|

Şampiyonluk alameti

Galatasaray maçı net kırılmadır Trabzonspor için. Şayet kaybedilse, hem camia hem de medya bu konuda başka sorular sormaya başlayacaktı. Çünkü herkes, bu kadrosunun çok daha iyisini yapabileceğini, maçları böyle zora sokmasına gerek olmadığını biliyor.

Ergin Aslan
09:52 - 25/01/2022 Salı
Güncelleme: 09:57 - 25/01/2022 Salı
Yeni Şafak
Ergin Aslan yazdı
Ergin Aslan yazdı

Trabzonspor için son haftalarda yaşanan puan kayıpları, içten içe camiada “Acaba yine mi?” sorularını sorduruyordu. Çünkü oynanan futbol ile kadro kalitesi doğru orantılı değildi. Ligin rakip yarı alandaki en iyi kadrosu şüphesiz Trabzonspor’a ait. Nwakaeme, Bakasetas, Visca, Cornelius dörtlüsünün yanı sıra Djaniny, Abdülkadir Ömür, Yusuf Erdoğan ve Koita... Gerçekten rakipler için korkulu rüya olacak bir liste. Ancak Abdullah Avcı’nın kontrollü oyunu son dönemde işleri zora sokmaya başlamıştı. Bu zamana kadar kontrollü oyunun getirdiği skorlar, biraz bu kısmın görülmemesini sağlıyordu. Uzun süredir gelmeyen şampiyonluk da, oyun olarak olmasa da skor olarak bu sonuçları kabul edilebilir kılıyor.

Galatasaray maçı net kırılmadır Trabzonspor için. Şayet kaybedilse, hem camia hem de medya bu konuda başka sorular sormaya başlayacaktı. Çünkü herkes, bu kadrosunun çok daha iyisini yapabileceğini, maçları böyle zora sokmasına gerek olmadığını biliyor. Bordo-mavililerin rakiplerine göre artı özellikleri var. Bunların en başında Uğurcan Çakır geliyor. Uğurcan, ligde resmen haksız rekabet oluşturuyor. Beşiktaş maçında karşı karşıya pozisyonda Larin’in vuruşunda gösterdiği refleks ve Galatasaray maçında savunmadan seken topta kontrpiyede kalmasına rağmen geri dönüp kurtarış yapması olağanüstü. Gerçekten o iki topu kurtaracak kaleci dünya üzerinde bir elin parmaklarını geçmez. Maşallah diyelim. Öte yandan, Trabzonspor takım olabilme adına da şu an ligin en iyisi. Abdullah Avcı’nın bence başardığı en önemli şey bu. Takım olabilmek. Kulübedeki oyuncuların reaksiyonlarından bunu görüyorsunuz. Hele bu sezon büyük maçlarda son bölümlerde gelen gollerden sonra, ısınan ve yedek oyuncuların sahaya fırlayışı, o anlarda şehirden gelen taraftar görüntüleri... Gerçekten özenilecek cinsten.

Ve tabi o anlarda rakip savunmaların belki binde bir yapacağı hataların peş peşe gelmesi... Bunların hepsi şampiyonluk alameti. Şampiyon olan takımlarda ben bu anlara çok şahit oldum. Galatasaray maçı kırılma maçıydı. Kaybetse hikayenin geriye sarma olasılığı belirecekti. Ancak bu galibiyet artık “Şampiyonluk hayırlı olsun” dedirtecek cinsten. Elbette matematik henüz öyle demiyor ama işaretler bu yolun geri dönülmez şekilde devam edeceği yönünde. Hele şehirden gelen görüntüler, şampiyonluğu onlar kadar kimsenin istemediğini net ortaya koyuyor.

  • Golcün kadar varsın
  • Beşiktaş, Galatasaray ve Fenerbahçe’nin bu sezon ortak sorunlarından bir tanesi golcüler oldu. Özellikle Beşiktaş’ın sezon boyunca bir çok maçta üstün oynamasına rağmen topu içeriye atamaması takım adına bir çok dengeyi değiştirdi. Şampiyonlar Ligi’nde hiç puan alamayacak kadar kötü bir takım değil Beşiktaş. İyi bir kadrosu var. O maçları da şöyle bir gözümüzün önüne getirelim. Maçların ilk bölümlerinde girilen net pozisyonları hatırlayalım. Bazen skor eşitliğini bozacak, bazen de skoru artıracak çok fırsat oldu. Ancak Batshuayi’nin gol vuruşlarındaki yetersizliği Beşiktaş’ın bu sezonki seyrini belirledi. Elbette tek oyuncu ile açıklayamayız mevcut durumu ama bence en önemli etken bu oldu. Galatasaray’da Diagne, Mustafa Muhammed ve Halil’le bunun benzerini yaşadı. Futbolda bir kez daha gördük ki golcün ve kalecin kadar varsın. Yazının yukarı kısmında Uğurcan, aşağı kısmında Batshuayi... Tabelayı belirleyen iki figür...

#Trabzonspor
#Ergin Aslan
#Galatasaray
#Beşiktaş
#Fenerbahçe
2 yıl önce