Bir zamanlar Özcan Deniz''in dizisi başlamadan önce kadınlar saatlerini kurarlardı... Asmalı Konak''ı kaçırmamak için... Dizide Özcan faktörü çok önemliydi...
Şimdilerde sanki birşeyler mi değişti ne?... Star''da Kader diye yeni bir Özcan Deniz dizisi başladı. Reytinglere baktım güçlükle Sağır Oda ve Kaybolan Yıllar''ı geçip üçüncü olabilmiş.
İlginç olan ise Ferdi Tayfur''un ilk kez ekrana sürülen dizisi Yersiz Yurtsuz''un, Özcan Deniz''i geçerek ikinciliğe yerleşmesi...
Ferdi Tayfur köy dizisi çekmesine rağmen AB reytinglerinde de geçmiş Özcan''ı ve 7.liğe itmiş... Kadınlar saatleri kurmayı mı unuttu yoksa?.. Acaba ne?
***
Tamer Karadağlı, canlı yayınlanan programın stüdyosunu basarak, Erol Köse''nin karşısına çıkmasını istedi. Taraflar bir hafta boyunca birbirlerini ekranlarda “Delikanlı olmaya” çağırıp, sert sözler sarfettiler. Önceki akşam Tamer Karadağlı''nın Holywood''da rol aldığı filmin galası vardı. Galanın sona ermesiyle birlikte, kavga da bitti. Tamer, Erol''u çok sevdiğini söyledi...
Sonuçta film galası öncesi birşeyler lazımdı, kavga iyi geldi..!
Kim ne derse desin Melih Gökçek-Emin Çölaşan ikilisinin ekrandaki tartışmaları keyifli oluyor. Yıllar önce televizyonlarda bu ikiliyi sıklıkla izlerdik. Sonra ara verdiler. Ve nihayet TGRT Habertv''de hasret giderdiler.. En çok ilgimi çeken olay Melih Gökçek''in “Benim 1994 tarihinden bu yana olan tüm servetimi, eşimin ve çocuklarımın üzerine olan tüm malvarlığını, bankalardaki tüm hesap haraketlerini ve sizin tüm hesaplarınızın ve mal varlığınızın hareketlerini öğrenmek için TGRT Ankara Medya Grup Başkanı Nuri Elibol''u tayin ediyorum” yazan bir taahhütname okuyup imzalamasaydı. Ardından bu taahhütnameyi rakibine uzattı ancak Çölaşan imzalamadı.
Gökçek ikinci bir teklifte bulunarak tüm mal varlıklarını değiş tokuş etmeyi önerdi. Çok ilginçti.
Melih Gökçek “Bir yazınızda hükümetin paradan 6 sıfır atamayacağını iddia etmiştiniz.Atarlarsa özür dileyeceğinize dair söz vermiştiniz, sözünüzü tutun” dedi. Çölaşan da bu yazısını kabul ederek “Yazdığım binlerce yazı vardır, bu yazımda yanıldığımı kabul ediyorum, tabiki özür dilerim” cevabını verdi.
Halbuki yaklaşık bir yıl önce aynı konuyu bu sütunlarda gündeme getirmiştim ve Çölaşan üç gün sonra benim yaptığım hatırlatma üzerine, gazetesindeki köşesinde dürüst davranarak sözünü tutmuş, özür dilemişti. Gökçek herhalde o yazıyı atladı...
