Çiçek, "Beklentilerin farkındayım"

00:006/07/2011, Çarşamba
G: 4/09/2019, Çarşamba
Abdülkadir Selvi

Meclis Başkanı Cemil Çiçek, genelkurul salonundan makamına yürürken bir süre sohbet ettik. "Sizden beklentiler yüksek" dedim."Beklentilerin yüksek olduğunun farkındayım" dedi."Bu size önemli sorumluluklar yüklüyor. Peki krizi çözmek için ne yapacaksınız?" diye sordum."Çözüm için pergelin iki ayağının da sabit olmaması lazım. Pergelin bir ayağı hareketli olmalı ki, daire çizilebilsin" karşılığını verdi."Sabitleniyor mu?"diye tekrar sordum."Sabitlenmeye çalışılıyor" cevabını verdi.Ardından ekledi.

Meclis Başkanı Cemil Çiçek, genelkurul salonundan makamına yürürken bir süre sohbet ettik. "Sizden beklentiler yüksek" dedim.

"Beklentilerin yüksek olduğunun farkındayım" dedi.

"Bu size önemli sorumluluklar yüklüyor. Peki krizi çözmek için ne yapacaksınız?" diye sordum.

"Çözüm için pergelin iki ayağının da sabit olmaması lazım. Pergelin bir ayağı hareketli olmalı ki, daire çizilebilsin" karşılığını verdi.

"Sabitleniyor mu?"diye tekrar sordum.

"Sabitlenmeye çalışılıyor" cevabını verdi.

Ardından ekledi. "Çözüm için çabalarımız sürecek"

Cemil Çiçek''in engin deneyimi ve diyaloga açık yapısı bir anda onu çözümün adresi haline getirdi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu''nun adaylığı öncesinde yaptığı değerlendirmeler ve seçildikten sonra Çiçek''i arayıp,ilk kutlayan isimlerden biri olması bu beklentiyi güçlendirdi.

Ancak dün yaptığı açıklama, Meclis Başkanı''nın manevra alanını daralttı.

Çünkü, "Siyaset imkan sanatıdır"

Oysa meclis başkanı seçiminin yapıldığı gün, AK Parti ve MHP, Anayasa ve İç Tüzüğün verdiği imkanları kullanıp, CHP''lilerin genelkurul salonundan çıkarılmasını sağlayabilirlerdi.

O yola gidilmedi. Yeni bir kriz üretilmedi.

Yeni meclis başkanına, çözüm için üzerinde çalışabileceği bir zemin hazırlandı.

Dün Cemil Çiçek, meclis başkanı olarak ilk oturuma başkanlık etti.

Oturumu açarken,yemin edecek milletvekili olup,olmadığını sordu.

Bir adım daha atıldı.

Milletvekillerine açık bilgisayarlarda, CHP ve BDP milletvekillerinin oy kullanabilecekleri linkleri açık tuttu.

Tüm bunlar krizin çözümü için üzerinde çalışılacak zemini açık tutma çabaları.

Cemil Çiçek''in meclis başkanı seçildiği gün, çözüm umutları artmış bir şekilde ayrıldık Meclis''ten.

Ancak iki değerlendirme geldi.

Biri AK Parti Grup başkanvekili Mustafa Elitaş''a ait.

Elitaş, CHP ve BDP milletvekilleri 15 Temmuz tarihine kadar Meclise gelmedikleri taktirde, Anayasa''da öngörülen sürenin dolacağını ve milletvekilliklerinin düşürülebileceğini söyledi.

Bu değerlendirme bomba gibi bir etki yaptı.

CHP diklenmeye çalışıyor ama belli ki korku dağları sarmış.

Ancak AK Parti Grup Başkanvekilleri Nurettin Canikli ile Ayşenur Bahçekapılı bunun sadece bir durum tespitinden ibaret olduğunu söyledi. "Böyle yapılacağı anlamına gelmediğini" ifade ettiler.

İkinci açıklamayı ise CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu yaptı.

Kılıçdaroğlu''nun açıklamalarına bakınca insan, CHP''nin tüm haksızlıkları kendine dert edinmiş bir parti olduğuna inanıyorsunuz.

Tek parti zihniyetinden gelen CHP''nin, zulmü,hukuksuzluğun her çeşidini kendine ilke edinen sicilini ortaya dökmenin peşinde olsam Merve Kavakçı''dan girer, Dersim''den çıkarım.

Darbe karşıtı olduğunu söyleyip, darbe sanıkları için Meclisi protesto eden Kılıçadoğlu''na "Bu ne menem Demokratlık"diye sorarım. Ama işin orasında değilim.

İlgilendiğim taraf şu:

Bu kriz gösterdi ki, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, partisini krizden çıkarabilecek liderlik yeteneğine sahip değil.

Partisini bir krizin içine soktu ama çözüm üretemiyor.

Bilmem farkında mı ama Kemal bey''in ileri sürdüğü mazeretler artık Twitter geyiklerine, Meclis kulislerinde esprilere konu olmaya başladı.

Meclis''in bahçesinde sohbet ediyorduk.

Enerji Bakanı Taner Yıldız," Gizli oturum kararı alalım. Biz dışarı çıkalım. CHP, Cemil bey''in huzurunda yemin etsin" dedi.

Adalet eski Bakanı Sadullah Ergin,"İç Tüzüğü kaldıralım.Yemine gerek kalmasın" diye araya girdi.

Bir meslektaşımız heyecanla," sorun çözülür mü?"diye sorunca, Sadullah bey," Yok canım. Şaka. Anayasa var"deme gereği duydu.

İktidar kulisinin kapısında Genel Başkan yardımcısı Salih Kapusuz ile karşılaştık. Bir grup meslektaşımızla sohbet ediyordu.

"Sizinle berbere kadar gidelim mi?"diye takıldım.

Gülüştük.

Şu meşhur meclis berberi konusu.

Salih Kapusuz,Meclis berberinde üç CHP milletvekilinin daha tutuklanacağını söylemiş.

CHP Milletvekili İhsan Özkes de bunu duymuş.

Hem de kulaklarıyla…

Salih Kapusuz Meclis berberinde tıraş olurken, Star Gazetesi Parlamento bürosu şefi Nevin Bilgin ile Habertürk Gazetesi parlamento Büro şefi Saliha Çolak kendisiyle sohbet ediyorlar.

İkisi de tecrübeli gazeteciler.

Nevin Bilgin, DEP''lilerin meclis''ten götürüldüğü günleri hatırlatarak, CHP''den Gürsel Tekin, Sinan Aygün ve İlhan Cihaner''in ismini sayarak, bunların tutuklanabileceğinin söylendiğini, CHP''nin mücadelesinin altında bunun yattığını belirtip, biraz da eleştirel anlamda,"Meclis''te tekrar böyle bir olumsuzluk yaşanır mı?" diye soruyor.

Salih Kapusuz, "Onu bilemem. O siyasetin meselesi değil,yargının işi.Yargıya kim ne diyebilir" şeklinde karşılık veriyor. Bu sırada CHP milletvekili İhsan Özkes,"Konuşmalarınızdan çok rahatsız oldum. Burada yeniyim, İç Tüzüğü tam bilmiyorum. Size yanıt vermek istiyorum, ama nasıl cevap verebileceğimi bilmiyorum" diye müdahale ediyor.

Kapusuz,"Haklısınız. Doğru. Rahatsız olabilirsiniz" diye karşılık veriyor.

Saliha çolak,"Keşke rahatsız olduğunuzu önce söyleseydiniz, konuşmayı keserdik" diye araya giriyor. Çaylarını içip kalkıyorlar. Çıkarken Nevin Bilgin," Kusura bakmayın, rahatsız ettik" diyor, İhsan Özkes,"kusura baktım" diye soğuk bir karşılık veriyor.

Olay bu.

Kemal bey, yanlış aktarılan berber muhabbetleriyle partiyi yönetmeye kalkarsa, yakında hamam tellaklarının dedikoduları kıymete devreye girebilir…