Prof. Karadaği Yeni Şafak’a konuştu: Gazze’de direniş farz-ı ayn’dır

17:3318/04/2025, Cuma
G: 18/04/2025, Cuma
Yeni Şafak

Dünya Müslüman Âlimler Birliği'nin Başkanı Prof. Dr. Ali Muhyiddin el-Karadaği geçtiğimiz günlerde yayımlanan cihat fetvasının Yahudilere değil doğrudan İsrail işgaline karşı olduğunu söyledi. Yeni Şafak International ekibinden Muhammad Saqib’in sorularını yanıtlayan Karadaği, işgale karşı direnişin İslam’daki tüm mezheplerin oybirliğiyle “farz-ı ayn” kabul ettiği bir sorumluluk olduğunun altını çizdi. Fetvanın sadece dini değil, hukuki ve insani zeminde de meşru bir çağrı olduğunu ifade eden Karadaği, devletlerin sessiz kaldığı noktada, bu sorumluluğun Müslümanların omuzlarına yüklendiğine dikkat çekti.

Dünya Müslüman Alimler Birliği, nisan ayının başında yayınladığı bir fetvayla, Gazze’deki saldırıları önlemek için cihadın farz olduğunu bildirmişti. Acilen “İslami askeri ittifak” kurulması çağrısı yapılan fetvayı, birliğin başkanı Prof. Dr. Ali Muhyiddin el-Karadaği Yeni Şafak'a değerlendirdi. Yeni Şafak International ekibinden Muhammad Saqib’in sorularını cevaplayan Karadaği, işgalin sonlandırılmasının dinen farz ve İslam hukukunun gerektirdiği bir vazife olduğunu belirterek, İslam ümmetini sorumluluklarını yerine getirmeye çağırdı.

FETVA YAHUDİLERE KARŞI DEĞİL

Fetvanın yalnızca işgale karşı cihad etmek için olduğunu ve Yahudilere ya da başka herhangi bir gruba karşı olmadığını söyleyen Karadaği, "İşgal ve cihad, yani işgale karşı direniş, bütün semavi dinlerde ve uluslararası hukukta meşru bir meseledir. Bu nedenle, fetvamız tüm şeriatlerle ve uluslararası hukuk standartlarıyla tamamen uyumlu. Eğer işgal devleti uluslararası yasaları veya semavi dinleri dikkate almıyorsa, bu onların sorunu. Bu çok önemli bir nokta. İkincisi, Dünya Müslüman Âlimler Birliği, alimlerin oluşturduğu sivil, taban örgütlenmesi bir kuruluştur, ne bir hükümete, ne bir siyasi partiye, ne de herhangi bir siyasi güce bağlı diğildir. Sadece bu meselede kendi görüş ve düşüncesini ifade eder. Birlik, ümmetten on binlerce âlimin ve onlarca ilim derneğinin katılımıyla yaptığı toplantılar ve istişareler sonucunda, Gazze ve Batı Şeria'daki saldırıların durdurulması ve işgalin sonlandırılmasının dinen farz olduğu ve İslam hukukunun gerektirdiği bir vazife olduğu sonucuna vardı." dedi.

ÜMMET SORUMLULUĞUNU YERİNE GETİRMELİ

Tüm Müslümanların üzerine düşen görevin, bu saldırıları durdurmak ve işgal altındaki toprakları kurtarmak olduğunu ifade eden Karadaği, "Fetvanın özü bu. Birlik olarak askeri bir gücümüz yok, kimseye emir veremeyiz veya kimseyi zorlayamayız. Biz sadece kendi görüşümüzü ortaya koyuyoruz ve İslam ümmetini dinî, insanî ve uluslararası anlamda hukuki sorumluluklarını yerine getirmeye çağırıyoruz. Meselenin özünü kısaca böyle anlatabiliriz. Devletlerin laik olup olmamaları konusuna gelince, bu onların kendi meselesi. Fakat, özellikle Arap devletlerinin -laik olsalar bile- Gazze'yle Arap kimlikleri dolayısıyla bir bağları var. Kendileri Arap, Gazzeliler de Arap. Arapların yetmiş yıldır en önemli meseleleri olarak kabul ettikleri bu davayla bağları var. Bu açıdan bakarsak, İslam'a bağlı olsunlar veya olmasınlar, insani, ulusal veya pan-Arap sorumluluklarını yerine getirmek onlar için bi görev sayılır." ifadelerini kullandı.

CİHAT ÇAĞRISINI KİMLER DESTEKLEDİ?

Bugüne kadar yaklaşık yüz kadar ilim derneğinin fetvayı kabul edip desteklediğini belirten Karadaği, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bunlar arasında en dikkat çekeni, Endonezya’daki tüm âlimleri temsil eden Endonezya Ulema Meclisi'ydi. Aynı şekilde, Malezya'daki âlimler, Pakistan’daki âlimler ki bunların arasında kıymetli Şeyh Takî el-Osmânî de yer alıyor, ayrıca Ehl-i Hadis Derneği, İslam Cemaati ve Bangladeş'teki âlimler de bu fetvayı desteklediler. Bugün sözünü ettiğim gibi, herhangi bir dış baskı altında veya etkisinde olmayan tüm bağımsız âlimler, bu fetvayı destekliyor çünkü bu sadece Birliğin fetvası değil, istisnasız tüm İslam mezheplerinin fetvası. Bize karşı çıkanlarsa geçerli bir cevap sunamadılar. Aksine cevapları yanlış çıktı ve şer’i metinlere ters düştü. Bu konudaysa gerekirse detaylı bir açıklama yapabiliriz.

NEDEN AYLAR ÖNCE DEĞİL ŞİMDİ?

Bu fetva, aslında, uygun zamanda yayımlandı. Arap dünyasının, İslam dünyasının diğer kısımlarının ve siyasi liderlerin gerekli eylemlerde bulunacağına dair umudumuzu yitirdiğimizde yayımlandı maalesef. Herhangi bir eyleme geçilmeyeceği belli olunca, daha önce belirttiğim gibi, tüm İslam mezheplerinin fikir birliğini temsil eden bu fetvayı yayımladık. Burası çok büyük önem teşkil ediyor, ben de arkasındayım: kabul edilen tüm İslam mezhepleri bu fetvayı destekliyor. Yaşanan şey bir soykırım ve işgalciler her gün insanları katletmeye devam ediyor. Bu nedenle, Müslümanların bir tavır alması zorunluluk haline geldi. Bizim bakış açımıza göre, fetva doğru zamanda yayımlandı. Dahası, Birlik, Aksa Tufanı operasyonunun başlamasından bir ay gibi kısa bir süre sonra, işgalci devletin acımasız saldırısı başladığında kapsamlı ve kapsayıcı bir fetva yayımladı. Bu mevcut fetva, işte o önceki kararların bir sonucu olup Müslüman alimlerin bu konudaki kolektif duruşunu yansıtıyor.

ALLAH CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN'I KORUSUN

Şüphesiz Türkiye, özellikle de Sayın Cumhurbaşkanı, Allah onu korusun, bu savaşı durdurmak adına önemli çabalar sarf etti ve kayda değer girişimlerde bulundu. Bu, tartışmasız bir gerçek. Ancak esas mesele, iki temel noktada düğümleniyor diyebiliriz. Birincisi, çatışmanın merkezinde yer alan Arap bölgesinin önemi. Bu Arap çevresi savaşta hayati bir rol üstleniyor. Dolayısıyla, Türkiye’nin Arap devletleriyle koordinasyon içinde hareket etmesi büyük önem taşıyor. Ne yazık ki, bunu büyük bir üzüntüyle ifade ediyorum, şu ana kadar, hepsi olmasa da bazı Arap ülkeleri, bu meselede ne ortak bir duruş sergiledi ne de tam bir birlik sağlayabildi. Bunun yanı sıra, dürüst olmak gerekirse, Türkiye’nin katkıları takdire şayan ve değerli olsa da daha fazla gayret gösterilmesi gerektiğini düşünüyorum. Sayın Cumhurbaşkanı, her türlü yolu deneyip, bu yıkıma son vermek için ABD'yle olan ilişkilerinden sonuna kadar faydalanmalı."






#Dünya Müslüman alimler Birliği
#Filistin
#Gazze
#cihat
#fetva