On beş yıl önce, o günler... Yirmi Sekiz Şubat askeri müdahalesine ismini veren MGK toplantısından bir hafta önce Milliyet gazetesinin manşeti:
-İran''a Sert Mesaj...
Manşetin alt başlığında ise Genelkurmay İkinci Başkanı Çevik Bir, Washington''dan sesleniyor:
-İran terörist devlet muamelesi görmeli...
Yasemin Çongar imzalı o haberde şu satırlar da yer alıyor: “...Türk askeri ve sivil yetkililerinin Washington''daki Amerikan Türk Konseyi (ATC) ve Türkiye''nin Amerikalı Dostları Derneği''nin yıllık toplantılarında İran''a yönelik sert eleştiriler yapması, ABD''nin Türkiye''yi Tahran konusunda yeniden uyarmasına ve RP''li Devlet Bakanı Abdullah Gül''ün İran''la ilişkileri savunmasına denk düştü...” (21 Şubat 1997)
Gül, ATC''nin yıllık konferansı vesilesiyle Washington''da bulunuyor.
Aynı tarihli Milliyet''in on dördüncü sayfasında Özcan Ercan imzalı bir haberde ise yine Çevik Bir konuşuyor:
“-Demokrasiye balans yaptık”
Şimdi de haber metnini okuyoruz:
“ABD''de savunma sanayi yatırım görüşmelerinin ağırlıklı olduğu toplantıda askerleri temsilen ünlü isimler var. Bunların başında Çevik Bir geliyor. Bir, New York''ta NATO Genel Sekreteri ile görüştükten sonra ayağının tozuyla şeriat heveslilerine önemli bir mesaj gönderdi. Lobide Sincan''dan geçen tanklarla ilgili görüş isteyen bir gazeteciye ''Demokrasiye balans ayarı yaptık'' dedi...”
Haberde ayrıca, Washington''daki DEİK (Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu) toplantısına değiniliyor ve “Hiç bu kadar önemli ve renkli olmamıştı” deniliyor...
Katılanlar arasında Rahmi Koç, Mustafa Koç, Şevket Sabancı, Rona Yırcalı dikkat çekiyor.
28 Şubat''ın hemen öncesindeki “Washington Temasları”nın, bir de “Kapalı Kapılar Ardında” kalan, medyada yer almayan kısmı var.
Genelkurmay İkinci Başkanı Çevik Bir ve MGK Genel Sekreteri İlhan Kılıç, o Washington ziyaret esnasında dönemin CIA Başkanı ile de bir araya geliyorlar.
O görüşmede ne mi oluyor?
Erbakan Hükümeti''nin “gönderilmesi” için düğmeye basılıyor!
ABD''ye bağlı-bağımlı Derin Yapı''da TSK''yı temsil eden isimler yapıyor, o görüşmeyi...
Peki, 28 Şubat MGK''sından hemen önce...
24 Şubat''ta, dönemin Genelkurmay Başkanı Orgeneral İsmail Hakkı Karadayı nerede?
Üç günlük bir ziyaret için İsrail''de!
Karadayı, ziyaret öncesinde, “İsrail endişe içinde olmamalı; laiklik Türkiye''nin değişmez yapısıdır” diyor.
23 Mayıs''ta da (1997) Çevik Bir, İsrail''i ziyaret ediyor.
28 Şubat MGK''sından sonra, Refahyol''un ömrü dört ay bile sürmüyor. Erbakan, 18 Haziran 1997''de hükümetin istifasını Cumhurbaşkanı Demirel''e sunarken, Çiller''in başbakanlığındaki yeni bir hükümetle yola devam etmek üzere anlaştıklarını beyan ediyor. Ancak Demirel iki gün sonra hükümetini kurma görevini Mesut Yılmaz''a veriyor!
İsrail Genelkurmay Başkanı Amnon Lipkin Şahak, 13 Ekim 1997''de Ankara''yı ziyaret ediyor.
Demirel ve Yılmaz''la görüştükten sonra, Genelkurmay Karargahı''nda Orgeneral Karadayı ile bir araya geliyor.
14 Ekim 1997 tarihli Hürriyet''te “Konuk Komutandan İrtica Uyarısı” başlıklı bir haber yer alıyor: “Aşırı dinci gelişmelere karşı işbirliğinin geliştirilmesini” istiyor, İsrail G. Kurmay Başkanı!
5 Kasım 1997''de KKTC''de yapılan Toros-2 Tatbikatı''nda (iki ay kadar önce Kara Kuvvetleri Komutanı olan) Hüseyin Kıvrıkoğlu “suikast”tan kıl payı kurtuluyor. Seken kurşunla, Albay Vural Berkay hayatını kaybediyor.
Her yıl Cumhurbaşkanı ve Genelkurmay Başkanı düzeyinde katılımın olduğu tatbikatta, “tamamen tesadüf” bu defa Demirel ve Karadayı yer almıyor.
Finalde, yine Milliyet''te yer alan bir haber var.
Demirel''in İsrail ziyaretiyle ilgili 15 Temmuz 1999 tarihli haberde şu ilginç satırlar okunuyor:
“Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, İsrail''de ABD Başkanı''na bile nasip olmayan sıcak bir ilgiyle karşılandı!”
