Finans sektörü salgında iyi sınav verdi

Devletin verdiği parasal kaynakların kamu bankaları üzerinden piyasaya sunulması, Türkiye’deki bankacılık sisteminde dengeleri değiştirdi.

Yaklaşık bir buçuk yıldır dünyaya büyük bir kabus yaşatan koronavirüs salgını; finans sektöründe de dengeleri değiştiren gelişmelere neden oldu.

Türkiye’de ilk koronavirüs (Kovid-19) vakasının 11 Mart’ta görülmesiyle bir dizi tedbirler alındı.

Küresel krize neden olan bu beklenmedik süreçte bankaların hem iş yapma yöntemleri değişti hem de finansmana erişim konusundaki büyük resimde çok ciddi değişiklikler oldu.

Türkiye’de pandemiye hazır yakalanan sektörlerden biri bankacılık oldu.

Gerek Merkez Bankası gerekse de ekonomi yönetimi salgının ekonomi üzerindeki olumsuz etkilerini sınırlayabilmek adına ardarda destek paketleri açıkladı.

Kamu bankalarının öncülüğünde başlatılan destek paketleri piyasaya nefes aldırdı.

KAMU BANKALARI DESTEKLERDE ÖNE ÇIKTI

Devletin verdiği parasal kaynakların kamu bankaları üzerinden piyasaya sunulması, Türkiye’deki bankacılık sisteminde dengeleri değiştirdi.

Bu süreçte kamu bankalarının elini taşın altına koyması, sektörde birkaç adım birden öne çıkarmalarını sağladı. Pandemi döneminde KOBİ’lere, esnafa ve çalışanlara yönelik önemli destekler sunuldu.

Bankalar, müşterilerinin kısa vadeli finansal sorunlarını aşabilmesi için anapara/faiz/taksit ödemelerini erteleme, ilave limit artışı ve yapılandırma gibi destekleri devreye aldı.

SEKTÖR BÜYÜK BİR SINAV VERDİ

Salgın neticesinde ortaya çıkan tabloya bakıldığında küresel ekonomi açısından durum hiç de iç açıcı olmadı.

Türkiye; aldığı tedbirlerle birçok ülkeye göre pozitif ayrışmayı başardı. Salgın döneminde Çin ile birlikte büyüyen iki ülkeden biri oldu. Türkiye’nin az hasarla atlatmasının önemli sac ayaklarından biri olan bankacılık sektörü büyük bir sınav verdi. Bankalar, özellikle işletme sermayesi yetersizliği yaşayan KOBİ’lere sunduğu destekler ile ayakta durmalarını sağladı.

Bu süreçte kamu bankaları verdikleri destekler sayesinde sektörün en büyük ilk üç bankası olarak öne çıktı.

60 MİLYAR LİRALIK KÂR YAPTILAR

Kovid-19 salgını bir sağlık krizi olmakla birlikte ekonomik faaliyetleri doğrudan etkiledi. Bankacılık sektörü, salgına rağmen büyümeyi başardı.

2020’de yaklaşık 60 milyar lira ile tüm zamanların en yüksek yıllık kârını elde etti. 2019 yılı ile karşılaştırıldığında kârdaki artış yüzde 22,3’e işaret etti.

Böylece tüm zamanların en yüksek yıllık kârına ulaşıldı. Türk bankacılık sektörü, 2019’da 49 milyar 43 milyon lira kâr elde etmişti.

FAİZ GİDERİ YÜZDE 19,2 AZALDI

Bankaların geçen yıl elde ettiği toplam faiz geliri 2019’a göre yüzde 0,7 arttı. Bankalar, 12 aylık dönemde kredilerden 308,1 milyar lira faiz geliri sağladı.

Söz konusu gelirin 72,1 milyar lirası tüketici kredilerinden, 10,5 milyar lirası kredi kartlarından, 36 milyar lirası taksitli ticari kredilerden ve 189,5 milyar lirası diğer kredilerden alınan faizlerden oluştu. Sektörün toplam faiz gideri, 12 ayda 2019’a göre yüzde 19,2 azalarak 208,7 milyar liraya geriledi.

2019 yılında bankaların faiz gideri toplamı 258,2 milyar lira düzeyinde gerçekleşmişti.

PANİK TALEP ENFLASYONU TETİKLEDİ

Salgınla başlayan belirsizlik ortamı arz ve talep tarafında büyük bir dengesizliğe neden oldu. Küresel ekonomide üretimdeki hızlı yavaşlama, panikle temel ihtiyaçlara olan talepteki hızlı artış enflasyonist baskıları artırdı.

Alışkın olduğumuz talep kaynaklı enflasyon arz eksikliği ile birlikte enflasyonu önemli ölçüde besledi.

Salgın döneminde düşük kapasiteyle çalışmak birim maliyetleri de artırdı. Böyle bir durum Merkez Bankası’nın 2020 hedeflerine ulaşmasını güçleştirdi.

#Finans

#Salgın

#Sınav