Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı HDP’nin kapatılması istemiyle Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu. HDP’lilerden daha çok CHP’lilerin ve Batılı kimi kurumların itiraz sesleri yükseldi.
Bayan Mitterrand’ın PKK ele başı Abdullah Öcalan için kurduğu şu cümle bile bunun göstergesidir:
***
Dün Çanakkale’de yapamadıklarını bugün güney sınırlarımızda yapmanın yolunu arıyorlar. Çanakkale Boğazı’na gömülmüş zırhlılarını unutmayanlar… Conkbayırı’nda toprağa gömülen askerlerini unutmayanlar… Anafartalar’da hezimete uğrayanlar bugün, başka cepheler açarak yeniden üzerimize geliyor.
Çanakkale ruhu, 15 Temmuz’da yine ortaya çıktı. İşgal ve darbe girişimi millet tarafından püskürtüldü.
Suriye’nin kuzeyinde Amerika ve müttefiklerince oluşturulmak istenen terör koridoruna kama gibi saplanan Mehmetçik, Afrin’e Türk bayrağını Çanakkale Zaferi’nin yıl dönümünde dikerek ceddine selam durdu!
O ruhu öldürmek isteyenlerle diri tutmak isteyenler arasındaki kavga bugün daha da şiddetlendi.
O yüzden, şimdi son 5 yıldır aynı tarihlerde değişik formlarla paylaştığım bir anımı yine paylaşmak istiyorum.
Katır pisliğindeki arpayı yiyerek direnen dedelerimizi hatırlamak
- Seferberlik bakiyesi bir dedenin torunu olmak bile benim için bir gurur vesiledir.
- Vekurt dedesi Çanakkale’de kalmışbir torun olarak, bir Ramazan gününde şehitlikte iftarını buğday çorbası, arpa ekmeği ve su ile yaptığımda,“Dedeme iftara geldim”demiştim.
- (…) ÇocukluğumdedemHasan Onbaşı’nın seferberlik anılarını dinlemekle geçti.
- (…) Dedem Hasan Onbaşı bir gün köydeki kerpiç evin sahanlığından arpalıkları gözleriyle süzerken, “Seferberlik yıllarıydı…” diye başladı söze…
- Ve devam etti.
- “Babam Hüseyin gitti önce köyden,akranlarıyla birlikte…
- Sonrabeni aldılar askere…
- Balkan Harbi’nde perişan olduk. Hemen ardından Çanakkale’ye saldırdı gavur.
- Babam Çanakkale’de kaldı!(şehit oldu)
- Topçuydum ben…
- Çanakkale Savaşı’ndan hemen sonraErzurum’a yürüyerek gittik.Top arabalarını katırlar çekiyordu. Ekmek bile bulamıyorduk.Katırların pisliklerinden topladığımız arpaları yiyerek hayatta kaldık…”
- Anlattıkları böylece devam edip gitti…
- (…) Yokluğun dibini bulmanın cümlesi,“Katır pisliğindeki arpayı kavut yapıp (ezip kavurmak) yemek”olanıdır belki.
- Katır pisliğindeki arpaları yiyerek hayatta kalanve yedi düvele karşısavaşan dedelerimizin sayesindebugün bu topraklarda yaşamaya devam ediyoruz.
- Çanakkale ruhudendiğinde, hem bir direniş bilinci aklımıza gelir…
- Hem, memleketin her bir köyünden, her bir şehrinden, her bir bölgesinden seferberlik çağrısına kulak veren vatan evlatları…
- Baba oğul Çanakkale’ye koşan kurt dedem ve dedem gibi binlerce ecdadımızın “hesapsız” hali gelir Çanakkale ruhu dediğimizde.
- Çanakkale’ye koşan dedelerimize rahmet diliyorum.
- Bugün odedelerinin ruhuna sahip çıkanların tümüne selam duruyorum!
- Bizimruhumuz Çanakkale’dir.
- Harcımız İstiklal Marşı.(18.03.2016 Yeni Şafak)