|

Ismael'i izliyor Avcı'yı anlıyorum

GZT Giresunspor maçı, Valerien İsmael’e ne yapması gerektiği ile ilgili net fikirler vermiştir. Yani vermiş olması lazım. Şampiyon olmak istiyorsanız, oyuna ve topa hakim olacaksınız, rakipleriniz kapanacak. Meziyet, bu kilidi açmanın çaresini bulmak, ona göre oyuncu takviyesi yapıp, ona göre bir futbol oynamak.

Ergin Aslan
09:36 - 19/04/2022 Salı
Güncelleme: 10:11 - 19/04/2022 Salı
Yeni Şafak
Ergin Aslan yazdı
Ergin Aslan yazdı

Beşiktaş’ın başında üçüncü maçına çıkan Valerien İsmael ile ilgili fikir oluşması için kalan maçların beklenmesi gerektiğini daha önce dile getirmiştim. GZT Giresunspor maçı, ilk iki maça göre daha farklı değerlendirilmeli. İlk maç Trabzonspor maçı idi. Abdullah Avcı, bir bilinmeze karşı oynadı. Valerien İsmail, 2 sezondur siyah-beyazlıların oynadığı sistemi değiştirmişti, takım iyi cevap verdi ve ortaya iyi bir iş çıktı. İkinci maç olan Alanyaspor maçı, diğer maçlara göre üretimin az ama gol sayısının fazla olduğu bir maçtı. Alanyaspor topa yüzde 70 oranında sahip olmasına rağmen “topu rakibe bırakan!” Beşiktaş farka gitti. Ancak ligde Alanyaspor’un büyük maçlarda karşılaştığı skorlar malum. Ligde böyle oynayan birkaç takım ancak bulursunuz.

Sizin asıl maçlarınız, GZT Giresunspor gibi kapanan, topu size bırakmak zorunda kalan takımlar. Yani büyük takımsanız, bu ligdeki 38 maçın 35’inde topu rakibe bırakamazsınız. O maçlarda hükmeden, topa sahip olan ve sonuca giden taraf olmalısınız. O yüzden GZT Giresunspor maçı, Valerien İsmael’e ne yapması gerektiği ile ilgili net fikirler vermiştir. Yani vermiş olması lazım.

Şampiyon olmak istiyorsanız, oyuna ve topa hakim olacaksınız, rakipleriniz kapanacak. Meziyet, bu kilidi açmanın çaresini bulmak, ona göre oyuncu takviyesi yapıp, ona göre bir futbol oynamak. Büyük takımlarda topu rakibe bırakmanın nelere yol açtığını önce Erol Bulut’tan, sonra Fatih Terim’in son döneminde gördük. Avrupa’da, durup vurma taktiği işe yarar ancak Türkiye’de kilit açmakla mükellefsiniz. O yüzden Valerien İsmael’in böyle karşılaşmaları erkenden tecrübe etmesi iyi bir şey. Hem kendisi ne yapması gerektiğini görür hem de bizler onun yapıp yapamayacağını görürüz.

Endişeye mahal yok

Trabzonspor’un son haftalardaki kayıpları şampiyonluk yürüyüşünü sekteye uğratmadı, sadece uzattı. Bu hafta olmazsa haftaya, hepimiz biliyoruz ki Trabzonspor artık bu sezonun şampiyonu. Peki yokmuş gibi görünen ve içten içe insanları daraltan bu stres neden? Bir; yaşanmışlıklar, iki; beklentinin çok erken oluşması. Yani puan farkı bir ara öyle bir açıldı ki, sanki Mart ayında şampiyonluk turu atılacak gibiydi. Haliyle oluşan bu beklentinin gecikmesi strese neden oldu. Her ne kadar Abdullah Avcı, “Stres yok” dese de, olmaması mümkün değil. Normaldir de. Bunca yılın hasreti ve vuslat arzusu varken insanın içi içine sığmaz.

  • Lakin son viraja kadar kazandığı her maçtan sonra “Bir şey kazanmadık, sadece 3 puan kazandık” diyen Avcı, ne zaman ki matematiksel olarak yarış bitmemişken, “Bayrakları çıkartın artık, şampiyonuz” demeye başladı, takımın kayıpları eş zamanlı geldi. Bence de Trabzonspor şampiyon. Hatta haftalar önce oldu, ancak bunu yazar, yorumcu, taraftar rahat rahat söyler. Hoca, çok iyi getirdiği yarışı, daha önceki demeçleriyle çok iyi kontrol ettiği süreci, son virajda direksiyona sıkı sarılmayınca uzattı. Eminim bu haftalardan da tecrübe edinecektir.

#Ergin Aslan
#Beşiktaş
#Trabzonsor
2 yıl önce