Depresyon sırasında geçmişinize baktığınızda başınıza gelmiş kötü şeyleri hatırlar geleceği hayal etmeye çalıştığınızda da, bitmeyen problemler vardır. Eğer bir kişi ciddi olarak depresyondaysa her şeyin hep kötü olduğuna ve öyle kalacağına inanır.
çünkü, ruh halinizdeki değişimler birçok karmaşık belirtiye neden olur. Bunlardan bazıları ağrı, uykusuzluk ya da çok uyuma eğilimi, yorgunluk, titreme, dalgınlık ya da uyuşukluktur.
Dr. David Burns, depresyonun nedenleri ve tedavisi üzerinde yıllardır araştırma yapan bir ruh sağlığı uzmanı. 'İyi Hissetmek' kitabını ilk 1980 yılında yazan Dr. Burns duygu bozukluğu yaşayan hastaları için, beyin kimyasını değiştiren antidepresanların yerine alternatif tedaviler uyguluyor.
Her şeyi siyah ya da beyaz görürsünüz. Eğer performansınız mükemmelin altındaysa, kendinizi tamamen başarısız bulursunuz.
Tek bir olumsuzluğu hiç bitmeyecek bir başarısızlık demekmiş gibi görürsünüz. Reddedilmenin acısı, neredeyse her aman, aşırı genellemen kaynaklanır. Gerçeklerle aşırı genelleme olmaksızın bir yüzleşme, geçici olarak hayal kırıklığı oluştursa da, ciddi bir rahatsızlığa yol açmaz.
Olumsuz ayrıntıyı bulup onunla uğraşıp durmak. Bir olaydaki olumsuz bir ayrıntının üzerine odaklanarak bütün olayın olumsuz gibi algılanmasıdır.
Olumlu olayların şu ya da bu nedenlerden “sayılmaz" olmasında ısrar edersiniz. Böylece günlük hayatınızla ters düşen olumsuz bir düşünceye kapılırsınız. Bunun basit bir örneği, övgülere karşı vermeye alıştığımız tepkilerdir. Biri işinizi takdir ettiğinde, kendinize otomatik olarak, “Aslında o kadar da önemli bir şey değil" deyip övgüyü zihinsel olarak diskalifiye edersiniz. Eğer her güzel şeyin üstüne bir kova soğuk su dökersiniz, hayta tabii ki size hep “rutubetli ve kasvetli" görünecektir.
Durumun gerçekleriyle bağdaşmayan olumsuz bir sonuca atlanması. Bunun iki örneği “zihin okumak" ve “falcılık yapmak"tır.
Zihin okumak: Kendinizce birinin size ters davrandığını düşünür, araştırmaya gerek bile duymazsınız.
Falcılık: İşlerin kötü gideceğini öngörür, kehanetlerinizin bir gerçek olduğuna ikna olursunuz.
Olayların önemini abartırsınız (beceriksizliğiniz ya da başkasının başarısı gibi), ya da minicik kalıncaya kadar küçültürsünüz (iyi özellikleriniz ya da başkasının kusurları gibi). Dr. David Burns ise bu depresyon tuzağına 'Dürbün hilesi' olarak adlandırmakta.
Duygularınızı gerçeğin kanıtı gibi algılarsınız. Duygulara göre mantık yürütme, neredeyse bütün depresyonlarda rol oynar. Olumsuz hislerinizin aslında gerçeği yansıttığına inanırsınız.
Kendinizi “Şunu da yapmalıyım", “Bunu da bitirmeliyim" cümleleri ile motive etmeye çalışırsınız. Ancak bu fikirler sizde baskı oluşturur ve öfkelendirir. Sonucunda tam tersine ilgisizi ve isteksiz kalıverirsiniz.
Hatalarınıza dayanarak kendinizi tamamen olumsuz bir şekilde yargılamanızdır. Aşırı genellemenin ilerlemiş şeklidir. Arkasında yatan felsefe ise “Kişinin ölçüsü, yaptığı hatalardır" savıdır. Hatalarınızı “Ben bir…" şeklinde başlayan cümlelerle ifade ediyorsanız büyük olasılıkla etiketleme yapıyorsunuz.
Bu çarpıtma düşünce ise depresyonu oluşturan nedenlerin en ağırıdır. Hiçbir neden dayanmadan olumsuz bir olayın sorumluluğunu üstlenirsiniz. Kendinizce hiçbir sorumluluğunuz olmamasına rağmen, olanların sizin suçunuz olduğunu yetersizliğinizi yansıttığı sonucuna varırsınız.
Burns, bunu da herhangi bir fiziksel rahatsızlığı olmayan kişilerin yapabileceği basit bir test ile belirliyor. Tek yapmanız gereken şey aşağıdaki soruları doldururken, her maddeyi dikkatlice okumanız ve hislerinizi anlatan kutucuğa bir işaret koymanız.
*Her soruya tek bir cevap vererek yanıtsız bırakmayın
Dr. Burns'e göre eğer puanınız 0 ile 5 arasındaysa iyi hissediyorsunuz demektir. Eğer skorunuz 26-50 arasındaysa, orta şiddette bir depresyondasınız. Eğer skorunuz 50'nin üzerindeyse bu depresyonunuzun ciddi olduğunu gösteriyor. Özellikle skorunuz 75'in üzerinde çıkarsa duygu durumunuz daha tehlikede acil yardım almanız gerekiyor.