|

Güller Şehri’nde kayak keyfi

Gül şehri olarak bilinen Isparta aslında kışın da birbirinden ilginç rotasıyla misafirlerini ağırlamaya devam ediyor. Isparta kayak tatili için adı geçen ilk şehirlerden biri olmasa da aslında şehir merkezine 26 km mesafedeki Davraz Kayak Merkezi’ne hem kar kalitesi hem nispeten ekonomik kayma ve konaklama seçenekleri ile yolunuzu düşürmeye değer.

04:00 - 25/02/2024 Pazar
Güncelleme: 01:27 - 25/02/2024 Pazar
Yeni Şafak
Isparta'da kış turizmi
Isparta'da kış turizmi
FATMA MATUR

Bu hafta doğduğum, çocukluğumda gül bahçelerinde koşturduğum şehri anlatacağım. Akdeniz’in sırtını Toroslar’a yaslamış sakin şehri Isparta’yı. Isparta’da şehir merkezinin biraz dışına çıkınca düzlükler boyunca uzanan gül bahçeleri görülür. Mayıs ayının sonunda güller tomurcuklanır, bahçelerin yeşiline pembeler eklenir, sabaha karşı dört civarı işçi kadınlar ve başlarında tarla sahipleri gül toplamaya gelirler. Kadınların küçük çocukları varsa onlar da anneleri, hatta nineleriyle gül toplamaya gelirler. Normalde o saatte bomboş olan yollar tarlalara giden araçlarla, tarlalar insanlarla dolar. Dedemin tarlasında ben de o çocuklardan biriydim. Çocukluğumun Isparta’sından aklımda kalanlar, seyahat önerileri içeren bir yazıda anlatabileceklerimden farklı elbette. Seyahat rehberlerinde yazanlardan da biraz farklı olabilir. Zira oralarda genelde Eğirdir’den, Kuyucak’tan, Yazılı Kanyon’dan, Güneykent’ten, Melikler Yaylası’ndan bahsedilir. Buraların bir kısmını daha önce yazdığım, bir kısmını da daha sonra yazmak istediğim için bugün Isparta’nın merkezini anlatacağım. Isparta’yı turist olarak ziyaret edecekler için, özellikle de İstanbul, Ankara gibi kalabalık şehirlerden geliyorlarsa, şehrin en güzel tarafı eski, müstakil evler içeren sakin sokakları, korna sesi duyulmayan caddeleri, yardımsever insanları bence. Bununla birlikte görülecek yerler de çok.


Türkiye’nin en büyük halı ve kilim müzesi

2013 yılında tamamlanıp ziyarete açılan ve ücretsiz gezilebilen Prof. Dr. Turan Yazgan Etnografya Müzesi, Isparta’da mutlaka ziyaret etmenizi önerdiğim yerlerden. Burası Türkiye’nin en büyük halı ve kilim müzesi. 10 katlı müzede yatay ve dikey sergileme salonlarında 3100 adet halı sergileniyor. Isparta, Milas, Kars, Erzurum, Ladik, Gördes yörelerinden halılar, kilimler, seccadeler, çantaların yanı sıra müzede, Yörük çadırı, gül üretiminde kullanılan imbikler, halı dokuma tezgahları, geleneksel kıyafetler de görülebiliyor. Müzenin en üst katındaki seyir kulesinden manzarayı seyredebilirsiniz. Etnografya müzesinden çıktıktan sonra hemen yukarıda Gökçay Mesireliği var, burası Ispartalıların güzel havalarda ailecek akın ettiği yerlerden biri. Gökçay Mesireli’ğinden yukarı çıktığınızda ise şehrin gerçek seyir tepesi olan Kirazlıdere’ye ulaşacaksınız.


Isparta’ya panoramik bakışın adresi

Kirazlıdere, Isparta’yı panoramik olarak görebileceğiniz bir nokta. Kirazlıdere’de belediyeye ait bir sosyal tesis ve 2023 sonunda açılan bir cam teras bulunuyor. Yerden 25 metre yüksekte, 300 metrekare büyüklüğünde cam bir zemin üzerine inşa edilen teras 09.00-19.00 saatleri arası ziyarete açık. Kirazlıdere’deki sosyal tesisin önüne ise geçtiğimiz haftalarda 950 metre uzunluğunda, çift hatlı bir zipline yapıldı. Zipline ile ön taraftaki Gökçay Mesireli’ğine 65 km hızla inebiliyorsunuz. Cam terastan şehri seyrettikten sonra, buranın hemen yakınındaki Bezirgan Şelalesi’ni görebilirsiniz.


Kış tatili için alternatif rota: Davraz Kayak

Isparta kayak tatili için adı geçen ilk şehirlerden biri olmasa da aslında şehir merkezine 26 km mesafedeki Davraz Kayak Merkezi’ne hem kar kalitesi hem nispeten ekonomik kayma ve konaklama seçenekleri ile yolunuzu düşürmeye değer. Kayak merkezinde toplam uzunluğu 23 km olan 13 pist bulunuyor. Kayağı yeni öğrenenler için babylift, kayak yapmayıp sadece kızak denemek isteyenler için kızak pisti de mevcut. Şehirden kayak merkezine ulaşım kolay olduğu ve kayak merkezinin yani aslında dağın üst kısımlarından manzara harika olduğu için buraya kaymak için değilse de telesiyejle yukarı çıkıp açık havalarda Eğirdir Gölü’nün bile görülebildiği manzaraya karşı kahve içmek için dahi gidilebilir.


Şehre nefes aldıran park

Gölcük Tabiat Parkı, şehir merkezine 12 km uzaklıkta bir krater gölü olan Gölcük Gölü’nün etrafına kurulu bir tabiat parkı. Şehrin nefes aldığı, neredeyse hiç beton olmayan, onun yerine göğü delecekmiş gibi uzanan karaçamların, sedirlerin arasında, mütevazı ama güzel, gökyüzünün ışık oyunlarıyla rengi sürekli değişen bir gölün olduğu bir yer burası. Tabiat parkının içinde piknik alanları, ahşap kamelyalar var fakat hiçbiri gölün hemen kıyısında değil. Ankara için Eymir neyse, Isparta için de Gölcük o ve benim Isparta’da en sevdiğim yerlerden biri burası.


Şelalelerinde soluklanın

Andık Deresi ve Bezirgan Şelalesi yalnızca birkaç ay öncesine kadar sadece Ispartalıların bildiği hatta belki de sadece şelalenin bulunduğu Dere Mahallesi’nde oturanların bildiği bir yerdi. Şelaleye giden yola asfalt dökülmesi ve şelale etrafına büyük bir mesire alanı yapılmasıyla artık bu bölgenin de bolca ziyaretçisi olacak gibi görünüyor. Şelale doğal haliyle çok güzel, öyle ki şehir merkezi sayılabilecek bir yerde bu kadar yüksekten, bu kadar zarifçe dökülen bir su yığını insanı hayrete düşürüyor. Mesire alanı çalışmasıyla etraf betona boğulmuş olsa da şelale çok güzel. Vaktiniz varsa ben şelaleyi görüp, sonra Andık Deresi boyunca aşağıya doğru inen yoldan yürümenizi Dere Mahallesi’nin çoğu bakımsız ama sıcak, tek, en fazla iki katlı evlerinin, mütevazı sokaklarının, eski Isparta’nın içinden yürümenizi öneririm. Her nasılsa ve iyi ki müteahhitlerin henüz uğramadığı bu sokaklar belki bana çocukluğumu hatırlattığından, belki çok katlı binalardan sıkıldığımdan bilmiyorum bence şehrin en güzel ve otantik sokakları.


Tarihi bedesten ve cami

1561 yılında Isparta Valisi Firdevs Bey tarafından yaptırılan Firdevs Bey Bedesteni, çatısı 1967 yılında onarılıp değiştirilmiş ve aslen kurşun kaplı olan çatı yerine ahşap bir çatı yapılmış. Çarşının içerisinde bugün hediyelik eşya dükkanları var. Merkeze indiğinizde burayı ziyaret edebilirsiniz. Şehir merkezindeki en eski camilerden biri olan Kutlu Bey Camii, adını Osmanlı komutanı Kutlu Bey’den almış. Esasen 1429 yılında yapılmış olan cami tarih boyunca üç kez yıkılıp yeniden yapılmış ve en son 1922 yılında bugünkü cami inşa edilmiş. Mutlaka görün diyemem fakat namaz molası verecekseniz buraya denk düşürmenizi tavsiye ederim.


Aklınızda olsun

Isparta’ya gitmişken gül yağı ve gül suyu almanızı mutlaka öneririm, seviyorsanız, reçeli, lokumu, sabunu gibi diğer ürünlerini de elbette. Eğirdir yazımda anlattığım için bu yazıda bahsetmedim ancak Isparta’ya gelmişken Eğirdir’i, Yazılı Kanyon’u, Kovada Gölü’nü görmeden dönmek olmaz. Tarihler dört-beş gün oynayabilmekle birlikte Isparta’da mayıs ayının son haftasından itibaren gül hasadı başlıyor ve haziranın son haftasına kadar sürüyor. Isparta ziyaretinizi yapmak için en güzel zaman bence bu dönem. Sabah erkenden gül bahçelerinde güne başlamak, gülün insana iyi hissettiren kokusuyla muhteşem bir deneyim. Temmuz ortası ile ağustos ortası arasındaki dönem ise lavanta hasadı zamanı. Isparta’nın Keçiborlu ilçesi Kuyucak Köyü’nde lavanta tarlaları mor rengine bürünüyor. Kalabalık ve sıcağı dert etmezseniz, bu dönem de Isparta’yı ziyaret etmek için ideal.


#Isparta
#gül
#turizm
2 ay önce