
İsrail saldırılarından önce mutluluğu anlatan tablolar çizen Gazzeli küçük ressam Sara Ebu Sade, artık yıkım, kan ve ölümün resmini çiziyor. Eski resimlerinin bombalanan evleriyle birlikte yok olup gittiğini belirten Sara, “Yine eskisi gibi güzel tablolar yapmak istiyorum. Yıkım ve kan çizmek istemiyorum” dedi.
Sanatçı, eserleriyle hem yaşadığı çağa anlam verir hem de tarihe not düşer. Ressamlar da yaşadıkları çağı yaptıkları eserleriyle belgeler. Gazzeli ressamlar, bir parçası oldukları toplumun sesini fırçalarıyla dünyaya duyurmaya devam ediyor. Gazze’de bir mülteci kampında yaşayan 15 yaşındaki ressam Sara Ebu Sade, İsrail saldırıları öncesinde mutluluğu anlatan tablolar çizerken, artık yıkım, kan ve ölümü çiziyor.
Beyt Lahiya sakinlerinden Gazze'ye göç eden ressam Sara, çocuk yaşta olmasına rağmen, halkının sesini dünyaya duyurma sorumluluğunu omuzlarında taşıyor.
Sara, İsrail saldırıları öncesinde yaşadıkları hayatı temsil eden güzel resimler yaptığını ama saldırıların ardından bu resimlerin değiştiğini ifade etti. Resimlerde Gazze’de yaşadıkları durumdan ilham aldığını aktaran Sara, “Artık bütün resimlerim yıkımdan, kandan ve şehitlerden ibaret bir hal aldı. Bütün resimlerim acı bir gerçeği yansıtır oldu” dedi.
ESKİ RESİMLER BOMBALANAN EVİYLE YOK OLDU
Soykırım sürecinin başından bu yana devam eden durumdan ve gördüğü manzaralardan esinlenerek resimlerini yaptığını dile getiren Sara, eskiden olduğu gibi mutluluk dolu resimler yapamaz olduğuna işaret etti. Filistinli genç ressam, kıtlığın hat safhada olduğu zamanlarda “yardım dağıtım noktasına giden sırtında un çuvalı taşıyan bir kadını”, Sumud filosu yola çıktığı zaman “gemiyi” çizdiğini, ateşkesin ardından “yerinden edilenlerin evlerine dönüşünü” anlatan resimler yaptığını paylaştı.
Eski resimlerinin bombalanan evleriyle birlikte yok olup gittiğini belirten Sara, saldırılarda zor şartlar altında resim yapmaya başladığını, çadırlara, tahta ve kumaşlara resim yaptığını ve yaktıkları ateşten geriye kalan kömürü boya olarak kullandığını aktardı. Sara “evlerine dönenlerin” tablosunu çizdiğinde kendisinin de evine dönme hayali kurduğunu, ancak “Sarı Hat” içinde kalan ve yıkılmış durumdaki evlerine ulaşamadıklarını belirtti.
GÜZEL TABLOLAR YAPMAK İSTİYORUM
Evi, hayalleri, psikolojisi ve tabloları dahil, hayatındaki her şeyin paramparça olduğunu dile getiren Sara, küçük bir ressam olarak hayalini şöyle anlattı: “Yine eskisi gibi güzel tablolar yapmak istiyorum. Yıkım ve kan çizmek istemiyorum. Resimlerimle sesimi dünyaya duyurmaya çalışıyorum, yaşadığımız acıların onlara ulaşmasını istiyorum ama maalesef dünya her şeye gözlerini kapatmış durumda.”
Eski hayatına dönmeyi istediğini vurgulayan Filistinli küçük ressam Sara Ebu Sade, bu şekilde devam edecek olursa, Gazze’nin eski haline dönemeyeceğini ve kendisinin de hayallerini gerçekleştiremeyeceğini, bu nedenle Gazze dışına çıkmak istediğini sözlerine ekledi.









