfakta hep yardım ederdim. Tatlıya düşkündüm ve keklerin özel günler için ayrılan nadir bir şey olması oldukça üzücüydü. Kendi başıma kek, tatlı yapmak bunu telafi etmenin bir yoluydu açıkçası. Küçük yaşlardan beri mutfakla zaman geçirmeyi seviyordum ileriki yaşlarımda da bu bir tutkuya dönüştü. Bu yüzden mimarlık ofisindeki mesaimin ardından zamanımın çoğunu mutfağa ayırmaya başladım.

Bir süre sonra sanki iki işim varmış gibi oldu, gündüzleri ofiste olmak ve geceleri hiç durmadan pişirmek, yaklaşık üç yıl boyunca bunu yaptım. 2014 yılında doğum sonrası evde dinlendiğim zamanlarda artık kendimi tamamen pişirmeye adamaya karar verdim. İlk zamanlar basit kurabiyeler ve kolay tatlılar yapıyordum. Yaptığım pastaların lezzetleri, sıra dışı olmaları, değişik formları hoşuma gitti.

Ayrıca pastalarımı tamamen doğal malzemelerden hiçbir kimyasal içerik kullanmadan kendi formüllerimle üretmeyi hedefledim ve böylece doğal ve özgün tatlar üretmeyi başardım. Boş zamanımda yeni tarifleri keşfediyordum, yeni tatlar elde etmeye çalışıyordum. Pastanelere gidip yeni ürünlerle tanışıyordum.


Pasta malzemeleri satan yerleri ziyaret ediyordum. Maaşımı tamamen pastacılık eğitimine ve malzemelere harcıyordum. Youtube kanallarında konuya ilgili videolar izliyor, kitaplar okuyordum. Pastacılık giderek daha çok ilgimi çekti ve bu mesleği ciddi olarak düşünmeye başladım. Bu sürecin ardından bir daha mimarlık ofisine geri dönmedim ve 2016’da kendi pasta atölyemi kurdum.

Pasta da ön tasarım ister

- Mimari, gastronomi ve sanat gibi üç farklı disiplini nasıl bir araya getirdiniz?

Güzel bir bina kadar güzel bir pasta da ön tasarım gerektirir. Form, hacim, kompozisyon, orantı, renk ve doku ile doğru çalışma gerektirir. Tüm bu faktörlerin doğru kombinasyonu, dengeli bir pasta ve dengeli bir bina oluşturmanızı sağlayacaktır. Parametrik mimari ve geometri, üç boyutlu modelleme ve baskı gibi tekniklerle yeni pastalar yaratarak insanları şaşırtmayı seviyorum. Çoğu zaman insanlar gördüklerinin bir pasta olduğuna inanamıyorlar.

Pasta yapmaya başladığımda kişisel bir dokunuş, yeni bir şey eklemek isterim. Yaratıcı sürecim daha sonra eskiz haline gelen bir fikirle başlıyor. Ardından bir 3D model tasarlıyor, yazdırıyor ve bir test silikon kalıbı yapıyorum. Sonuçtan tamamen memnun kalırsam ilk deneme pastasını yapıyorum, sonra pastanın yeterince iyi olup olmadığına karar veriyorum. Kalıplarımı tasarlama sürecinin tamamına dahilim çünkü en iyi ürünü üretmek için her nüansı anlamam gerekiyor. Tasarımlarımda yinelenen desenler ve dalgalı şekiller oluşturmak için kullandığım belirli algoritmalar var. Yeni bir şeyler üretmeye duyduğum güçlü istek beni kendi silikon kalıplarımı yapmaya yönlendirdi. Modelleri tasarlamaya başladığımda mimar olmam ve 3D çalışmış olmamın avantajlarını kullandım.

Teknolojiyi kullanıyor

- Pasta yapımında teknolojiyi nasıl kullanıyorsunuz?

Pasta yapmaya başladığımda kişisel bir dokunuş, yeni bir şey eklemek isterim. Yaratıcı sürecim daha sonra eskiz haline gelen bir fikirle başlıyor. Ardından bir 3D model tasarlıyor, yazdırıyor ve bir test silikon kalıbı yapıyorum. Sonuçtan tamamen memnun kalırsam ilk deneme pastasını yapıyorum, sonra pastanın yeterince iyi olup olmadığına karar veriyorum. Kalıplarımı tasarlama sürecinin tamamına dahilim çünkü en iyi ürünü üretmek için her nüansı anlamam gerekiyor. Tasarımlarımda yinelenen desenler ve dalgalı şekiller oluşturmak için kullandığım belirli algoritmalar var. Yeni bir şeyler üretmeye duyduğum güçlü istek beni kendi silikon kalıplarımı yapmaya yönlendirdi. Modelleri tasarlamaya başladığımda mimar olmam ve 3D çalışmış olmamın avantajlarını kullandım.


#Kasko
#gastronomi
#Youtube
#pasta
2 yıl önce