Ruhban Okulu önünde engel var

YENİSAFAK.COM.TR-AA
00:0029/03/2013, Cuma
G: 29/03/2013, Cuma
Yeni Şafak
Ruhban Okulu önünde engel var
Ruhban Okulu önünde engel var

Erdoğan, Gökçeada'da Rum ilkokulunun eğitime başlatılması kararı alındığı belirtilerek, Ruhban Okulu'nun açılması konusunda bir engel olup olmadığının sorulması üzerine, ''Engel var'' dedi.

Erdoğan, bu konuyla ilgili ABD Başkanı Barack Obama başta, eski başkan George W. Bush, ABD dışişleri bakanları, Yunanistan başbakanlarıyla, bazı hükümet ve devlet başkanlarıyla konuştuğunu söyledi.

Ruhban Okulu hakkında ''anlayışlı olsanız'' dendiğini anlatan Erdoğan, kendisinin de bu işin çözülebileceğini söylediğini anlattı.

Bunun için Atina'daki iki caminin açılması isteğinde bulunduğunu belirten Erdoğan, Fener Rum Patriği Bartholomeos'a da Ruhban Okulu bulunmadığı, işlevi olmadığı için üyesi biten Sen Sinod Meclisi için ''Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmak üzere dışarıdan papaz getirin, bunlar Sen Sinod Meclisi'nin üyesi olsun'' dediğini bildirdi.

Almanya Başbakanı Angela Merkel'in Türkiye ziyareti sırasında dini liderlerin misafir edildiğini ve konunun konuşulduğunu dile getiren Erdoğan, şu anda Sen Sinod Meclisi'nin 21 üyesi bulunduğunu söyledi. Erdoğan, bunun karşılığında Batı Trakya'da baş müftünün atamayla değil seçimle gelmesi isteğinde bulunduğunu ifade ederek, Merkel'e de buradaki yanlışın giderilmesi gerektiğini söylediğini dile getirdi. Erdoğan, şöyle konuştu:

''Bizim oradaki müftülerimiz, kendi baş müftüsünü seçme yetkisine sahip olması lazım. Lozan buna amirdir, bunu gerektiriyor. 'Ben bunları görüşeceğim' dedi. 'Onu siz halledin. Ondan sonra siz buradaki Ruhban Okulu meselesini eş zamanlı olarak çözmeye ben hazırım' dedim. Hatta Samaras da buraya geldiğinde, Fethiye Cami ile alakalı olarak Meclis'ten geçirdiklerini söyledi. 

Burada kilise tamir edeceksen, restore edeceksen gelin edin dedik. Bizim burada bir sıkıntımız, endişemiz yok. İnancına güvenen inanç hürriyetinden korkmaz. Biz burada rahatız. Eski, Türkiye'de doğmuş, büyümüş Rumlara 'tekrar Türkiye'ye dönün diyoruz' dedim.''

Dönmek isterlerse vatandaşlık verilip verilmeyeceğinin sorulması üzerine ise Erdoğan, ''Niye vermeyelim. Rahat olalım bu konularda'' yanıtını verdi.

Süryaniler ve Ermenilerin buna dahil olup olmayacağı sorusu üzerine Erdoğan, şunları söyledi:

''Süryanilerden dönüş var zaten. Şu anda Türkiye'de 40 bini aşkın kaçak Ermeni var. Biz bunlara göz yumuyoruz. Bütün olumsuzluklara rağmen göz yumuyoruz. Niye, çünkü Ermenistan'da durumlar çok kötü. Ekonomik durum berbat ama göz yumuyoruz, insandır diyoruz.''

İsrail'in özrü

''İsrail, beklediğimiz adımları atarsa eskiden olduğu gibi stratejik seviyede ilişkilerin yükselmesi gibi bir durum söz konusu olabilir mi?'' şeklindeki soru üzerine Erdoğan, son gelişmeleri bölge için önemli gördüğünü söyledi.

Erdoğan, ''Attığımız adımlar bu noktada bizim bölgedeki bakışımızın bir gereğidir'' dedi.

Özür safhasının aşıldığını belirten Erdoğan, ikinci safhanın tazminat safhası olduğunu bildirdi. Erdoğan, şöyle konuştu:

''Tazminat safhasızyla ilgili de bir heyet ayın 12'sinde Türkiye'ye gelecek ve burada biz Bülent Bey'in başkanlığında bir ekip oluşturduk. Bu ekip çalışmasını yaptı, yapıyor. Kendileriyle görüşmeleri yapacaklar. Bu arada ailelerle bu heyetimiz görüşmeleri yapacak. Üçüncü safhada Filistin'e ambargonun kaldırılması olayı... Şu anda kapılardan 2 tanesi daha açıldı. Oralardan da artık  Filistin'e malzemeler, gıdaydı, ilaçtı, inşaat malzemesiydi... Bunlar girmeye başladı. Bunlar olumlu adımlar.''

Erdoğan, kendisinin de bölgeye bir ziyaret planladığını belirterek, tarihinin henüz netleşmediğini bildirdi. Erdoğan, ''Herhangi bir sıkıntıya vesile olmadan onu da yapalım istiyoruz ama yaparken de elimiz güçlü gidelim istiyoruz. Şu tazminat görüşmeleri onlar da burada bir yapıldıktan sonra o adımı inşallah atarız'' diye konuştu.

Süryani Patriği'nin 1936'da Şam'a yerleştiği hatırlatılarak dönme çağrısı yapması istenmesi üzerine Erdoğan, bu çağrıyı yaptığını anlattı.

''Büyük bir milletiz''

''Büyük bir milletiz. Büyük bir millet kendisine yakışanı rahatlıkla yapmalı. Özgürlükler noktasında, inancımıza güveniyorsak inanç hürriyetinden korkmayacağız, düşüncemize güveniyorsak düşünce hürriyetinden korkmayacağız. Bu yola da böyle devam edeceğiz. İyi bir yoldayız'' diyen Erdoğan, bir kredi derecelendirme kuruluşu Standard and Poor's'un Türkiye'nin notunu yükseltmesi konusuna da değindi.

Anlaşmanın bitirilmesine rağmen bu kuruluşun Türkiye'nin notunu yükselttiğini dile getiren Erdoğan, ideolojik bir boyut olduğunu söyledi.

Erdoğan, ''Kim ne derse desin, biz büyük bir ülkeyiz. Tarihi iyi okumamız lazım. Tarihimizin bize verdiği, ruh köklerimize verdiği canlılıkla yeniden ayağa kalkıyoruz, kalkacağız'' ifadelerini kullandı.

''Torun, canlılık, güç veriyor''

Erdoğan, torunlarını görüp görmediği şeklindeki soruya, ''İstanbul'a gidişimi daha çok onlar sağlıyor'' yanıtını verdi.

İki büyük torununun ilkokula başladığını anlatan Erdoğan, kız torununun da 3 yaşında olduğunu, hepsinin kendisine canlılık verdiğini, güç kattığını kaydetti.

Erdoğan, ''Bazıları 'evlat torundan daha fazla sevilir' filan diyorlar ama bana göre tam tersi. Torun evlattan daha fazla seviliyor'' diye konuştu.