Yeni Şafak Pazar Eki her hafta olduğu gibi bu hafta da birbirinden zengin içerikleriyle evlerinize konuk oluyor. Türk gencinin gücünü Avrupa Eskrim Şampiyonu olarak dünyaya gösteren Deniz Selin Ünlüdağ'ın röportajından, Necip Fazıl Kısakürek'in torunlarının açtığı sergiye kadar birbirinden farklı haberler okuyucu ile buluşuyor.
Rusya’nın Sochi kentinde düzenlenen Yıldızlar ve Gençler Avrupa Eskrim Şampiyonası’nda yıldız kızlar kılıç kategorisinde mücadele eden 17 yaşındaki milli sporcu Deniz Selin Ünlüdağ, Avrupa şampiyonu oldu. Bu başarıyı elde eden ilk Türk kadın sporcu olan Ünlüdağ, rakiplerinin Türkiye’ye karşı bakış açılarını değiştirdiğini söylüyor ve ekliyor: “Rakiplerimiz adeta bunu bizim kaderimiz olarak görüyordu ama artık zincirlerinden kurtulan, başarısızlığı kader olarak görmeyen bir Türk gençliği var. Özgüven sorununu aştık.
Türkiye'de kadınlar artık pek çok meslek dalında kendilerini gösterebiliyorlar. Bu aşamaya gelmelerinde elbette kendilerinden önce yollarını açan hemcinslerinin payı oldukça büyük. Celile Hikmet, Fatma Aliye, Remziye Hisar, Halide Edip Adıvar, İdil Biret, Füreya Koral ve daha birçok isim mesleklerinde öncülük ettiler ve gelecek nesillerin önünü açtılar.
“Kampı Çerçevelemek”, “İnsanları Güllerle Öldürün” Filistinli fotoğraf sanatçısı Mahmud Ebu Salama’nın fotoğraf kampanyalarından sadece birkaçı. Yaşadığı Jabaliye mülteci kampının fotoğraflamakla kalmıyor, bunları aynı zamanda uluslararası areneda ses getirecek kampayanlarla duyuruyor. National Geographic ödülünü alan genç sanatçı, “ Kampın dar sokaklarında hikayeler hiç bitmez. Yaşanan tüm acılara rağmen günlük hayatını sürdüren, hayata tutunan bu insanları tüm dünyaya göstermek istedim “diyor.
Necip Fazıl Kısakürek’in “Uzun lafa ne hacet! Benim söyleyemediğimi şiir söyleyecektir” diye tarif ettiği Çile şiirinden yola çıkarak torunları Şeyma ve Emrah Kısakürek “Bir Şiir/ Bir Hayat” adlı sergiyi açtı. Sergide, Necip Fazıl’ın ilk kez okurla buluşan yazısı, vefat etmeden önce kullandığı keçeli kalemi, kıyafetleri, fotoğrafları ve el yazısı notları var. Ayrıca "O ve Ben" kitabında hikayesini anlattığı şeyhinin yanık kitabı da ilk kez bu sergide.
Besteci, müzikolog ve müzik teorisyeni Yalçın Tura, bugüne kadar birçok eser besteledi. Tura'nın sipariş üzerine de bestelediği eserler var. Ancak bu eserlerin birkaçı hala sahnelenmedi. Tura, “Gözlerim kapanmadan eserlerim sahnelenirse elbette çok mutlu olacağım“ diyor.