Tedbirlerin ve yeni uygulamaların üniversiteler ve öğretmenlerle birlikte yaklaşık 23 milyonu ilgilendiren bir durum olduğuna dikkat çeken Eğitim-Bir-Sen Genel Sekreteri Latif Selvi, “Şu anda yapılan çalışmalar ağırlıklı olarak önleyici tedbirler üzerine gidiyor. Bunların sağlıklı işlemesi için de nüfusun kontrol ediliyor olması lazım” dedi.
Velilerin bunu bir tatil gibi anlamaması gerektiğini vurgulayan Selvi şöyle devam etti: “Çocuklarımızın normal yaşayabilecek standardı sürdürmeleri gerekiyor. Velilerin evde yönlendirme yapayım derken baskıcı bir durum oluşturduğu bilgileri geliyor. Okullarımızın rehber öğretmenleri var, onlar yol gösterici olabilir. Öğretmenlerimizin telefonları 24 saat açık. Veliler kendileri yöntem geliştirmek yerine okulla belli seviyede diyalog kurarak çalışmalarını sürdürmeli.”
- Her şeyin dersten ibaret olmadığını ve çocuklarla bir aktivite üretmek gerektiğini belirten Selvi, “Bu noktada ders ve rehber öğretmenlerinden faydalanarak bir program oluşturmalılar. Sıkılmalar başladı. Bir odanın içinde izole edilmiş mahkum gibi hissettiği an çocuğu kimse tutamaz. Çocuklar daha rahat, serbest olmalı. Telefonla konuşmalarına müsaade etmiyorlar. Halbuki çocuklar bu süreçte belki daha çok konuşacak. Çocuğun kendisini deşarj edeceği alanının olması lazım” diye konuştu.
